ingilizce konuşurken yapılan en büyük salaklık

entry173 galeri2
    171.
  1. abartılı okuma ya da abartılı konuşma mesela adam now diyecek ağzını öyle bir açıyor ki navvv derken ağzından tren geçecek neredeyse.
    0 ...
  2. 170.
  3. sıcaklayan bayan iş arkadaşının toplantıda, ceo'ya "i am hot" demesi. adamın suratımıza mal mal bakması.
    1 ...
  4. 169.
  5. "nasil olur kimse size faks cekmedi mi" demeye calisarak "nobadi faks yu?" demesi sanirim bu kategoride sayilabilinir.
    0 ...
  6. 168.
  7. Mesela kanye westin yazildigi gibi okundugunu biliyosun ama beynin sana cok kaba duruyor kenye de kenye de diyor kenye west deyip rezil oluyorsun. Boyle gibi. Veya pronounce a cok takilip grammer i atliyorsun falan.
    4 ...
  8. 167.
  9. bak adam geliyor dükkana diyor ki;

    " bunun daha az para yok?"

    " ben güzel oluyor?"

    " kar-de-sim (tanıdığı bi türk zorla öğretmiş belli) ben alacak bundan"

    bi de bize bak aşağılık psikolojisi başka bişey değil.
    1 ...
  10. 166.
  11. Konuşurken grameri düşünüp konuşmak, halbuki grameri düşünmeden konuşsan zaten doğru olucak. Ne zaman grameri düşünüp konuşsam hep yanlıs konusuyorum , lap lup içinden geldiğince konuşmak lazım . Zaten yabancılar bizim kadar günlük konuşmada ingilizcelerine dikkat etmiyor , gramer hak getire.
    1 ...
  12. 165.
  13. ağzı yayarak konuşmak.

    sanki bana harlem lordu pezevenk.
    5 ...
  14. 164.
  15. ingilizce konuşurken yapılan en büyük salaklık yanlış konuşursam diye ingilizce konuşmaktan sakınmaktır kendini kasmaktır..
    yahu sen amerikalı mısın orda mı doğdun orda mı büyüdün, sen hiçbirzaman onlar gibi konuşamayacaksın ki...
    niye kusursuzluk arıyorsun kendinde, karşındaki ülkemize geldiğinde kusursuzluk mu arıyor konuşurken...
    ben var sultan ahmete gitmek diyor, sen anlıyor musun anlıyorsun eee sorun ne ozaman.
    önemli olan anlaşabilmek, gramer kendiliğinden oturur zamanla...
    sen kendi dilinin gramerini bile çok iyi bilmediğin için sınavlarda türkçeye çalışmıyor musun...
    12 ...
  16. 163.
  17. Toplum içinde kulaktan kulağa konuşulmaz denildiği için ingilizce bilmediğim için yanımda rahat rahat ingilizce konuşan arkadaşlara inat öğreneceğim bir dildir.
    0 ...
  18. 162.
  19. server tanilli nin adını sörvır tenılliy gibi bir aksanla okumak.
    ben değil yaa bir arkadaşım..
    0 ...
  20. 161.
  21. bir önceki işyerimde tatlı mı tatlı sevimli mi sevimli 70 yaşında isviçreli bir ülke müdürümüz vardı.

    türkiye de iken kaldığı otel ofise bir kaç dakika yürüme mesafesinde olduğundan ofise çok erken saatlerde gelir kahvesini içer tatlı tatlı çalışırdı kulakları çınlasın; bendeniz de metrobüs çilesini biraz olsun azaltmak için erken saatlerde yola çıkar; aşağı yukarı kendisiyle bir iki dakika ara ile ofise gelir oldum.

    böylece bir oyun başladı.

    ben geldiğimde tatlı ihtiyar ofise yeni girmiş, bilgisayarını açıyorsa o kazanıyor; ben daha ceketimi çıkarmadan o ofise geliyorsa ben kazanıyordum.

    bir kaç gün arka arkaya ben ofise geldikten sonra bir gün aramızda şöyle bir diyalog yaşandı;

    +"mr. hayvan herif, you are making competition!."
    - ESTAĞFURULLAH.

    estağfurullahın ne demek oldugunu anlatmaya çalıştıysam da oyun bitti.

    (bkz: anlıyorum ama konuşamıyorum)
    1 ...
  22. 160.
  23. Fatih Terim'in ingilizce bildiğini sanmak.
    0 ...
  24. 159.
  25. karşındakini sağır zannedip bağırarak konuşmak.
    7 ...
  26. 158.
  27. Kesinlikle telaffuz hatasidir years dersen çok çirkin olur hele ki yabancılar bu ne diyo diye bakarlar yiırs diceksin.
    4 ...
  28. 156.
  29. sigara içmek için barın verandasına geçmiştim ama yanımda ateş olmadığını farkettim. ardından tek başına sigarasını içen bir kıza yaklaşıp kıza muhtemelen borat'ı hatırlatan "excuse me, do you have fire?" cümlesini kurdum. sonrası pek hoş olmadı tabi.*
    2 ...
  30. 155.
  31. 154.
  32. Cümlenin sonunda hep sit down please demek nedenini hala bilmiyorum
    Edit:hatırladım.
    0 ...
  33. 153.
  34. Yıllarca 'know' u direkt 'know' diye soylemek. ulan anlamadığım lise 2 ye kadar hiçbir hoca uyarmaz mı oyle okunmaz boyle okunur diye.
    0 ...
  35. 152.
  36. polisle park yeri hakkında tartışan arap'ın "I can park here" deyişi. polisin de "you can bark everywhere but you cannot park here" yanıtı.
    not: arapçada p harfi olmadıgı için birçok arap p'yi b olarak söyler.
    1 ...
  37. 151.
  38. Aksan yapmaya çalışırken yeni br lügat keşfetmektir. Meselâ incredible okurken güzel ama ınkredibıl bunun için hoş bir söylemdir. Ama bizler okurken aksan yapıcam diye merhaba benim adım name bile diyebiliriz.
    0 ...
  39. 151.
  40. bir çok türk ve kürtün bilmediği halde biliyomuş gibi bir kaç uyduruk kelime söylemesidir. yapmayın şunu.
    0 ...
  41. 150.
  42. -When I born my ass was blue but now green.
    +how was your ass?
    Telaffuzumu sikeyim 5 yıldır skype aracılığıyla herif taşak geçiyor.
    0 ...
  43. 149.
  44. 148.
  45. 147.
© 2025 uludağ sözlük