adım dalton russell...
beni çok iyi dinleyin. çünkü kelimelerimi özenle seçer ve asla tekrarlamam. size adımı söyledim. bu "kim" sorusunun cevabıydı.
"neresi" pekala bir hapishane hücresi sayılabilir ama bir hücreye tıkılmakla hapis yatıyor olmak arasında dağlar kadar fark var.
"ne"nin yanıtı kolay. bir süre önce bir banka soygunu planladım ve bunu uyguladım. bu aynı zamanda "ne zaman" sorusunun da yanıtıydı.
"neden"e gelince bilindik mali sorunların ötesinde çok basit; çünkü bunu yapabiliyorum.
"nasıl" sorusu ise; şairin de dediği gibi bu son nokta...
"-Adim Dalton Russel. Beni dikkatli dinleyin..Kelimeleri özenle secer, söyledigim seyi asla tekrarlamam.
-Az once adimi söyledim. Bu "kim" sorusunun cevabiydi."nerede" sorusu icin simdilik bir hucre denebilir.Ama ufak bir hucreye kapatilmakla hapse girmek arasinda cok fark var.
-ne sorusunun cevabi kolay. Yakin bir zamanda kusursuz bir banka soygunu planlayip gerceklestirdim. Boylece "ne zaman" sorusunu da cevapladim.
-nedene gelirsek, asikar olan para gudusu disindaki sebep son derece basit. Cunku, yapabiliyorum.
-Geriye sadece "nasil" kaldi. Sairin de dedigi gibi, asil mesele de bu..."
filmin ilk kısmı bitip de arada bir sigara yakınca, birazdan merak edilen konular öyle bir açıklanacak ki dumur olacağım diye geçirilir içten. güzelce ve yavaşça belirir mevzu, ama hala bu kadronun daha iyisini verebilme ihtimalini düşünürsünüz. sonunun biraz bulanık bırakılması, gelişmelerin yönünün tarif edilmeyişi yarım bırakır hikayeyi.
--spoiler--
kasadan alınan kağıtlar tam olarak amacına ulaştı mı? clive owen tam olarak kimdi ve banka sahibine nefretinin bağlantısı neydi?
--spoiler--
chaiyya chaiyya adlı bir şarkıyı mırıldanarak çıkar gidersiniz, hoş bir film izlemenin de verdiği keyifle.
soygun çetesinin lideri rolündeki clive owen' ın polisin pizza kutusu içinde gönderdiği dinleyicilere enver hoca' nın halka seslenişini dinletmesi filmin en keyifli sahnesiydi. nerden aklına geldi lan spike *, helal valla. tabii arnavutça' yı rusça yada sair doğu avrupa dillerine benzeten danzel abimiz telaşla konuşulanları çözmeye çalışır.
danzel: ne konuşuyorlar içerde, anlıyor musun?
arnavut kadın:(gülmeye başlar) anlıyorum tabii, kim olduğunu da biliyorum.
d: tanıyor musun, kim o?
a.k: enver hoca, arnavutluk eski devlet başkanı..
d: nasıl yani hırsız arnavutluk devlet başkanı mı?
-naziler, enver hoca, yahudi elmasları filmi biraz olsun farklı kılmış. kaliteli bir soygun filmi, tavsiye edilir. imdb puanım 8.