bugün

yani (bkz: animelerdeki fizik kuralları).saçma sapan durumların ortaya çıkmasına izin verdiği halde animelerdeki fizik kuralları animeleri anime yapan önemli ögelerdendir.havada uçuşmalar, süzülmeler ,sıçramalar animelerin karekteristiği olmuştur.
ayrıca (bkz: captain tsubasa)için konuşuyorum bu anime de bir takım bir bölüm * de anca bir atak yapabilirken bu atak boyunca dünyanın yuvarlaklığı kanıtlanır

çünkü atak yapan oyuncular karşı tarafın her yerini göremez önce kale direklerini sonra kalecileri vs. vs. sonra herkesi ve herşeyi görebilir. *
bana tsubasayı hatırlatan hoş başlık. yine o müthiş çekişmeli maçlardan birisinde, atak yapan takım ceza sahasına girerler, takımın önde gelen, çok bilmiş, poposu tavan yapan oyuncularından iki adedi başlarlar kalenin iki yan diregine tırmanmaya.. Efendim bunlar slow motion görüntü içerisinde uzun bir süre direğe treking yaparlar.. Fakat muhteremler, bu direk düzdür ?! Nasıl tırmanırsın o boyunun 3 katı direğe.. Tırmanmakla kalmazlar bi de havada birbirleriyle paslaşıp gol atarlar!.. Bu nasıl yerçekimi, nasıl bir fizik kuralı..
newton mezarından kalkıp izlese ufak çapta kalp krizi geçirmesine sebep olabilecek kadar saçma olan küüçükken bayıla bayıla izlediğim(o zamanlar fizik nedir bilmezdim)geçerlikiği olmayan fizik kurallarıdır.
(bkz: yok öyle bir şey)
(bkz: kartal vuruşu)
karakterler havaya zıpladıkları vakit,zaman yavaşlar ve havada baya bir süre asılı kalırlar.
konuşurken gözlerin kapanması, ağız açık bırakıldığı halde harflerin tam telaffuz edilebileceği, futbol sahasının bir ucundan bir ucuna yürürken bütün takımla sohbet edilebileceği, topa vururken omzun çıkabileceği gibi teorimsi şeyler de barındıran kurallardır.
gerçeklikten koparan ve şahsın sokağa çıktığı ilk dakikaları yeni bir kahraman edasıyla geçirmesine sebebiyet veren baş ağrısı kurallar.
kesinlikle darbe atılan veya tekme savrulan hadi onuda geçtim ittirilen bir nesnenin yamulması biçimini kaybetmesi şeklinde olabilen hedelerdir.

artık nasıl vuruyorsa o topa felan topun dünyası , topun kimyası değişiyor demek ki. biz neyiz nerdeyiz lan burası neresi gibi bir paradoksa sürüklüyor. (bkz: dumur denizlerine fora yelken açmak)
yaklaşık 30 dakika boyunca kartal vuruşu şeklinde kalınabilir. o esnada topa nasıl vurulacağı, gol olmazsa neler olacağını, misaki ye pas vermeyi ve daha bir çok şey düşünülür. rakip oyuncular, tsubasa dan tırstıkları için topa hamle yapmazlar. bırakınız vursunlar derler.