sahilinin en ortasına, mimari açıdan doğu ortodoks kiliselerine benzeyen ilginç bir cami inşa edilmekte olan ve son yıllarda yüksek kulelerle doldurulan ilçe.
ayrıca güneyinde bulunan arsuz tarafına doğru sahil yolundan gittikçe, sıcaktan kaçmak ve denize koşmak isteyen sahipleri tarafından yol-deniz kenarına çekilmiş yüzlerce araba görebileceğiniz efsanevi sıcaklıktaki (hem insanlar hem de hava açısından) bir yerdir ki bu nedenle buraya gelmeden önce güneşe karşı önleminizi alınız.
Artık il olmayı hak eden ilçe. Gelişmişliği açısından gelişmiş, sahili de gerçekten sosyal bir mekan. Ama kızları çok tiki ya, gerçi böyle bir değerlendirme yapmak doğru mu bilmem ama gözlemlerim bu yönde.
hayatimda kandigim tanidigim iyi bir sey sandigim yillarimi verdigim en serefsiz en adi en nankor en namussuz kiza ev sahipligi yapmis ilce az gitmedik dolasmadik sokaklarinda. onun yerinde olsam insan yasamaya utanir
Yamaç Paraşütü yapabileceğiniz yerlerden biri. meşhur iskenderun döneri belediye karşısında kırmızı adlı mekanda sırrrık döner olarak sunuyorlar 45-50 cm arasında. sahil petek denize sıfır kesinlikle harika bir mekan gidin görün.
hem dağ hem deniz havası alabileceğiniz, giderek kalabalıklaşan, insanların sıcak kanlı olduğu, yemekleri ile ünlü harika bir memleket. manzara isterseniz buluttepesi var. sahili, yazlık mekanları, yaylaları vs vs. anlatmakla anlatılmaz yaşamak lazım iskenderunu.
15 yıl yaşadığım şirin küçük bir ilçedir. merkezde oturuyorsanız 15 yıl içinde şehir içi dolmuşa 1 kere bile binmeyebilirsiniz. merkezde bile mahalle kültürü vardır herkes birbirini bilir. döneri enfestir hele mavi köşe de yerseniz. künefesini anlatmaya gerek yoktur ama mekan olarak sahildeki petek i tercih etmelisiniz. ve örneğini daha göremediğim bir özelliği vardır sahilin kenarında belediyeye ait bir spor kompleksi bulunmaktaydı. 2 basketbol sahası 1 futbol sahası 1 tenis kortu 1 voleybol sahası vardı ve çok uygun fiyata kiralanabiliyordu. denize karşı basket oynamanın tadı başkaydı. düşündüm de en güzel yıllarım orada geçmiş herhalde.
son üç yıldır kısa süreli ziyaretlerim oluyor bu ilçeye. akdeniz'in incisi diyenler falan var da denizi desen pis, havası desen duman. Fabrikaların havayı kirletmesi yüzünden nefes alınmaz bir yer haline gelmiş. sabahları uyandığınızda damağınızda bi metal tadı oluyor. denizi pırıl pırıl bir deniz değil. körfeze giren gemilerden kaynaklanıyor gibi gözüksede karasal anlamda da denizin kirletildiğini düşünüyorum.
gelelim yeme-içme kısmına. o abartılı hatay mutfağı buraya hiç uğramamış. tek bilinenler birkaç çeşit kebap ve künefe. sorduğumuzda yöresel yemek en iyi nerede yeriz diye; hasan baba adında bir kebapçıyı önermişlerdi. mekan temiz, yemekler güzel, eh fiyat da uygun sayılır ama çeşit çok azdı. künefe için kral künefe adında bir yeri önerdiler. iyiydi. bu arada sakın sabaha karşı bir ciğerciye uğramadan dönmeyin iskenderun'dan. o ekşili mezelerden hala tadıyorum rüyalarımda.
gece hayatı küçük beyoğlu denen bir caddeden ibarettir. yine bu caddeye yakın bir yerde, bir iş merkezinin en üst katında bir mekan var(adını hatırlayamıyorum). vasatın altı. birde şalen bar diye bir yer var, sakın diyim gitmeyin. zaten şehrin bir ucunda. kendimi güvende hissetmediğim nadir yerlerden biridir. hepsi içinde bir seçim yapacak olursak, kesinlikle küçük beyoğlu derim.