bugün

Dostoyevski' den, "çok tuhaftı, ağlayamadım ama ruhum paramparça olmuştu."
"Bizler ne kadar çalışırsak çalışalım Kuşlar kadar mutlu ve özgür olamayız."
Bazen öyle dakikalar oluyor ki tek başıma kalmaktan, tek başıma hüzünlenip tek başıma kesintisiz kederlenmekten mutlu oluyorum ve böyle hallerim gitgide sıklaşıyor artık.
okuyalım ama arkada da çalsın:

Teselli artık neyi değiştirir ki
Elinle kabrimi kazdın demek ki
Ben zaten dünyada gün görmedim ki
Son darbeyi vurdun bu son mektupla.
Dostoyevski'nin en sıkıcı kitabı. Amına koduğumun varvara alekseyevnası. O sana güvercinim diyen yaşlı adamı yedin bitirdin, sömürdün amk. çizmesiz, evsiz kaldı senin yüzünden.
Çok tuhaftı, ağlayamadım. Ama ruhum paramparça olmuştu.
varvara orospusuna abayı yakan saf, yaşlı katip makar'ın hüzünlü yaşamını anlatan güzel bir dostoyevski romanı. ulan orospu varvara, umarım para için gittiğin bozkırda hastalanıp acı içerisinde ölmüşsündür, pis kevaşe seni.
insanın alçak versiyonudur. insan olamayan görgüsüz ahlaksız insanlara verilen addır.
Dostoyevski’nin ilk romanı. Bu yapıtı yazarken gogol dan etkilenmiştir. Dostoyevski yi ilk ünlü eden eserdir, fakat sonrasında bu ününü kaybeder. Kitap çok gerçekçi olmasıyla beraber an be an sıkıcı bir hal de alabiliyor. Genel olarak illa ki her birimize dokunacak düzeyde yerleri de var diyebilirim. Okunmalı mıdır? Kesinlikle evet diyemem, fakat okunsa iyi olur.
"...Biliyor musunuz? insan bir kitaba konu olduğunu bilmeden bir ömür boyu yaşıyor. Ne zaman ki kitap okumaya başlıyor işte o zaman hayatının o kitaplarda anlatıldığının farkına varıyor..."

(insancıklar - Dostoyevski)
Dostoyevski insan ruhunu etkileyici bir şekilde gözler önüne seriyor. Bir insanın çelişkilerini, zayıflıklarını, çaresizliklerini anlatabilecek en uygun kelimeleri kullanarak görünür kılıyor.
insancıklarda en üst tabakada yoksulluk duruyor. Yoksulluk bir insanın karakterini en iyi gösteren kavram. Makar Devuşkin cebinde biraz para olunca başka biri, cebinde parası kalmayınca bambaşka biri oluyor.
"Edebiyat da çok iyi bir şey, Varenka, çok iyi bir şey! insanların kalplerini güçlendiren, eğiten bir şey. Edebiyat bir tablo, bir ayna; ifade tutkusu, ince bir eleştiri, edebe yönelik bir eğitim ve belge diyen cebinde parası olan Devuşkin; parası bitince şunları söylüyor:
"Ne yapayım kitabı! Kitap da neymiş? içine kişiler sokulmuş bir masal! Roman da saçmalık olsun diye yazılmıştır, aylak insanlar okusun diye; Ne olacak yani, size Shakespeare falan derlerse, bakın, edebiyatta bir Shakespeare var, derlerse; Shakespeare de saçmalık, bütün bunlar cidden saçmalık ve hepsi de sırf hiciv için yapılıyor!
Varvara karakteri parası olmayınca etrafına iyilik saçan, sürekli kibar olmaya çalışan bir durumdayken zengin bir eş adayı bulurbulmaz değişiyor. Makar Devuşkin'i bir başına bırakıyor.

Dostoyevski'nin karakterleri çok gerçekçi. Sanki sizin, benim yanımda yaşayan ve hepimiz gibi olan kişiler. Dostoyevski'nin bu kadar büyük bir yazar olmasının sebebi de bu kanımca. Dostoyevski sizi anlatıyor, beni anlatıyor. Yan komşumuzu, zengin arkadaşımızı, mutsuz kardeşimizi...
dostoyevski'nin içini, gizemini, karamsar tarafını ve ruhunu tanımak isteyen herkesin okuması gereken kitap. kendinden çok fazla vermiştir..
Dovstoyevski'nin, genç bir kız olan varvara alexseyevna ve orta yaşlarını süren makar alexseyeviç adlı kahramanlarının mektuplaşmalarından oluşan romanı.

Kitap ikilinin arasında geçen diyologları , ayrıntılı tasvirleriyle yoksulluğu elle tuturur hale getirir neredeyse.

Beni en çok etkileyen kısmı ise yoksul adamın davayı kazanacak parayı bulduğunda mutluluktan ölmesidir.
Füsun Önal şarkısı. Sözleri:

insanlar insancıklar
binlerce yüzbinlerce
insanlar insancıklar
hepsi yaşam derdinde

kimi üzgün kimi şen kimi sevgiyi arar
evlerine dönerken kalplerinde umut var
kimbilir belki yarın dünden güzel olacak
özlenen mutluluğu belki yarın bulacak

bir gün daha başlıyor
insanlar insancıklar
gözlerinde binbir dert
kalplerinde umut var

kimi üzgün kimi şen
kimi sevgiyi arar
evlerine dönerken
kalplerinde umut var

kimbilir belki yarın dünden güzel olacak
özlenen mutluluğu belki yarın bulacak
görsel
"...
ne yapayım kitabı! kitap da neymiş? içine kişiler sokulmuş bir masal! roman da saçmalık olsun diye yazılmıştır, aylak insanlar okusun diye; inanın bana, canım, benim bunca yıllık deneyimime inanın. ne olacak yani, size shakespeare falan derlerse, bakın, edebiyatta bir shakespeare var derlerse; shakespeare de saçmalık, bütün bunlar cidden saçmalık ve hepsi de sırf hiciv için yapılıyor."

sizin olan,
makar devuşkin.
2 ağustos.
Dostoyevskinin ilk romanı. Kitap iki kişinin mektuplaşmasını aktarıyor bizlere. Kumarbaz kitabında kumara bağlılığı, insanın kendine hakim olamayışını nasıl güzel anlatıyorsa bu kitabında da fakirliği, dibe vurmuşluğu sonuna kadar sizde hissediyorsunuz. Fakat beklentilerimi tam anlamıyla vermedi.

(bkz: kumarbaz)
okumayı henüz bitirdiğim kitaptır. sözlükte sol framede karşıma çıkması beni sevindirdi. açıkçası beklediğim/anlatılan kadar iyi değildi. dostoyevskiye ilk kitabıyla giriş yapayım dedim ama çok da sarmadı beni. yeraltından notlar ile devam edeceğim ve bir gün o tuğla kalınlığındaki suç ve ceza'yı da okuyacağım.
trakya'da duymanız kuvvetle muhtemeldir.
insan bazen yanı başındaki bir kitapta bütün hayatının yazılı olduğunun farkına bile varmıyor; okumaya başladıkça giderek daha iyi anlıyor ve o ana kadar bulanık kalan şeyleri çözebiliyor.

Yer yer okurken sıkılsamda güzel bir kitap.
görsel
Ahaha eski sevgilim insan parcaciklari derdi.
Güzelliği dillere destan olası romandır. Dışardan bakınca belki sadece bir adamla bir genç kızın mektuplaşmaları olarak görülür. Ama içine girdikçe daha da çeker kendine. Hayran bırakır üslubuna.

Dışardan sadece mektuplar görülürken içine girdikçe yalnız, çaresiz insanları; şu berbat hayatın bir yanılsamasını, ve eleştirilerini görürsünüz.
insanlıktan nasip almamış kişilerdir. Zamanımız için bol bol bulunan kişiler. Evet.
çarlık rusyasındaki sefaletle beraber,günümüzde hala süren insanların manevi sefaletlerini de çok iyi anlatan roman.paralı ve parasız olmanın,karşınızdaki insanların size bakışını nasıl değiştirdiğini,insanların ne kadar acımasız olduğunu anlatıyor.

insancıklar lafı,herhalde makar ve varvara için değil,onlarla uğraşan zavallılar içindi

--spoiler--

varvara ise kitabın sonunda çizgisini bozuyor.bahsettiği küçük varvara,fedora'nın yanında mektuplarda anlattığı varvara bıkov'la evlenmezdi.

--spoiler--.
mektup tarzında yazılmış ilk okumamda çok zevk alamadığım dostoyevski romanıdır.