isteyen istedigini desin, ama eger inaniyorsan cami! her gün cami'ye giden birisi degilim. her gün namaz kilan birisi de degilim*. ama eger huzur ariyorsan, yoga'yi moga'yi birakip, delikanli gibi namaz kilacaksin, dua edeceksin.
kişiye göre değişkenlik gösterir bazılarına göre -mesela ben bazılarındanım- aynı zamanda zamanın durmasını ümit ettiği yerdir.
misal; sevgilinin saçlarında ellerin, göğsüne uzanmışsın sarılmışsın sıcacık ya da hasretten sonra kavuşmuşsun annene karnın tok sırtın pek yapmış seni o yüce varlık başını dizine koymuş çömelmişsin yanına veya için sıkılıp karamsarlığa kapıldığında bir dua okumuşsun inancına göre birden ışık yanmış içinde...
belki yeni doğan nicedir beklenen bir bebeği almışsın kucağına, yaz mevsiminin kendini denize ilk bırakışını yaşadığın an, kardeşinin sevgiyle sarılışı, yorgunluktan sonra kapıyı açtığınız 'home sweet home' dedirten eviniz...
-saymakla bitmez oh ne güzel-
gecenin bir saati ortada kimsecikler yokken üsküdar sahilinden kız kulesinin izlenebildiği her yer insana büyük bir haz ve huzur verir. hele bir de sevgiliceğiziniz koynunuza uzanmışsa ve fonda "son nefesimde elimi sen tutacaksın" mısraları çalınıyorsa.. dehaydi gidin ülen hüzünlendirdiniz sabah sabah.
kuzenimle birlikte birer fincan sıcak içecekle loş ışıkta dertleşirken, o küçük kız sanki beni tüm kötülüklerden koruyacakmış gibi geliyor dostluk bu olsa gerek... *
dip not: umarım bunu okuyup şımarmaz. *