--spoiler--
elmander,bugün attığı golde kendi ceza sahasından rakip ceza sahasına 87 metreyi yaklaşık 10 saniyede koşup golü direğin dibinden atmıştır.
--spoiler--*
ingiltere'deki The Guardian gazetesi tarafından yapılan ankette Premier lig'teki en güzel golü atan seçilmiş futbolcu. gerçekten güzel gol atmış ve bir galatasaraylı olarak beni gururlandırdı. lakin orada bergkamp'ın efsane golü var, birazcık ankete türkiye'den yüklenilmiş sanırım.
bir beşiktaŞLI OLarak beni utandırmıştır. Geldiğinde sezonda en fazla 10 gol atacağını daha çok asist ve mücadelesiyle galatasaray taraftarının sevgisini kazanacağını düşünmüştüm. Fakat son vuruşlardaki kendine güveni beni şaşırttı. Bir de sahadaki efendi tarzı benim sempatiMi kazandı.
kendisini galatasaray' a gelene kadar tanımayanların bok attığı ya da çok övdüğü oyuncudur. daha geldiği gün söyledim; bu senenin en iyi transferi diye. senelerdir galatasaray' a gelmesini istediğim oyuncuydu elmander. çok iyi şut atabilmesine, güçlü olmasına, uzun boylu olmasına ve o boyuna oranla pek çok forvetten daha iyi top sürebilmesine rağmen neden gol yüzdesinin bu kadar düşük olduğunu ise kendime bile açıklayamadım bunca zaman.
elmander tam bir takım oyuncusu. şu an yaptıkları galatasaray' a özel şeyler değil. her zaman çok koşan, savaşan ve pas dağıtabilen bir oyuncuydu elmander. eski çabukluğunda değil belki ama tecrübesiyle kapatıyor bunu. ayrıca 1.91'lik bir oyuncu için hiç de ağır sayılmaz bence. sadece dar alanda yumuşak bilekleriyle yaptığı seri hareketleri pek göremedim galatasaray formasıyla hepsi bu. attığı gol rakamıyla çok ilgilenmiyorum. her zaman dediğim gibi elmander gibi oyuncun olsun sezonu 10 golle bitirse yeter sana.
geçmiş yıllarda kanat oynamışlığı da var. gol yüzdesinin düşüklüğünde bunun da etkisi var aslında. şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki ibrahimoviç olmasa isveç' in en önemli hücum oyuncusu olurdu milli takımda. şu an bile vazgeçilmezlerinden zaten.
şöyle bir eksiğini söyleyebilirim; tıpkı ümit karan gibi gözünü karartıp vurur topa elmander. düzgün vurur ve sert vurur ama hepsi o. yani doksana da asabilir topu, saha dışına da yollayabilir. dolayısıyla bu gol yüzdesinin düşürüyor bence. 1. sınıf bir santrafor mu asla değil ama bu ülkeye birinci sınıf santrafor diye getirilen pek çok oyuncudan daha yararlı bir futbolcu elmander.
antremanlara herkesten önce gelip önce salonda çalışmalar yapan, antreman sonrası da özel çalışmalar yapan futbolcu. Bundan dolayı fizik kondisyonu üst düzeydir.
bayılıyorum bu adama. galatasarayda onu izlediğim için şanslı adlediyorum kendi mi. doğuştan golcu içgüdüsüne sahip olması bir yana ekstra olarak topta sürebilen tekniği iyi bir futbolcudur ütüne sütlük kuzeyli olmasından mütevellit disiplinli fiziği sağlam ve "ahlaklıdır"*
Arda-Messi Emre-Messi Semih-Pique tarzı yakıştırmaların zaten esprili bir övgü sözcüğünün bilincinde olan taraftarın Elmander-Zlatan benzetmesi yapabileceği oyuncudur.
Zlatan benim en beğendiğim oyunculardandır. O boya o esneklik, o hız gerçekten ilginç olduğu gibi, 7-8 adam eksiltip gol atmak gibi becerileri vardır kendisinin. Barcelona dünyanın en iyi forvetini kapmışken satmıştır. Nedeni çok açıktır. Zlatan barça sisteminin dışındadır. O bölgede oynayacak adam barcelona' da sadece son vuruş yapıp koşacak. Adamı messi geçiyor, pası xavi ve iniesta atıyor. Sen uzaktan ayak içi vur, koş, final vuruşunu yap. ispanyol David Villa bu olayı çok iyi yapıp takım oyunu oynayabildiği için şu anda barcelona' da. Zlatan' ın takımı madrid' dir. Ronaldo ile bireysel yeteneklerini ön plana rahatlıkla ön plana çıkarabilirdi. Zaten mourinho sistemin içine onu zımbalardı.
Elmander' e bakıyoruz şimdide. 25-30 gol atmayacak kendisi. Zaten 20 golle milan baros' un, 17* golle semih şentürk' ün gol kralı olduğu bir ülkedeyiz. 15-20 gol arası onu forvet olarak beğenmemize yeteceği gibi, yaptığı ekstra işleri de daha rahat değerlendirebileceğiz. Nedir bunlar ?
Hücum presi. 15 topun 10 tanesini kapıp gol atmıyor, ama oyuncuları uzun topa zorluyor. Bizim 180+ boy ortalamasına sahip defansımız ve iyi sıçrayan stoperlerimiz hava toplarında genelde egemen olabiliyor. Önlerinde de her topa atlayan taraftarın sevgilisi felipe melo varken bu olay göze olumlu olarak batıyor.
Aniden hızlanma. Duruyor, sağa sola top çekiyor ve kaleye dikine koşabiliyor. Karşı karşıya vuruşlardan ziyade bu eylem sonrası çaprazdan vuruşları daha iyi bence. Uzaktan dalglish' in ingiliz biraderlerine salladığı gol hala aklımızda zaten. Glasgow' daki atalarının başı bile ağrımıştı.
Fiziki üstünlük. Fiziken gücünün yanında iyi bir dengesi, bu kadar meşgulken kendine avantaj sağlayacak birde top tekniği var. Fenerbahçe maçında sol ayakla attığı gol pası olsun, trabzon maçında felipe melo' nun önüne bıraktığı top olsun* hep topa hakim oluşuyla, tekniğiyle alakalı işler.
Joker tipi. Sağ açık olarak oynayabileceğine inanmaktayım. Sol açıktan içeriye kat ederek şutlar çıkarabilir. Lakin kanatta oynarsa golcü kimliğinden uzaklaşıp tekniğini kullanarak orta sahalarımızı uzaktan şuta, forvetlerimizi anlık sprintlerle golle karşı karşıya getireceğine inanıyorum. Bu yönden biraz şanssızız, baroş aşırı formsuz, sercan bitiricilik denen naneden fersah fersah uzakta. Devre arasında darwin quintero tarzı bir forvet alınırsa çift forvette yardırabilirler. Alternatif düşünmek galatasaray yönetimi ve teknik ekibinin işi. Ama ben hızlı bir forvet alınacağı kanısındayım. Joker olayına dönmek gerekirse, yoklukta orta saha bile oynatılabilir. 10 üzerinden 10 mu oynar ? hayır. Ama sabri sarıoğlu' nu koşuyor diye izledik biz orada. Elmander santra noktasına sıçsa pek yadırgamayız bence.
Tüm bu pozitif yönlerinin yanında mental yöndende üst düzey bir oyuncu. Gönül isterdi ki 25 yaşında görmeye başlasaydık kendisini. 30' una denk getirebildik anca. Yinede hala üst düzey, hala bizleri mutlu edebiliyor.
Teşekkürler Elmander.
edit : kötüleyene alex' ler, elmander' ler fazla zaten. Özer izleyin, guiza izleyin, lukunku izleyin mest olun.
galatasarayın forvet transferinde 3 büyüklere karşı ne kadar önde olduğunu gösteren oyuncudur.
baros türkiyede zamanında en iyi forvetti. şimdi olay elmandere geçti.
fenerbahçenin güiza faciasını söylememe gerek yok bile.
beşiktaşın tabata faciası ayrı bir felaket.
kodum mu oturturumun ayak versiyonu. girdiği gol pozisyonlarını gole çevirme oranı bir golcü kadar iyi olmasa da, iki büyük maçta da takımını sırtlamıştır isveçli.
yorulmak nedir bilmeyen oyuncu. "eğer birisi elmander'den saha içinde daha çok koşuyorsa o zaman mutlaka elmander'in bi sağlık problemi vardır." - m.denizli *
(bkz: 11 aralık 2011 trabzonspor galatasaray maçı)
