3 sira arkada, sinifa girmeden once baharatli cips yiyen cocugun tum siddetiyle uzerime kusmasi ve benim disimda hickimsenin hicbiryerine bir sey gelmemesi. butun gun kusmuk kokmam, aglamam, ve tanimadigim bir annenin beni teselli ederek uzerimi temizlemesi.
Bas bas bağırıp çığlık atıyordum. Babaannem vardı götünden ayrılmıyordum. En son sakinleştirdiler ailem eve gitti derste tuvalete gidicem diyip kaçmıştım Eve aq. Ve bu 1 ay böyle devam ettim ben kaçtım onlar geri götürdü.
ilk günü hatırlamam ama 3 4 gün sonra aşı için gelen vicdansızları hatırlarım, tek tek sıraya dizip 45 kişinin koluna iğne sokup yolluyorlardı okuldan o gün nefret etmiştim.
o kadar hiperaktif ve sosyal bir çocuktum ki annemin sınıfta ilk dakikalardan sıkılıp eve kovalamıştım. veletler ağlıyordu annee aneeeee diye ben kovaladım kadıncağızı.
anne baba'ya sınıfın camından bakarken sanki bir daha hiç eve gidemeyecek gibi hissetmenin anıydı yaşadığım. o küçük yaşta okulda yatılı kalacak gibi bir his oluşmuştu. ve herkeste şaşkın şaşkın birbirine bakışlar. ama ikinci gün herkes birbiriyle kaynaşmıştı.
ilk gün sınıfta 2 tane arkadaşım olmuştu.
Şimdi şöyle anlatayım:
X, benim adım hasan seninki ne?
Sonra diğeri de söyledi adını, bende söyledim 3 kişi el sıkışıp 'biz arkadaş olduk' demiştik.
Gülünç bi durum şimdi düşününce antlaşma yapar gibi el sıkışıp arkadaş olmuştuk.
Ben baya hevesle başladım okula. Son günlere doğru dolabı açıp önlüğümü falan öpüyodum. Ahahasafa te allaam.
Neyse,
Annemle gittik okula kadar. Sonra saldı annem beni, sınıfımı söylediler.
Ağlayan zırlayanları ibretle izleyip bütün kuulluğumla en arkaya geçip oturdum, öğretmenimi bekledim kendi halimde. Herkesin anası danası yanındaydı, alla alla dedim biz mi yanlış yaptık? Ben çıkayım annem mi gelse diye düşünürken öğretmenim geldi.
Bizle tanıştı. Çikolata dağıttı hepimize. Sonra onların folyolarını top yaptırıp basket attırdı çöp sepetine. Biraz konuşup postaladı bizi.
Çocukluktan kalan güzel anılardan biridir benim için.
Annemle gitmiştik. Sınıfın 3te 2si ağlıyordu. Bir sıra boştu aydan diye bi kızın yani. Oturdum.
O kadar çok ağliyordu ki yani rahatsiz mi oldum hatirlamiyorum. Bi de benim annem ses çikararak ağlamaya kizar. 21 buçuk yaşindayim(evet buçuk) halen sesli ağlamam. Ondan konuya yabanciyim. Benim için hepsi şımarıklık yapıyordu. Annem öyle derdi çünkü.
Sonra bi kizin yani boşaldi ezgiydi adi, ağlamiyordu. Bu benim için önemli bi kriter. Beni çağırdı gittim oturdum.
O gün kahvaltıda ne yediysem kusmuştum heyecandan hepsinii. Ve okulda arka sıramda oturan gözlerinin içiyle gülen çocuğa aşık olmuştum ama gözlerine. iki hafta sürdü tabi bu sadece.
yau ne olacak. tipik ilk gun seyleri iste. ben cok hevesliydim okula gitmeye bok var gibi. gittik gorduk bi bok yokmus. essek kadar adam oldum kariyer is guc vs. ama hala sevmem okulu.
Babam götürmüştü beni okula, öğretmenimle konuşurken öğretmen bana bakıp gülümsemişti. O gülümseyiş beni çok mutlu etmişti, hatırladım yine tebessüm etmeme sebep oldu.
Ağlayan kızlara sarılıp merak etme az kaldı kurtulucaz buradan diyordum. Ertesi gün birisi camdan atlayıp kaçmıştı. Artık nasıl bir etki yaratıyorsam amk.
Beni çocukluk sıffır sıffır sıffır. Yazarlar ne güzel hatırlayip yazmissınız. Ben ortasona kadar hiçbir anımı hatırlamıyorum. Çocuk ben nasıldım bilmiyorum. Nerde bu beyin nerde bu bilinçaltı ¿
kreş arkadaşımla aynı sınıfa düşmekten dolayı çok heyecanlı ve mutluydum.. o iri yarı ben minyon bir çocuktum.. sınıftan içeri girdiğimde hemen onun yanına oturmak için koştura koştura yer kapmıştım.. sonuç olarak ikimiz de yan yana en arka sıraya oturduk.. sonra öğretmen geldi tekrardan yer belirlemesi yaptı kısa olanları en öne uzun olanları en arkaya yerleştirecekti.. sen dedi en öne gel bakayım dedi bana, ben de gitmek istemedim baya da inat ettim bu konu da.. sonra öğretmen yanıma gelip kulağımdan çekerek ve bir de tokat atarak zorla en öne oturttu beni.. o günden beri gıcık kapmıştım ona.. sonra epey bir zaman sonra sevmeye başladım gerçi.. ama sonuç olarak mal bir karıydı.