ingilizce öğretiyorum adı altında yapılan ingilizce eğitimdir. bir meslek öğrenirken daha türkçe'sini bile idrak edemediğiniz şeyleri ingilizce öğrenmektir, daha doğrusu genelde öğrenememektir.
ingilizce tabi ki öğretilecektir, bütün dünya neredeyse ingilizce bilmekte, hatta ingilizce yabancı bir dil bile sayılmamaktadır. buraya kadar herşey tamamdır ancak kendi ülkende kendi öğrencini, geleceğin mühendisini, avukatını vs. yetiştirirken ne diye başka bir dil kullanırsın? sen yetiştirdiğin kişiyi kendi yurdun için çalışsın diye yetiştirirsin, gitsin yabancı ellerde çalışsın, bize bir faydası olmasın diye değil. sonra da türkiye'de beyin göçü var diye sızlanılmaktadır. e sen baştan sokuyosun eşeğin aklına karpuz kabuğunu.
bilimsel araştırmalarda yardım sağlasın gibi savunmalar yapılmaktadır, kısmen doğrudur, ancak okul başında verilen ingilizce hazırlık mesleki ingilizce olarak verilse, en olmadı hazırlık 2 sene olsa da insanlar derslerini kendi dilinde en azından adam gibi anlayarak görse.
bazı üniversitelerde eğitim %100 ingilizce iken, bazı üniversitelerimizde ise yarım yamalak ne amaca hizmet ettiği belli olmayan %30 ingilizce olarak yapılmaktadır.
hangi akla hizmet bu bazı okullarımızda türkçe ve tarih dersleri ingilizce olarak verilmekte, kendi tarihimizi, kendi dilimizi başka bir dilde öğrenme zorunluluğu getirilmektedir.
ansiklopedi gibi kitaplarla birlikte bilgi kirliligi daha doğrusu çok şey öğretiliyor ve öğreniliyor adı altında bir de derslerin ingilizce olması durumudur. imkanınız varsa kaçın. böyle okumaktansa 2 yıllığa razı olabilirsiniz.
ama bazen, davulun sesi uzaktan hoş gelir ve de komşunun tavuğu komşuya kaz görünür.
orta okulda din hocasının girdiği lise de fen yada fizik hocasının girdiği öğretmenin öğretmek için çaba sarf etmediği büyüyünce üniversite de ve iş hayatında bir ingiliz gibi bilmen gerektiği türklere yabancı olan şarkılardan öğrenilen yabancı dil.
Kesinlikle artısı çok olan eğitim sistemi. (bkz: kendimden biliyorum). artıları şöyle sıralayabiliriz;
+ders dahilinde ingilizce terimleri öğrenebilme şansı.
+kulak aşinalığı.
+ingilizce yazma ve okumadaki gelişme.
Ha şimdi öğrenemiyoruz falan deniyor ama çalışmazsan türkçe olsa da öğrenemezsin.
Benim halihazırda okuduğum bölümün eğitim dilidir zordur ama yararlıdır efenim, tamam belki Türkiyede çalışıcaz ama mühendislik alanındaki gelişmeleri takip etmek için ingilizce şarttır efenim, Amerikan bi mühendisin paylaştığı makaleyi pek tabi engin Türkçe bilgimizle anlayamayız.Vatanımızı milletimizi sevelim beyin göçü yapmayalım ama niteliksiz gelişmelerden bihaber bir mühendis olduktan sonrada kuru kuruya sevgi bi işe yaramıyo bu sefer sadece yük oluyoruz devlete.Sonrada Türk mühendisleri niye gelişmiyo (bkz: ilkentry)
birinci sınıf öğrencilerim var şu an. dil öğrenme hızlarının en zirvede olduğu yaştalar ve duydukları her şey kalıyor, kullanmaya, konuşmaya, yazmaya çok istekliler.
devlet okullarında da daha erken yaşlara çekilmeli.