amerikali olusu, lost dizisinde oynuyor olmasi ve de yakisikli bir erkek olmasindan dolayi son bi kac gündür tüm türkiye'nin götünü yaladigi adam. en basta da beyazit öztürk gelmektedir. 2008 senesinde nereli olursa olsun türkiye hakkinda en ufak bir bilgiye sahip olmayan, tr'ye ayak basmadan 24 saat önce allah bilir baskent'in bile hangi sehir oldugunu bilmeyen bir adama ülkede gecirdigi bir kac saat sonra nasil oluyor da gerizekalica "ülkemizi nasil buldununz" sorusu sorulabiliyor ve de adam cevap verirken agzinin icine girermiscesine hayranlikla bakilabiliyor!!! adamin oyuncu, yakisikli ve de amerika'dan geliyor olmasi mi tüm bunlarin nedeni?
adam kendisinin ne kadar 'bos' bir adam oldugunu zaten "gelmeden önce internetten arastirim da geldim" cümlesiyle tasdiklerken biz inatla ve bikmadan adamin köpegi olmaya devam ettik.
beyaz'dan önce de ne yazik ki aynisini sayin ugur dündar yapmistir star haber'de canli yayinda telefon baglantisi ile. nedir ugur bey o yüzündeki gereksiz sevinc ve aptalca gülümse!! josh holloway'in tr'ye reklam cekimi gelmesi bu kadar mi sevinc kaynagi bir haber olmali ülkede? ülkeyi tanitmak icin reklam ayagina sakin kimse yatmasin. türkiye'nin kendini tanitmasi icin josh holloway'in gelip reklam filminde oynamasina mi muhtac!!
gerci biz zaten kapadokya'yi asmali konak ile tanimis bir topluma ait insanlariz. hasan sas'in 2002 dünya kupasi'nda brezilya'ya attigi golden sonra da "dünya artik bizi taniyor" diye haykirmistik. ne tuhaf. dünya zaten bizi taniyordu da biz mi bizi daha taniyamamistik. veya öyle bisey miydi neydi!!
evet neymis.. josh holloway türkiye'ye geldi. reklam filminde oynadi. o programa su programa katildi. yedi icti eglendi. orayi burayi gördü. ve gitti..
yakışıklı olduğunu tüm türk insanının idrak ettiği lostun sawyerı. gerçekten yakışıklı, boylu poslu, maşallahlık bir adam, yanlız türk kızlarımızın sawyera baktıktan sonra birde şu şahsa bakmalarını rica ediyorum...
ne adammış be!!! tamam yakışıklı, sempatik, bilmem ne ama adamın lost'dan başka bir cacığı yok be kardeşim. bu ne yalakalıktır yahu stüdyodaki kızların/kadınların bi domalmadıkları kaldı önünde. yapmayın etmeyin gözünüzü seveyim, hadi richard gere, kevin costner gibi hem yakışıklı, karizmatik hem aktörlük kariyeri muhteşem olan adamlar gelse ben bile erkek halimle domalarım o ayrı konuda bu daha toy be arkadaşım.
beyaz'cım sende artık ingilizce öğrensen iyi olacak. adam espri yapıyor stüdyodakiler kahkahayı basıyor, sen sırasını bekleyen kurbanlık gibi melül melül çevirmenin gözlerine bakıp " bana da söyle bende güleyim uyhssss ' şeklinde takılınca komik oluyor sanki biraz.
gülüşü bir ömre bedel insan evladı.
dün gece televizyona yarım saat yapıştırmış aşmış bünye.
lan sözlük josh ı getir lan bana.
edüt:eksileyen bünyeler resmen eridik lan o kadar.
yakısıklılıgının yanında sıcakkanlı, mütevazi, hossohbet ve en önemlisi de maruz kaldıgı sacmasapan sorulara büyük bir sabırla cevap vermesiyle tüm türkiye'nin sempatisini kazandıgı izlenimini veren şahsiyet. bir kere daha hayran hayran izledik kendisini.
lan dedim bu adam 5 6 senedir bu piyasada, lost da parladı. kızların dibi falan düşmemişti o zamanlar. yok işte efendim jack mi sawyer mı falan geyiklkeri başladı. duygusal olanların çoğu jack e kaydı falan ama duygusal baaayanların içlerinden tabi ki sawyer ı seçen de oldu. lan dedim noluyoz anasını satayım. baktık geldi adam türkiye ye. hadi seni beni geç uğur dündar a noluyo onu anlamadım ben. adam konuşurken bakışları falan. allah allah dedim noluyoz olum.
ahanda bugün beyaz da gördüm. bizim kızlarımız abayı yakmış adama. hadi evli olmasa hayalini kur falan da kızım noluyoruz ayıp ulan. adam evli. çatlayın hatta karısına aşırı düşkün. sen o afedersin piçliğin altında ne bekliyon seni beğenip boşanacak mı. hehe derim lan sana. tamam dibin düşsün bırak öyle kal. bak saat kaç olmuştur şu an ve şu anda kaç kızın rüyalarını süslemiyorsa şerefsizim. hatta erkeklerin bile. öyle ya da böyle. ya öldürmeye çalışıyordur ya da neyse..
yav eyvallah dedim sonra kendime bu kızlar coooaaaaşşş sooovvyıırrr falan bağırsın nolacak..görmüş kızlarımız dedim. lan ne göreyim bizim şehrazat ablamız yok melis mi dir ayşe midir nedir bunu arkadaşlarım için yapıyorum ayağı falan. el tutmalar. aha dedim biz harbiden üşüttük. e benim şehrazatım e benim 300 000 bilmemnem, senin erkeeen yok mu be bacım noluyo sana. hadi onu da atlayalım, şebom senden beklemezdim ya. hangi birimiz onun için gelmedi mi gibi cümle kurdu. hallahım dedim. hepsini geç beyaz, harbi karizma falan kalmadı vala söyliim.
eyvallah adam karizma, gamzeler şudur budur da neden bizim ülkemize böyle adamlar gelince aaaa uuuu vaaauvv vaşşşş beaahhhh yıppuuuu yuupppii oluruz ki anlamam. acaba diyorum başka ülkelerde de mi böyle. gitmişliğim kadarıyla değil ama heryeri gezmedik tabi. şaşıyorum arasıra.
gelgelelim josh abimize eyvallah adam karizma ve eşine harbi sadık gibi gözüküyor. tabi daha canlı canlı ilk defa gördük ve konuşması kadarıyla da. ayrıca dizideki sawyer değildir onu da ekleyeyim. bildiğin josh abicim. ya da sawyer ın izlerini üstünden atamıyor. bence ilki tabi. ve koptuğum yarıldığım ve beğendiğim olaylar ise;
beyaz a mr white demesi, sen benden daha yakışıklısın ama giyinik olarak gibi bişi demesi ki çevrilmedi, sly dog demesi, aşırı derecede samimi ve içten olması, o kadar yorgun olduğu halde kırmayıp biraz daha kalması ve bizim de her ünlüye yaptığımız ve yapmaya devam edeceğimiz gibi ısrar etmemiz. ulan adam yorgun argın bırakın da gitsin olum. ve son olarak da giderken hediyeleri mi alabilirim demesi.
(bkz: sevdim lan seni)
geçen soffy e sordum; yakışıklı falan değil dedi. ben de inandım amk. ama şimdi okudum da tüm yazılanları *kıskandım şerefsizm evet adam yakışıklı boy var pos var allah vermiş hatta baya sempatik ve alçakgönüllü. ulan bari biraz ukala olsa bok atıcam götü kalkık ibne falan diye ama o yolu da kapadı bu akşam. ya neyse lan ben bişi demiyorum diyecek söz bırakmadı son of a bitch bu akşam bize. *
not: bu arada biz bu kadar bi hatun hakkında ağzımızın suları akarak yorum yapsak kız milleti, abazalığımızdan girer kroluğumuzdan çıkardı ya neyse...
agzını yayarak rahat rahat konuşan, aşırı rahat tavırları ile beni ve benim gibi bir çok türk erkeğini kıl etmiş kişi. olacak iş değil yahu, sen tut bir kıza ömrünü ada yaranamazsın, elin herifi yavşak yavşak konuşsun, ortalık yerinde ev hali gibi davransın bütün kızlar hasta.
yakışıklı mı, değil mi bilmem, orasıyla da çok ilgilenmem (zaten düne kadar kim olduğunu bile bilmiyordum dürüst olmak gerekirse. cahilliğime verin). ancak bu adamda dikkatimi çeken şey, kadınlarca bu kadar "yakışıklı" bulunup, üstüne üstlük, para, şöhret, kısaca bir kadını cezbedebilecek her şeye sahip olup, yine de bu sınırsız şartlar altında eşine sadık kalabilmesidir. "kalabilmesidir", zira kendisi herhangi bir yakışıklı değildir. ünlüdür, başarılıdır, peşinden kadınların da koştuğu pekala varsayılabilir (sözlükteki hal ve hareketler de bu iddiayı doğrular nitelikte). yani tabir-i caizse her şey elinin altındadır. ama bu adam karısından başka kimseye pas vermiyor, ondan başka kimseyi gözü görmüyor, "sadakat"ini koruyabiliyorsa, yakışıklı oluşu falan fasa fisodur o noktada. asıl sadakati gerçekten takdire değer şeydir.
eşini gerçekten müthiş bir sevgi ve aşkla bağlı demek ki, vay be. bu da bu zamanda, dünyaca ünlü, sevilen, beğenilen insanlarda çok çok nadir bulunan bir şey.*
şaşırıyor insan ister istemez, böyle insanlar kaldı mı hala? diyor. başkası olsa çoktan g*tü kalkar, hemen karısını boşar, o mankenden bu mankene koşardı. bunun karısı da öyle ahım şahım bir şey değilmiş hem de, sokaktaki herhangi bir kadın tipinde. iki defa takdir ettim seni josh.
josh! geldin ve parçalamak eylemiyle karşı karşıyayız. kızlar senin için kendilerini parçalamakta, şaşırdım hatta neden don, sütyen fırlatmadılar sana. diğer taraftan kızlar senin için birbirlerini parçalama potansiyeline sahip. bir diğer yandan erkekler senin için kendilerini parçalayan kızları parçalama peşinde. erkekler her an seni de parçalayabilir dikkat et. seni parçalama gafletine düşen erkekler ise senin için kendilerini parçalayan kızlar tarafından parçalanabilirler. sen tıpış tıpış git millet beni parçalamadan.
beyaz'a "you are more handsome than me" mealinde önce övgü veren fakat hemen akabinde "in a dress" * şeklinde muazzam ayar vermiş, ve anlaşıldığı kadarıyla naked * haline haklı olarak çok güvenen artiz ****.
naked yazınca nedense birden aklıma geliverdi:
(bkz: jeff)
(bkz: coupling)
edit: "in a dress" kalıbının buradaki meali kadın kıyafeti içinde de demek olabilirmiş. yani şayet yapımcı ablamız bu şekilde çevirseydi josh abimizin verdiği ayar daha bir başka olabilir hatta hatta beyaz show'un sonu bile olabilirdi. yani bir bakıma yapımcı abla farkında olmadan programını kurtarmış da diyebiliriz. ekstra bilgi için double cross'a çok teşekkürler.
ülkemize gelip, popüler bir tv programına katıldınız. iyi halt ettiniz! ortalık toz duman...
kızlar sizi uzaktan sevmenin, aşkların en güzeli olduğuna karar verdi. erkekler sidik yarışına girdi, bizi gözleri görmüyor şu an. iyisiniz, hoşsunuz tamam da toplumda huzursuzluk yarattınız! üstelik her yerinize taktılar; santim santim rivayetleriniz dolanıyor...