çalışma koşulları genel bir ifade. aydınlatma, havalandırma, ısıtma, ofis ortamı vb. fiziki şartlar mı sorgulanmaktadır? yoksa ücret, çalışma süresi, izin, sosyal yardımlar, sosyal aktiviteler gibi şirketin diğer politikaları mı? net, anlaşılır olun. tavsiyemdir.
işverenin kasıtlı olarak lafı eveleyip geveleyip lafı bir türlü çalışma koşulları ve ücret konusuna getirmemesinden dolayı 'şimdi ben sorsam ayıp mı olur?' diye düşünen kişidir. halbuki insanlara şu şu işi yapacaksınız, şu saatler arasında çalışacaksınız, ücret olarak biz şu kadar düşünüyoruz dense hiç ortaya çıkmayacak sorundur. *
bir kaç gün çalıştıktan sonra yapamayacağını anlayacak işten ayrılmak için bin bir yalana baş vuracak. Bir yandan da bu kadar çalıştık bir ay daha dayanıp paramı alsam ondan sonra çıkarım diye düşünür, git gelleri içerisinde bir karar vermeye çalışır paraya çok ihtiyacı varsa sıkar dişini yoksa da ayrılır derhal dayanamaz o çalışma temposuna daha fazla.
ezik olarak adlandırabileceğimiz kişidir. genelde devlet memuru yapılı olan insandır. sabah 8 işe başlayıp aksam 6 da cıkıp kolunun altına ekmegını alıp evinin yolunu tutar.
böyle tipler banada çok gelir hayır anlamıyorum niye sormuyorlar ki demekki şartlar ne olursa olsun yapacak kadar zor durumdadırlar.
not: ne iş yaptığımı nickimden bulana aşk olsun.
iyi yapmıştır, iş koşulları insan kaynaklarından değil, o şirkette çalışan eş dost tandıklardan öğrenilir. zaten görüşmede adamlar da anlatır iş koşullarını.
ihtiyacı vardır ya da ne iş olsa yaparımcıdır ki bu kötü bir şey. bilerek sormadıysa bu şekilde. sormayı tasarlayıp unuttuysa, işinde başarısız bir çalışan profili çizer. pasif bir tip olabilir. bir kaç beden diliyle bu söylediklerim desteklenip kişi hakkında sonuca varılabilir.
haklarını da bilmediği için günü geldiğinde çok ağlayacaktır.
buna ek olarak bu adamın, "sizin şirkette hiç am var mı?" diye soru yöneltmesi hiç beklenemez zaten. kurudu çocuk, ne olur yani bir sulasanız.