Kim davet ettiyse o öder. Ya da herkes kendi yediğink içtiğini ödesin. Üniversitede Ezgi diye bir arkadaşım vardı bu şekilde karnını doyuruyordu kız. Okulun en abazanıyla bile buluştu. Yemeğini çikolatasını bedavaya getirmek için.
elbette her buluşmada erkek ödemeli, o kadar meme filan boşuna mı?
yalnız kusura bakma, o memeler pörsümeye başlayınca yağmurlu havada su yok. al paranla, iç. kabullenmesi çok zor oluyor yalnız benden söylemesi. bu şekilde kafayı yemiş pek çok orta yaş üstü kadın var etrafımda.
hele ki evlendikten sonra, offf. garsona "hocam ben şunları şunları içtim, onları ödeyeyim de gideyim" dedikten sonra bu kezbanların surat ifadesi, gençken ödediğim bütün hesaplara bedel.
ulan neyine güvendin de menüdeki en pahalı şeyi içiyorsun, bi de cebinde beş kuruşun yokken. aha bugün kalkmadı işte, kaldıramadın, istemiyorum, napıcan?
Ödemeye ilk kim yönelirse o öder. Gereksiz sen öde ben öde muhabbetine gerek yok. Bazen görüyorum kasada mal gibi yok ben ödeyeceğim yok yarı yarıya ödeyelim türevinden boş konuşmalarla arkadaki insanları bekletiyorsunuz. Saçma bir ısrar. Diğer kişi de kahveleri ısmarlar. Bu kadar basit.
Mümkünse erkeğin ödemesi daha uygun olur. Ondan sonraki buluşmalarda ortak ödenebilir veyahut yemeği erkek tatlıyı kadın kısmısı öder. Yapılabilir bir şeyler.
Erkek ödemeli dediğim durum. Normal şartlar alman usulü ödenmesinden yanayım, lakin ilk buluşmada jest amacıyla erkeğin ödemesini doğru bulmaktayım. Bunu da yazan bir erkek. Linçlemeyin dediğim durumdur. Birazcık nezaketten kimse ölmez ne de olsa.
Ben öderim, yani teklif ederim ama nasıl neticelenir bilemem. garsonun önünde hesap kavgası yapmaktan hiç hoşlanmam çünkü. Ayrıca hesap kısmı bu kadar önemli bir konu değil, siz buluşacağınız kişiyi bulun bence bunları düşüneceğinize.