öncelikle sivas ve sivaslıyla bir problemim olmadığını belirtmek istiyorum. sadece karşılaştırma isteyenlere cevap veriyorum.
tanım: izmir'in kimsenin kimseye karışmadan, ibadetlerini özgürce yerine getirenlerin şehri olduğunu bilmeden ya da bilerek yapılan tahrik kokan karşılaştırma.
karşılaştırma mı istiyorsunuz? o zaman alın size karşılaştırma.
izmirli aydın yetiştirir, sivaslı, tekbir getirerek, allahuekber diyerek aydın yakar. izmirli, ramazanda oruç tutmasa da sokakta su içtiğinde, bir şeyler yediğinde dayak yer miyim şüphesi duymaz. sivaslı, bırakın ramazanda dışarda su içmeyi, yemek yemeyi, oruç tutmadığını bile söylemeye cesaret edemez mahalle baskısı yüzünden. izmir, ramazanda dışarda yemek yiyenlere kafir denilmeyen kenttir. sivas, ramazanda dışarda yemek yiyenlere kafir denilen, dayak atılan kentlerden biridir.
izmir'de mini etekliyle türbanlı yanyana yürür. sivas'ta mini etek giyen bir kadın tek başına dışarıya çıkmaya cesaret edebilir mi peki? izmir'de, elele dolaşan, öpüşüp koklaşan çiftlerin başına ahlak bekçisi kesilenler gelmez. sivas ve daha birçok ilde, elele dolaşan, öpüşenlere dava bile açılabiliyor bu ülkede.
izmirli günaydın der, izmirli özür dilemesini bilir, izmirli güleryüzlüdür. izmirli sorar, sorgular, düşünür. izmirli omurgalıdır, dik durur. izmirli tepkisini bayrak asarak gösterir, diri diri insan yakarak değil. izmirli, dünyanın öteki ucundan gelip 10 kasım'da atatürk portresinden yer almak için gönüllü olur. 10 kasım'larda 09:05'de izmirlinin gözleri dolar.
izmir attila ilhan'ın memleketidir, sivas, aziz nesin'i diri diri yakmaya çalışanların memleketidir.
izmir'e, izmirliye neden gavur denildiğini bile bilmeden izmir hakkında atıp tutan zevat; siz kabul etmeseniz de, zorunuza gitse de izmir bu ülkenin en çağdaş, en modern, en hoşgörülü insanlarının kentidir. izmir kültürüyle yoğrulmuş herkes bunu bilir. karşılaştırmayı siz istediniz.