bugün

Mezozoik zamanın Trias'tan sonra gelen, yani ikinci dönemidir. 205.1 milyon yıl önce ve 142 milyon yıl önce arasındaki devirdir.
jurassic park filminin adı bu devirden gelir. devrin karakteristik canlıları ammonitler (stefanoseras,litoseras,hiposeras..vb) ve reptillerdir (dinazorlar yani mesela ti-rex (tirayzanarus rex)).
201 ile 145 milyon yıl öncesi arasındaki dönemin adıdır.

Sıcaklık günümüzden 3 derece kadar fazla.

CO2 oranı sanayi devrimi öncesinin 7 katı.

O dönemin atmosferindeki O2 oranı ise modern zamanların yaklaşık 1,3 katı.

Belirtmekte fayda vardır ki, ismini jura dağlarından alır.
(bkz: Jura dağları)

Kaynak: ingilizce Vikipedi.
(bkz: Görmediğine inanan ateist)
Jura dönemi 50 milyon yıl sürmüş ve çok kısa bir dönemde sona ermiştir. Günümüze en yakın büyük toplu yok oluş ise 66 milyon yıl önce gerçekleşen Kratese-Paleosen yok oluşudur. Bu yok oluş uçamayan dinozorların da ortadan kalkmasına neden olduğu için ilgi çekicidir. Sadece dinozorların değil hayvan ve bitki türlerinin dörtte üçünün yok olmasına neden olmuştur. Çok kısa sürede gerçekleşen bu toplu yok oluş 2010 yılına kadar özellikle “Dinozorlar nasıl yok oldu?” sorusuyla merak uyandırmış, pek çok tartışmanın konusu olmuştur. Ansızın yayılan etkili bir salgın hastalık, yoğun volkanik aktiviteler ve asteroit çarpması bu tartışmalarda en çok gündeme gelen nedenlerdir. Bunların en dikkat çekeni asteroit çarpmasıdır.
aslında jura döneminden yokolan canlılara baktığımızda genel itibari ile dev canlılar olduğu gözlemlenmektedir.
bitkiler, dinazorlar hatta böcekler ve deniz canlıları bile. yokoluşun ise çok kısa sürede olması ani bir olayın gerçekleşmesi ile mümkün gözükmektedir. burada söylenilen tezlerden daha farklı bir açıyla konuya bakalım.
biliyorsunuz ki dünya her zaman bu kadar büyük değildi. hatta dünyanın her yerinde bulunan ve bizlerce çok kullanılan demir madeni, ancak dev yapılı güneşlerin çekirdeklerinde oluşabilmekte ve supernovalar ile patlayan güneşlerden gelen astroidler ile dünyanı kabuğuna kaynamakla ancak şu anki durumda olabilmektedir.
yani bugün bindiğiniz arabalar bir zamanlar evrenin herhangi bir yerinde bir güneşin çekirdeğinde idi.
şimdi asıl mevzumuzu belli edelim; kütle çekimi.
kütle çekimi her zaman bugünkü gibi 9,81 değildi. bu kademeli olarak artış göstermiştir. dünya ilk oluşumlarına 4.5 milyar yıl önce etrafındaki tozları ve astroidleri toplayarak başladı. ilk zamanlar ay kadar bile kütle çekimi yoktu. bu durumda oluşan canlıların şimdiye göre dev karakterli olması da normal karşılanabilir. asıl can alıcı nokta ise dinazorların biyolojisi inceleyen biilim adamlarının, dinazorların şu anki zamanda yaşasaydı, kas ve iskelet sisteminin onları taşıyabilecek güçte olmayacağı idi. hatta bunun dışında 30 tonu bulan ağırlıkları ile çoğu zeminin bile bu canlıları taşıyamayacağı belirtilmektedir.
aslında bakıldığında bu incelemelerin hepsi bugünkü kütle çekim gücüne göredir.
ayda kütle çekim sabiti 6,67 iken dünyada 9,81dir. dünyadaki 100 kglık bir ağırlık ise ayda ancak 16.6 kg gelecektir. Kütle çekim sabitleri arasındaki bu 3,14lük fark bu derece yüksek bir kütle çekim farkına yol açmaktadır. diğer bir örnek ise şu anki kütle çekim kuvveti 9,81 değili 10,31 oldu diyelim. Bu durumda ise tüm binalar yıkılacak, köprüler, barajlar çökecek, birçok büyük kuş türü uçamayacak, denizdeki balina köpekbalığı gibi ve fil gergedan gibi büyük kütleli canlılar yaşayamayacaktır. insanlar bile ortalama 30 cm kadar kısalacak ve daha kısa ve geniş bir yapıya sahip olacaktır.
demem o ki; jura dönemindeki kütle çekim ile bugünkü kütle çekim gücünün aynı olmadığı, bugünkü kütle çekiminden ise az olduğunu düşünmekteyim.
bunun sebebi ise zannedildiği gibi 1 adet dev bir meteor olmaması, binlerce, belkide milyonlarca irili ufaklı meteorların dünyaya yağmasıyla dünyanın kütle artışı veyahut dünyaya çarpan tek bir meteorun dünyanın dönüş hızına etki ederek, merkez kaç kuvvetinin etkisinin azaltılmasıyla kütle çekimin artışına neden olması olabilir.
bundan ötürü de tüm kütleli canlılar ve bu canlılar ile kilitli ortak yaşamı olan canlıların yokolmuş olmaları gayet olasıdır.
Bende diyorum adam bilgi içerikli entry girmiş okuyayım... iyi güzel başlamışsın entryne de 65 milyon yıl önce önce yer çekimi daha azdı demek neyin kafası. Demir elementi de dünyaya uzaydan gelmemiştir. Demir elementi güneş sistemine dış uzaydan gelmiştir. ikisi arasında çok büyük bir fark var. Dünya bünyesindeki demir elementi ile birlikte oluştu. Demir içerikli asteroidler nadir bulunan bir türdür. Öyle pata küte her gün dünyaya dolu gibi yağmazlar. Dünyanın kütlesine tekrar gelirsek. dünya theia ile çarpışıp ayı oluşturduktan sonra hemen hemen hiç değişmemiştir. Çarpan astroit ve kometler devede kulağı bırak pire bile değidir dünya için.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar