Kafanda insanları değiştirdiğini fark etmek. Hiç var olmamış insanları gerçek insanlara indirgemek, karşılıklı var olmamış duygulara anlam ve varlık yüklemek...
Öyle ki çoğu zaman bilerek insanları kafamda süslemeyi, değiştirmeyi kabul edip sırf bu beni mutlu ediyor diye görmezden gelmişimdir. Ama en sonunda incinen yine sen oluyormuşsun. Hem de hiç olmadığı kadar.
"Seni hiç bırakmayacağım" diyenlerin kendiliğinden gitmesi... "Beni hiç bırakma" diyen versiyonları da mevcuttur. Tutamayacağı sözler vermemeli insan. Yani büyük büyük laflar etmemek lazım işte!
Sizi bir hiç uğruna bırakan kızın geri döneceğini bilmenize rağmen gitmesi ve aradan 2 ay geçmeden dönmesi ve 2. Şans için yalvarması.. peki o kalp eskisi gibi alabilir mi ki onu? Hayır. Şans kullanıldı, fırsatlar tükendi, elveda.