bugün

görsel

bu şekilde tertemiz özetlenirler.
içe dönüktürler.

(bkz: içbükey) (bkz: dışbükey)
düşüne düşüne içimimizin dışımıza çıkması mesela:)
Çok sinsi oluyor bunlar. Aman uzak durun derim.
içe dönük insanların aşkları da içe dönüktür, iç dünyada esen fırtınalar dış dünyaya yansımaz. duygularını ifade etmekten kaçınan, yapıları nedeniyle ne sevgi dolu sözler söyledikleri duyulur ne de sıcaklık hissettiren dokunuşları olur * *
içe dönüklük bir rahatsızlık, problem, kusur ya da kişilik bozukluğu değildir. Öncelikle Bu algıyı yok etmek gerekir.

ikinci yanlış algı ise dışa dönük diye tanımlanan insanların daha başarılı olduğu savunulan ve içe dönüklüğün bir hastalık, kesilip atılması gereken kangren bir uzuv gibi görüldüğü algıdır.

Algıya göre Kişi, bu hastalıktan kurtulmalı, hastalıklı uzvunu kesmeli ve onay görmesi için olunması gereken kişi olan dışa dönük bir birey olmalı.

algılara empoze edilen bu yanlış düşünceden vazgeçilmelidir. içe dönük olmak bir mizaç tarzıdır. Öyle ki hayvan ve bitkilerin de içe ya da dışa dönük mizaçlı olanlarının bulunduğu iddia edilir.

Unutulmamalıdır ki, evrensel üne sahip chopin, Einstein gibi içe dönük bireylerin eserlerini, fikirlerini ortaya çıkarmak için kişiliklerinden vazgeçmek zorunda kalmayışları başarmanın dışa dönük mizaçlara özgü bir durum olmayışının bariz kanıtıdır.
içe dönül olmaları.
carlgustavjung cok iyi ozetlemissin. Yazdiklarinda kendimi gördüm.
Bildikleri tek şey, susmaktir.
Oysa Zihinlerimizde ne fırtınalar ne Kasırgalar koparda kimse bilmez.
kendilerini avutmaları.

yazılan entrylere bakmak yeterli bunun için.
Üşengeçtirler.
öncelikle insanlar bu tarz kişilerin utangaç olduklarını düşünürler ve yanılırlar. bu iki kavram tamamen farklıdır. utangaçlık daha çok güven ve kaygı odaklı bir rahatsızlıktır. içe dönüklük ise rahatsızlık bile değildir.
söz gelimi içe dönük insanların kalabalık yerleri tercih etmemeleri, yalnız olmayı sevmemeleri özgüvensizlikten değil tercihten kaynaklanır.
bu tarz insanlar boş konuşmayı sevmezler. gereksiz konuşmalardan hiç haz etmezler.
kalabalık ve sıkıcı ortamlardan ziyade sakin ve samimi ortamları tercih ederler.
arkadaş edinirken aşırı seçici davranırlar. yani herkesle muhabbetim olsun değilde az arkadaşım olsun ama onları çok iyi tanıyıp, anlayayım derler.
dinlemeyi severler. özellikle de sevdiği insanları can kulağıyla dinlemeye özen gösterirler.
en belirgin özelliklerinden biriside yalnız olmayı, kendi düşüncelerine dalmayı sevmeleridir.
fiziksel ve sosyal alanlarına izinsiz yaklaşıldığı zaman rahatsız hissederler.
telefonlarına ulaşmak bazen güçtür her zaman cevap vermeyebilirler.swh
arkadaşlık bu tarz insanlar için önemlidir. kendilerini herkese açmazlar sadece çok güvendiği insanlara açarlar. ancak söz konusu arkadaşlık ise aşırı vefalıdırlar.
genellikle içe dönüktürler.

(bkz: tamam tamam vurmayın)
Her an her fırsatta ezilmeye çalışırlar. Bir iki kez ses etmeyip üçüncüde patlayınca herkes şok olur. "onun bu kadar sinirli olduğunu bilmezdim" falan derler.
yalnızlıkları genellikle kendi tercihleridir. sosyalleşmemeleri sizin sorununuz, onların değil.
- enerjilerini çevrelerindeki başka insanlardan değil, kendi yalnızlıklarından alarak toplarlar.
- yazmayı konuşmaktan daha çok severler. dolayısıyla kendilerini, yazarak daha iyi ifade ederler.
iç dünyaları çok geniş ve kırılgandır. ama siz bunu göremezsiniz.
işte bu ya. utangaç değilim ben içe dönüğüm.
yani insanlardan utandığım için değil direkt sevmediğim için muhattap olmuyorum. bence bu bir sorun değil.

edit: imla
zeki, hayal güçleri gelişmiş, zararsız ve karizmatik oldukları zannedilir ama tam tersidir. ekseriyetle sinsi, içten pazarlıklı, iletişim kurma becerisi gelişmemiş, donuk ve kompleksli tiplerdir. herkesle samimi olan insanlar ne kadar iticilerse bunlar da öyledir. sanıldıkları kadar zararsız ve saf da değiller.

hoşsohbet, esprili, nazik ve naif insanlarla muhatap olmayı tercih ederim.
yalnızlığı çok sevse de, hiç sevmese de; yalnızlığın onlar için artık, alışılagelmiş bir şey olması.
iç açıları toplamı 360 dır.
şu cümle her şeyi özetliyor.
http://az616578.vo.msecnd...efancy-4499-3840x2160.jpg
iç sesleriyle sohbet ederler.
Hayal kurmayı, gökyüzünü ve bulutları severler.
Empati konusunda iyilerdir.
Kendi içine yönelme,

Kendisini konu edinip kendi iç sorunları ile uğraşma,

Ha bi de insanlara ve nesnelere karşı güvensizdirler.
Fazla konuşamama, iletişim kuramama, çekinme, uzaklaşma, tek başına olma isteği.