Abbasiler dönemidir. Abbasiler devrinde Harun reşit tarafından Bağdat'a beyt'ül hikmet adında büyük bir bilim merkezinin kurulması ile başlayan bu dönem, moğolların 1258'de bağdatı kuşatip yagmalamasi ve böylelikle yıkılması ile son bulduğu şeklinde genel bir kabul vardır. Ancak islam dünyasinda tıp, felsefe, teoloji, sanat, matematik, astronomi gibi alanlarda öne çıkan isimler ve yazılan eserler göz önünde bulundurulduğunda 15. 16. yüzyıllara kadar sürdüğü söylenilebilir.
Bu islamın Altın Çağı tamamen bir islamcı propagandasıdır. islam ordularının işgal ettiği topraklarda çok zeki, çok değerli bilim adamları yetiştiği doğrudur. Bilime büyük katkıları olduğu da doğrudur. Lakin bunlar bireysel yeteneklerdir. islam Halifeliği misal Nobel Ödülü tarzı teşviklerle bu insanları ödüllendirip teşvik etmek bir yana, onlarcasını ya sürgün etmiş, ya hapsetmiş, ya kitaplarını yaktırmış, kimsini ise ağır işkencelerden geçirip, idam ettirmiştir. Yani bu insanlar islam sayesinde değil, islama RAĞMEN bilim üretebilmişlerdir! Mesela bunlardan bazıları;
1-Ibn Sina; Büyük TIP insanı. Muʿtazile ve Kafir olmakla suçlanıp, irandaki Ferdecân Kalesine kapatılmıştır. Yıllarca burada hapis tutulduktan sonra sürgünde ölmüştür.
2-Ömer Hayyam; büyük filozof, matematikçi, astronom, şair. Kafir ve bozguncu ilan edilip ülkesinden kaçmak zorunda kalıp sürgünde ölmüştür.
3-Ibn Rushd; felsefe, matematik, psikoloji, astronomi ve tıp alanında 100den fazla kitabı bulunan büyük bir insan. Bütün kitapları toplatılıp yakılmıştır.
4-Ibn al-Haytham; Fizikçi ve Astronom. Modern Optik'in babası. Kafir olmakla suçlanmış hapsedilmiştir.
5-Piri Reis; büyük denizci ve haritacı Osmanlı halifesi Süleyman tarafında idam ettrilmiştir.
6.Ali Kuşçu; büyük matematikçi, astronom ve filozof. idam edilmiştir.
7.Musa al-Khwarizmi; büyük matematikçidir.Algoritma konseptinin babasıdır. Şeytana tapmakla suçlanıp El-Mecüsü ilan edilmiştir.Kaçmak zorunda kalıp sürgünde ölmüştür.
8.Abu Hanifa; filozof, hukuk, fıkıh, mantık bilimci. Ağır eziyet ve işkencelerden geçirildikten sonra idam edilmiştir.
Ayrıca bugün bize müslüman diye pazarlanan bu insanların bir çoğu müslüman bile değildir. Haspel kadar o o topraklarda doğan insanlardır. Örneğin Farabi "Peygamberler vahiy alan kimseler değil, hayal gücü yüksek kimselerdir" diyen aslında özünde ateist biridir. ANcak bugün müslüman bilim adamı diye pazarlanıyor. Tıpkı sırf Türkiye'de doğdu diye belki bundan 500 sene sonra Celal Şengör'ün müslüman bilim adamı diye pazarlanacak olması gibi..
batının islamdan bilimi aldığını söyleyen var nihaha. batı karanlık çağı yaşarken antik dönem yazmalara sahip iki güçlü kişi var, birincisi bizans ikincisi endülüs arapları. bu ikisinde de önemli kaynaklar var ve sizin altın çağ diye tabir ettiniz tamamen arapların bir dönem antik yazmaları çevirerek ün yaptığı dönem. ancak işin komik yanı rönesans ve reform hareketlerinin hiçbiri araplardan alınmıyor, hatta bizanstan bile alınmıyor. karolenj zamanı şarlmanın yaptığı devrim ve antik roma ve yunan kaynakları hedef alınarak yapılıyor.
hrisityanlık güç kaybedince artık paganlar gavurdur hiçbir şeyini almayalım kafası batıda bitiyor. böylece artık antik kültür devreye giriyor. zaten batıda bir gram islamlaşma göremezsin bu islamcıların uydurduğu palavradır.
islamiyetin yayılmasıyla birlikte helenistik kültürün getirdiği pek çok öğretiyi içine alarak özellikle endülüs ve mezopotamya da yaşayan bilim insanlarının çabalarının ürünüdür. Bu zamanda avrupa iç savaş,yoksulluk ve hastalıkla mücadele ediyordu.
Abbasi devri 8. YY. Halife Harun Reşid dönemi
Beni Musa kardeşler, Halife Me’mun’un emri ile, boylam üzerindeki bir dereceye tekabül eden mesafeyi ölçmek için, bir heyet ile, Sincar’a gittiler. Araştırmalarına başlayarak, bir kazığa uzun bir ip bağladılar ve kuzeye doğru çektiler. ipin bittiği yerde yükseklik aldılar. Güneye doğru da aynı işi yaptılar ve ipin bittiği yerde yine yükseklik aldılar. ipin boyu ile yükseklik derecelerinin farkını hesapladılar. Dünyânın çevresini eşit parçalara bölerek, tül hattı (boylam) uzaklığını ölçerek, dünyanın çevresini yaklaşık 39.000 km. olarak buldular. Bugünkü modern aletlerle yapılan hesaplamalarda dünyânın çevresi 40.000 km. olarak bulunmuştur.
