ispanya iç Savaşı, 1936-1939 yılları arasında iber Yarımadası'daki ispanya'da solcu cumhuriyetçiler ile sağcı milliyetçiler arasında meydana gelmiş ve dünya tarihini derinden etkilemiş bir savaştır. iç savaşa giden süreç ise şöyledir:
1898'de Latin Amerika'daki son sömürgelerinin bağımsızlığını ilan etmesi sonrasında sömürgelerini tek tek kaybeden ispanya, Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra iyice ekonomik kırize girmiştir. Ülkedeki ekonomik bunalım ve sömürgelerin kaybedilmesi, özellikleri milliyetçileri sinirlendirmektedir. General Fransisco Franco, o sırada ispanya'nın Kuzey Afrika'daki sömürgesi olan Fas'tadır. 1930'lu yıllarda ispanyol solcuları ile sağcıları, siyasi sebepten dolayı sık sık karşıya gelirler. Sağ-sol çatışmaları, artık 1936'da bir iç savaşa dönüşür hatta öyle ki Ernest Hemingway gibi Dünya'nın farklı ülkelerindeki solcular, ispanya iç Savaşı'nda Franco'ya karşı cumhuriyetçilerin safında savaşırlar. SSCB'nin ispanyol devrimcilerine yardım etmemesi, anarşistlerin kendi kafalarına göre hareket ederek sosyalistleri bölmesi ve ingiltere ile Fransa'nın bu savaşta tarafsız kalarak Nazi Almanyası ve Faşist italya tarafından desteklenen Franco'nun ekmeğine yağ sürmesi, ispanya iç Savaşı'nın General Fransisco Franco liderliğindeki milliyetçilerin kazanmasını sağlamıştır. ispanya iç Savaşı, aynı zamanda anarşistlerin ilk kez tarih sahnesine çıktığı tarihi olaydır. Eğer ispanya iç Savaşı'nı sosyalistler kazansaydı yakın dönem dünya tarihinde ilk kez kapitalist Batı Biloku'nda bir ülke sosyalizmle yönetilecekti çünkü ispanya, günümüzde meşrutiyetle yönetilmektedir. Amerikalı yazar Ernest Hemingway'ın Çanlar Kimin için Çalıyor adlı eseri ve ispanyol komünistlerin Ay Carmela şarkısı, bu dönemi anlatır. Türkiye ise o dönemde solcu ispanyol Cumhuriyetçilerini desteklemiştir.
ispanya dahil tüm dünya ülkelerinin falanjistlere sövdüğü savaş. sözlükte bile bu kadar adam franco'ya sövüyorsa savaşan milliyetçiler kim dedirtmiştir.
kimilerinin karşı devrim, kimilerinin askeri darbe, kimilerinin ise katliam olarak nitelendirdiği, 1936-1939 yılları arasında devam eden ve sonucunda 40 yıla yakın sürecek franco diktatörlüğünün doğumuna neden olan savaş.
uluslararası af örgütünün araştırmalarına göre kamboçya'dan sonra en fazla toplu mezar ispanya'da bulunuyor.
savaş sırasında ve sonrasında 600 bine yakın insanın öldüğü, bir o kadarının da hapishanelerde çürümeye terk edildiği ya da çalışma kamplarına gönderildiği söyleniyor.
nazi almanya'sı ve faşist italya'nın yeni savaş oyuncaklarını sergilediği ve uluslararası arenada ilk zaferlerini aldıkları savaştır aynı zamanda.
“ispanya’da savaşan gönüllüler, bu savaşın anılarını yüreklerinde kötü bir yara gibi taşımışlardı. Çünkü insan haklı olduğu halde yenilebileceğini, zorbalığın gayrete boyun eğdirebileceğini, kimi zaman cesaretin herhangi bir mükâfatının olmadığını ispanya’da öğrenmiştir.” Albert Camus.
Fraksiyon ayrılıklarının komünistlere kaybettirdiği bir savaş daha.
Bir yandan anarşistler bir yanda troçkistler ve bir yandanda düzenli orduyu savunan Stalinistler. Düşmandan daha çok bir birleriyle savaşmışlardır. Barcelona sokaklarında.
Tahammülsüz, hoşgörüsüz, medeniyetsiz sosyalistlerin demokrasiyi de kaba etlerinden anlayıp ülkedeki sağ figürleri etkisiz hale getirmeye kalkışması nedeniyle çıkmış vaka. Adamlar kazayla iktidara gelince kiliseden, toprak sahiplerine, milliyetçilerden, monarşistlere kendilerince bir hesaplaşma içine girdiler ki bunu da ellerine yüzlerine bulaştırdılar. ispanya iç savaşı ana hatlarıyla azınlıkların katolik ve ispanyol değerlerine karşı giriştiği mücadeledir.Bu savaştaki en ilginç detaylardan biri franco'nun da enternasyonal tugaylarının olmasıdır.
aslı, bir aşk hikayesine dayanır. milliyetçilerin önde gelen lideri gonzalesin oğlu, solcu demir leydi olarak bilinen fransescanın kızıyla yakınlaşır. elbette hiçbir tarihi kaynak savaşın bu aşktan koptuğunu ileri sürmez ancak zaten gergin olan siyasi ortamın bu aşk nedeniyle daha da beter bir hal aldığı, hemen her ciddi kaynakta belirtilir.
savaş geçmiş gitmiş ki ne konumuz ne uzmanlığımız bu alan. bu nedenle ben o fırtınalı aşka değinmek istiyorum müsaadeniz varsa. teşekkürler.
efendim gonzalesin oğlu federico, muazzam şekilde baçata yaparmış. fransesca kızı muybien ise bu dansa merak sarmış şımarık bir kız imiş.
muybien, günlerce annesine "baçata baçata" deyu yardırmış ancak annesi "zaman kötü kızım" diyerek bu sonu gelmez isteğini, kırılmaz hevesini görmezden gelmiş. lakin dayanamamış en sonunda ve "bu da kafa amk" diyerek kızının talebini kabul etmiş.
efendim soluğu madrid halk eğitim merkezinde alan muybien kapıdan girer girmez topallamaya başlamıştır. evet, topallamaya. zaten muybienin lakabı topal muybiendir. bu kızceyiz ne zaman heyecanlansa, alttan üstten ateş bassa topallamaya başlamaktadır. neyse efendim bu heyecanın nedeni, tahmin ettiğiniz üzere, federicodur.
federico ilk başta muybieni sallamaz. zira topaldır muybien, yitiktir, mazlumdur. oysa aynı muybien, federiconun en büyük tutkusu olan baçataya başladığı vakit, adeta bir türkan şoray, bir oya aydoğan(gençlik yılları), efendime söyleyeyim bir türkücü ceylan olmaktadır.
federico da tutulmuştur muybiene. bunlar gavur olduğundan ve ecnebi diyarlarında seks de serbest olduğundan sabah akşam pompalaşmakta, keyfin doruklarında konaklamaktadırlar.
bir gün, hiç yoktan, muybien federico iki pompa arası molada şöyle bir sual yöneltir:
- aşkım sen atayiz misin?
bilirsiniz, konu dinden açıldığında muhabbet illa siyasete de bağlanır.
ve işte birlikte geçirilen onca vakitten sonra ailelerin birbirine olan kinlerine ayıkır iki aşık. o masum kalplere korku düşer.
öte yandan vakitli vakitsiz yapılan pompalar, federico-muybien aşkını ayyuka çıkarmış, madrid sokaklarında bu iki aşığın gidişatından başka bir şey konuşulmaz olmuştur. dedikodular demir leydinin kulağına kadar gider.
iki aşığın korktuğu başlarına gelmiştir. demir leydi gonzalesin evini, 7 adamıyla basarak (tarihte bu olay, demir leydi ve 7 adamlar olarak bilinir) federiconun pederini öldürür.
ispanya iç savaşına doğru önlenemez bir ivme söz konusudur artık. o günden sonra federico muybien aşkı da bitmiştir. pompalaşmak nere, selamlaşma imkanları bile kalmamıştır artık. federico iç savaşta, muybien ise ince hastalıktan hakkın rahmetine kavuşur.
1936 yılında ispanya'nın solcu cumhuriyetçi hükümetine karşı sağcı ispanyol milliyetçilerinin darbe girişiminde bulunması ve bunun neticesinde 3 yıl süren iç savaştır.
rusya bu savaşta cumhuriyetçileri desteklerken, almanya, italya, portekiz milliyetçileri desteklemiştir. savaşta yaklaşık 500bin insan ölmüştür. 1939 yılında madrid'i ele geçiren milliyetçiler 36 yıl boyunca ülkeyi diktatörlükle yönetmiştir. (bkz: francisco franco)
o dönemin ispanyol sanatçısı pablo picasso bu savaştan etkilenerek en ünlü tablosu olan guernica'yı çizmiştir. normalde apolitik olmasıyla bilinen picasso bu savaştan sonra komünist partilerde faaliyetlerde bulunmuştur.
ispanya iç Savaşı'ndan bir fotoğraf. Bir komünist, ispanyol milliyetçileri Falanjalistlerin yazdığı "Yaşasın ispanya" yazısının üstünü çizip yanına "Yaşasın Rusya" yazıyor.
Boşuna "bu komünistler https://galeri.uludagsozluk.com/r/885802/+
her yerde problem" demiyoruz.
almanya faşizminin, rusya'ya sıçrayacağı korkusuyla ispanyada sosyalist bir düzenli ordu kurmak isteyen stalin'in anarşistleri ve troçkistleri yasa dışı ilan etmesi nedeniyle kaybedilmiş bir iç savaştır. ispanya solu'nun kanayan yarasıdır belki de. ellerden uçup giden bir fırsattır. franco ve faşist köpekleri, stalin sayesinde savaşı kazanmıştır. geriye kalan; cumhuriyetçilerin, anarşistlerin ve marksistlerin kısa bir süre de olsa enternasyonel bir yaşam kurabilmiş olduğu avuntusudur.
milliyetçiler ile cumhuriyetçiler arasında olan savaştır. aslında cumhuriyetçiler favoriydi bu savaşta ama milliyetçilere fazlaca destek gelince savaşı kral yanlıları yani milliyetçiler kazanmışlardır. ayrıca adolf hitler ve mussolini'de kral franco'ya destek vermişlerdir bu savaşta.
Stalin'in ispanyol cumhuriyetçileri güçlü bir şekilde desteklediği malesef yeteri kadar güçlü olmayan ve yeni gelişen sovyet imkanlarıyla yetersiz kalarak Cumhuriyetçilerin kazanmasını sağlayamamıştır.
Fakat intikamını hitler'den çok güzel bir şekilde 2. Dünya Savaşı'nda nazi meclis binasında işçilerin ve sosyalistlerin orak çekiçli bayrağını sallandırarak almıştır.
anti faşist yapılanmanın, durruti öncülüğünde başlayan (bkz: buenaventura durruti) anarşist hareketin önüne geçerek kaybedildiği mücadele; bu sebepten dolayı franco'nun diktatörlüğü ele aldığı olay.
ispanya iç savaşını konu alan izlenilebilir bir film: (bkz: libertarias)
ve kaos yayınlarının bastığı kitap: (bkz: halk silahlanınca)