bugün

sahibi olduğum ünvandır. ancak o ünvanı yükseltmeye uğraştığım şu saatlerde, efenim ben inşaat mühendisiyim çelik sandalyeyi de tamir edebilirim, kablolarla takviye edersek öncekinden daha sağlam olur dediğim ve 4 sene önce itfaiye pazarından almış olduğum sanadalyemsi, bana monte oluyordu...
inşaat mühendisi, malzeme ve tekniği en iyi şekilde bir araya getiren, yapıların plan, proje, yapım ve denetlenmesiyle uğraşan kişidir.
inşaat Mühendisliği etrfaında gördüğün herşey ile ilgili olan bir meslek gurubudur; Çevrende yükselen binalar, gökdelenler, yollar, köprüler, barajlar, evinde musluğundan akan su, alt yapı, üst yapı, isale hatları, tüneller, havaalanları inşaatları bu meslek gurubuna girer...
Ayrıca zevkli ve iş olanağı yüksek bir bölüm olup, kendi işini yapabileceğin nadir bölümlerden bir tanesidir...
okulda öğrendiklerini çoktan unutmuş, şantiyede ustalardan birşeyler öğrenmeye çalışan kişidir.
duyguları alınmış ya da hiç verilmemiş er kişidir.
mezun olduktan sonra şantiyede çalışmayı çoğu istemez.
okumuş ameledir.
şantiyede on kaplan gücünde, ofiste klimalı ve hijnenik ortamda ürkek ve sakar, amelesine babacan, patronuna kankadır.
bir mimarın hayallerini gerçeğe dönüştürenlerdir.
prison break in esas oğlanı sikofiyıld ın mesleği olması dolayısıyla ülkemizde de o tarihlerde sayıca tercihi artan bölüm imiş.

2005 li yıllara tekabül ediyor sanırım.
kapsamı çok geniş olan mühendislik dalıdır. resmen olmasa da çalışılan kısıma göre farklılık gösterir. Su yapıları projelendirmesinde çalışan inşaat mühendisi ile şantiyede çalışan arasında, ulaştırma mühendisliği yapan* ile proje yönetimi konusunda çalışan arasında dağlar kadar fark vardır. tek ortak yönleri inşaat mühendisliği bölümünden mezun olmalarıdır.
modern amele.
yeni mezunların ortalama bir inşaat işçisinden daha az şey bildiği meslek.
haklarında "parası pul karısı dul"dur şeklinde bir özlü söz söylenmiş, ömürleri şantiyede geçen mühendislerdir.
Pembe panjurlu bir ev inşasında kaç torba çimento gideceğini bilirler.

Meslekleri ile ilgili konuşurlarken “yaz kızım, 200 torba çimento, 20 kamyon çakıl, 15 tane kapı” ya da sizi kızdırdığında “tükür ulan babanın suratına” diye çeşitli geyiklere maruz kalabilirler tarafımdan. Yine de sakindirler.

Yarma-dolgu hesabını iyi bilirler. O neyse. Okudum anlamadım.

Beton pompası bozulunca mesaiye kalırlar. **
Neyse konuyu bağlayayım: pis zampara! ulan sen bana nasıl yaparsın bunu? *
sözlükte var mıdır acaba?

tanım: ingilizcede civil engineering olarak geçer,medeniyet mühendisliği olarak çevrilir esasında.medeniyet denilmesi ise bu mühendislik kavramının ilk olmasıdır.medeniyete hizmet açısından.

ps.sözlükteki müstakbel meslektaşlarımdan bu başlık altında tecrübe ve deneyimlerini paylaşmalarını diliyorum.
8 senedir statiker olarak ekmek yediğim ünvan.

ingilizcesi civil engineerdir. medeniyet mühendisi diye geçer. bizde kollara ayrılma olmadığından inşaatı dayamış geçmişler.

yurt dışında stractrual engineer, bridge engineer, earthquake engineer gibi çeşitleri mevcuttur ve sadece ünvanı olan işi yapar.

benim gibi binanın hesabını yapıp, temelini de araya katıp; yok altyapısıydı yok yoluydu uğraşmaz.
okumuş inşaat işçisidir. kendini değerli görür. yapılan yapılar ortada. mimarlar tarafından ezilirler. genelde cahil, sap gezerler. yazık.
Sevmediğim mühendislerdir. Belki cok genel konuşuyorum ama tanıdıklarım kendilerinden nefret ettirmiştir. Egoları tavan olur genellikle bunların. Neyin kafasını yaşadıkları hala bilim adamlarınca araştırılmaktadır.
mimarları kıskanmak için oluşturulmuş meslek dalı.
çalışma şartları en zorlu mühendisliklerdendir.
Canım abimin mesleği.
Zor meslektir. Dişini sıkıp 2-3 sene tecrübeden sonra işsizlik nedir bilmezsin. Ego tavan olursa daha rahat edersin. Yönetici vasıfları gerekir çünkü herkesi dürtmen lazım. Diğer mühendislik dallarından gelen bir sürü öküzü koordinr etmeye çalışırsın. Baktın istediğini yapmıyorlar basarsın kalayı olmadı kovarsın gider. Acımasız olup herkesi ezmen lazım yoksa işi bitiremezsin. Güzel meslektir dünyanın her tarafında sıkıntı çekmeden çalışırsın çünkü inşaat konusunda dünyada baya iyiyiz.
Olmayın arkadaşlar. Cumartesi pazar da dahil olmak üzere çalışmak istemiyorsanız bu mesleği yazmayın. işten çıkış saatiniz belli olsun istiyorsanız bu mesleği yazmayın. Şehirden şehre savrulup aile hayatınız olmasın istiyorsanız yazın bu mesleği, okumayın.