bulunması zor olmayan insanlardır elbette vardır aramız da, sorulsa bilinen belli başlı nedenleri şunlardır; ya hava kirliliğidir, ya da anadolunun temizliği, sessizliği ve oraların tenhalığına alışmışlıktır büyük ihtimalle!. istanbul a alışan veya istanbul da doğmuş ve yaşantısına burada başlayan insanlara ters gelse de bu durum kendince haklıdır bu insanlar..değiştirilmez inatları ile istanbul onlara onlar istanbul a hep uzaktırlar..
Malesef benim.
Tüm o kargaşa,çok değişik fazla insan beni bunaltıyor.
Hani fazla insan olunca güzelliklerin tadını kaçırıyorlar insanın aradığını bulma hevesini kırıyorlar ya sırf bu yüzden.
ara edibüdü: durun lan vurmayın, ameliyatlı yerime gelecek.
bir yerin (veya bir metanın) değerini insan belirler.
kent kültürü, bir arada yaşama sorumluluğu olmayan, doğaya çevreye insanlara yaşama saygısı olmadan geldiği yerin kültürü ile gelip yaşadığı yeri kendine benzetmiş bu dünyanın en nadide şehrini dünyanın en büyük köyüne çevirip beton bir yapıda bidonville tipi kıroyum ama para bende yapılaşmasıyla betona gömülmüş şehrini neden seveyim?
şöyle örnekleyeyim de herkes anlasın; çok lüks güzel harika bir mazrası olan ve en lezzetli yemekleri yapan bir lokantaya girdiniz (veya devamlı oraya yemek için geliyorsunuz) aşçının burnunu karıştırdığını veya tuvaletten çıkınca elini yıkamadan yemek yaptığını gördünüz.
kusura bakmayın ama o yerin ne manzarası ne popüleritesi ne yemeklerinin lezzeti ne kalitesi benim için 5 para etmez.
işte, istanbul da (veya dünyanın herhangi bir şehri köyü yerleşim yeri) benim için bu kriterlerde 5 para etmez.
sevenler var mı?
zevkler renkler tartışılmaz, milletin beğeni kriterini o kişinin kapasitesi ile ölçülür.
saygı duyma falan geçiniz efemdim.
haftanın 6 günü sabah işe gidip, akşam yorgun argın eve gelip, sabah tekrar işe gittiği için istanbul'un sadece olumsuz taraflarına şahit olan kişidir...