Aklıma şu meşhur karınca ve orman yangını hikayesini getiren haldir.
Orman yanıyormuş ve tüm hayvanlar kaçışıyorlarmış.Sadece bizim karınca hepsinin aksine ormanın içine doğru koşuyormuş.
Bir an durup sormuşlar 'ne yapıyorsun ,neden kaçmıyorsun' diye 'su taşıyorum ormana' demiş karınca.
'e senin taşıdığın su ile bu ormanın yangını sönmez ki' deyivermişler,karınca 'ben üzerime düşeni yapıyorum' demiş
Karınca kadar olamadık.Kime sorsanız 'e bir ben mi kurtaracağım' diye cevap alıyoruz...
Oysa mesela herkes çok basit değişikliklere birşeyleri değiştirebilir.
Ancak hala çocuğunun yanında fosur fosur sigara içen,piknik yerini atık deposu gibi bırakan,sahilde yürürken elindeki çöpü denize fırlatan ebeveynlere sahibiz..
Çok uzun gibi görünen kısacık bir ömrümüz var,dünyanın da öyle..Ve tapusu bizde değil..
her saniye yaşadığımız durumdur. yiyip yiyip bitiremediğimiz dünyamızın doğal kaynakları gün gelecek biz bilinçsiz insanlar tarafından yerle yeksan edilecektir. ozaman ne paramız neden teknolojimiz beş para etmiyecektir. sabırsızlıkla bekliyoruz
yahu bilirsin işte, kendimizi kandırmak için gösterdiğimiz gayret. eh! aptalda değil insan bir sekilde hep kendi bencilliğine tanışık açsa ağlayan toksa göt büyüten. noldu işte bilim dedik sanat dedik sarkilar türküler ne ozan olmanin bir hükmü kaldı ne şair. dünyaca bilinen tablolar bir ticari obje oldu pahabicilmez dedilerde hepsinin bir sikke degeri var iste ya dolar ya euro. les ettik yasadigimiz topragi kapadik toprak kurudu. tabiat da tüm maddeler tabiatta kalir reyiz. volkanlarvdunyayi su kureyle sekillendirmeye basladi suyu kaynatti su karayi oynatti birdik belki tek cografyaydi. tanri bile bakti bunlar sevisemiyo kitalari ayirdi. bokuna pusurugune hayal dunyasinda yasiyoruz her izmaritte dogayi her dusuncede ruhumuzu ezip yagmaliyoruz.. kimde kendine gelmez boyle gider. burda ne isimiz var demeye de luksumuz yok irade sende secim hakki sende deniyor da bu daha orta cagda bitti belki daha eski. siktik olan siktik dunyanin belasi biz olduk.