bursa'nın çeşitli noktalarındaki reklam panolarında gördüğüm ilanlarıyla gönlümü fethetmiş festival. ilanlardan örnek vermek gerekirse:
- bazen bir film bıçaktan daha keskin olabilir.
- bazen bir film zeki müren gibi unutulmaz olaiblir.
- bazen bir film ipekten daha dokunaklı olabilir.
- bazen bir film iskender kadar baş döndürücü olabilir.
hedefim, zamanım yettiğince bütün filmleri izlemek. heyecanla bekliyoruz.
son izlediğim filmiyle* az önce sona eren festivaldir.
öncelikle filmlere değineyim.. birçok kategoride çok güzel filmler vardı; fakat teknik aksaklıklar / altyazı sorunu yüzünden bazı filmlerden pek haz alamadık. özellikle burç sineması'nda gösterilen filmlerin hemen hepsinde bir sorun çıktı. bazı filmlerde altyazı fazla alttaydı, ses cızırtılıydı, bazısında ses hiç gelmiyordu ve çoğu filmde jeneriği kestiler. hem ben ve benim gibi jeneriği sonuna kadar izleyenlere hem de film için o kadar emek vermiş insanlara saygısızlık edilmiş oldu.
bilet fiyatları gayet iyiydi.* tayyare'ye ne zaman gitsem en az 3 ünlü simayı görmem, yıllarını sinemaya vermiş isimlerle aynı çatı altında film izlemem de ayrı güzeldi.
ücretsiz sinema kurslarına değineyim. kim akıl etmişse iyi etmiş; zira üstüne para verilse alanında uzman bu kadar kişi bir araya toplanamazdı. kurslara katılma amacım daha iyi bir izleyici olabilmekti ve bunu da gerçekleştirdim. çok şey öğrendim; mesela bir film yapmanın ne kadar zor olduğunu..
katılımcılar arasında sinema'nın s'sinden anlamayan tiplerin olmasının yanı sıra; bu sanata tutkuyla bağlı olanların sayısı daha fazlaydı. ki bu da sevindirici bir durum.
dünyanın birçok yerinden gelmiş olan film ekibinden elemanların, filmlerden sonra söyleşi yapması da çok şık olmuştu kanımca. bir anekdot: unrelated filminden sonra, filmin başrol oyuncusu ve yönetmen yardımcısı söyleşi için tayyare'deydi. adamın biri soru sormak için mikrofonu eline aldı ve asla unutamayacağım o sözleri söyledi:
- vilkam!* böyle bir filmi türkiye'de de çekmek ister miydiniz?*
salondakiler yarılıyor tabii ama kadıncağız bozuntuya vermeyip, "ee, teşekkürler,, neden olmasın" diyor.
bu kısacık hafta da böyle geçmiş oldu; dolu dolu, her anında bir şeyler öğrenilen..
gelmesini sabırsızlıkla beklediğim, ancak uzun zamandır beklediğim filmlerin seyirciye hiç değer vermeyen rezalet bir gösterim anlayışıyla gösterildiği, bazı filmlerde seyircilerin 'nasıl olsa divx bu film bunu bile doğru dürüst oynatamıyorsunuz bari kopyalayıp verin de evde adamakıllı izleyelim' serzenişinde bulunduğu festival olmuştur.nitekim özellikle burç sineması'nda yaşanan teknik sorunlar seyircileri çileden çıkarmıştır.altyazının ya hiç olmaması ya da filmle uyumlu akmaması,ses düzeninde sık sık yaşanan aksaklıklar, film oynatıldıktan yarım saat sonra seste yaşanan ve teknik ekibin suçu olan bir hatayı protesto eden seyircilerin azarlanması ve hatanın düzeltilip yarım saattir oynamakta olan filmin başa sarma aymazlığının gösterilmesi, jeneriğin kesilmesi festivalin eksileri olmuştur.yine de zırva vizyon filmleri bombardımanına maruz kalan halkımızın bir hafta da olsa eli yüzü düzgün filmler görmesine vesile olmuştur, gelecek yıl daha iyi bir organizasyon yapılması hepimizin dileğidir.