bugün
- esma bint mervan13
- fenerbahçe11
- meral akşener17
- aziz yıldırım ve ali koç'un canlı yayına çıkması43
- dursun özbek'in aziz yıldırım'a verdiği ayar9
- erkek sünnetine 18 yaş sınırı getirilmesi23
- maca sekiz8
- erkek erkeği siker mi16
- tatvan belediyesinde rte'nin resminin indirilmesi33
- yazarların bira içme rekorları13
- tezgahtarlık yapan doktora mezunu32
- türkiye de ku klux klan benzeri yapılanmalar8
- savaştaki ülkelerden daha fazla enflasyon olması11
- aziz yıldırım12
- bir hafızın ateiste karşı müthiş açıklamaları9
- jose mourinho17
- anın görüntüsü17
- kürt milliyetçiliğinin çok komik olması16
- gideon reid morgan jj24
- zalbert ramstein10
- irem derici'nin erkek sevdası12
- akp nin iktidardan düştüğü gün13
- sözlükten hatun kaldırmak8
- ankarayı sel aldı27
- iskilipli atıf hoca8
- ali koç ve aziz yıldırım başkanlık seçimi8
- bik bik'in gece kapısına gidip serenat yapmak13
- giden gider9
- kemalist rejimin astığı hocalar8
- vallahi de kemal'in düşmanıyım10
- dünyanın en güzel kızıyla karşılaşmak10
- kıza iğne batıran türbanlı14
- kendini bir görsel ile anlat22
- uludağ sözlük köpek avlama timi18
- allah'ın bizi yobazlarla imtihan ettiği gerçeği8
- saraca silsüpüroğlu12
- hafta içi avm kafelerinde oturan menopoz karılar13
- kızılcık şerbeti 2 nci sezon finali11
- aktroll yazarları donuzlayıp umursamamak10
- evlendikten sonra çok daha iyisiyle karşılaşmak21
- xdearm10
- herkesle iyi geçinmek18
- sözlükte kendinize yakın hissettiğiniz kişiler10
- gizli samyelin moderatör olması10
- kuresel ikinma'nın sevgilisi19
- dünyanın en güzel kızını tarif et16
- icardi190522
- sekse doymuş erkek12
- dem parti'nin tc kürdistan da işgalci açıklaması9
- en ilginç bilgiler11
louis althusser'in, marx'ın yabancılaşma kavramının bilimsel olmadığı gibi iddialı tezleri içeren ve marksizme katkısının şüphesiz olduğu kitabıdır. ilk baskısı sol yayınları'ndan çıkmıştır.
(bkz: popüler kültür)
devlet sınıflı toplumların bir ürünüdür, onu var eden güçler üreticiler ile üretim araçları üzerinde mülkiyeti bulunanlar arasındaki çelişkidir. kapitalist toplum da ise bu çelişki sermaye ile emek arasındadır. bu çelişki devletin egemen güçleri olan burjuvaların yararında olmak zorundadır. çünkü sermaye ancak gücünü bu şekilde koruyabilir.
her ekonomik sistem toplumun ekonomik ilişkilerini belirler, be belirleme ise sistemin var olan ideolojisini ortaya çıkarır. tüm toplumlarda bu egemen sınıfın ideolojisidir. çünkü üstyapıyı belirleyen altyapı(ki bu ekonomik ilişkilerdir) egemen sınıfların kontrolündedir. kapitalist çağda devlet aygıtını kontrol eden sermaye kendi ideolojisi olan idealizmi yaşamın her alanına uygulayarak devleti kontrol eder. işte bu durum emeğini satan işçiler arasında bilinçsizleşmeye yol açar. sermaye sınıfının bilincinin zorla toplumun tüm sınıflarına entegre etmek burjuvazinin yararınadır. egemen güçler bu yolla sistemin devamlılığını sağladığı gibi üretimin de istikrarını sağlar.
çağımız bilindiği gibi emperyalizm çağı. bu çağda tekelleşen sermaye dünyaya hükmetmek zorundadır. fakat sınıfsal çelişkileri artan sisteme bir de ulusal çelişkiler eklenmiştir. emperyalist çıkarların yol açtığı savaşlar, ulusal hareketler gibi durumlar sermayenin zararına olmuştur. kappitalizm gücünden düşmüştür. işte bu nedenle 2.emperyalist paylaşım savaşından sonra ilk zamanlarındaki hatalarından vazgeçmeye başlamıştır burjuvazi. işçilerin yaşam standartlarını yükselterek onların sınıf bilinçlerini etkilemiş, tüketimin yararlı bir şey olduğunu pohpohlamıştır. işte burada günümüz sermayesinin en büyük ideolojik aygıtı yani üstyapıyı kuran mekanizması ortaya çıkıyor; medya ve propaganda.
medyanın gücünü arkasına alan sermaye öyle bir propagandaya başlamıştır ki; tarihin sonu geldiği iddiaları ile ideolojik olarak sınıfların üstüne gitmiştir. durum ise şimdilik vahimdir. işçi sınıfının bilinci tamamen bulandırılmış ve uluslarası arenada yakında yok olacak bir sınıf olarak bahsetmeye başlamıştır. işte bu ideolojik saldırı devletin ideolojik aygıtlarının bir ürünüdür.
ideolojik aygıtlar ideolojik baskı unsurlarını meşrulaştıran kavramlardır. ordu, poils gibi meşru baskı araçaları kitlelerin üstüne bir balyoz gibi inerken, ideolojik aygıtlar olan medya, aile bunun iyi bir şey olduğunu kitlelere aşılar. fakat bunların işlemediği durumlarda ise ideolojik imdat çekiçleri yardıma girer. sermayenin krize düştüğü anda yarattığı kaos pek çok zaman faşizme dönüşmüştür. fakat o başka bir konudur.
her ekonomik sistem toplumun ekonomik ilişkilerini belirler, be belirleme ise sistemin var olan ideolojisini ortaya çıkarır. tüm toplumlarda bu egemen sınıfın ideolojisidir. çünkü üstyapıyı belirleyen altyapı(ki bu ekonomik ilişkilerdir) egemen sınıfların kontrolündedir. kapitalist çağda devlet aygıtını kontrol eden sermaye kendi ideolojisi olan idealizmi yaşamın her alanına uygulayarak devleti kontrol eder. işte bu durum emeğini satan işçiler arasında bilinçsizleşmeye yol açar. sermaye sınıfının bilincinin zorla toplumun tüm sınıflarına entegre etmek burjuvazinin yararınadır. egemen güçler bu yolla sistemin devamlılığını sağladığı gibi üretimin de istikrarını sağlar.
çağımız bilindiği gibi emperyalizm çağı. bu çağda tekelleşen sermaye dünyaya hükmetmek zorundadır. fakat sınıfsal çelişkileri artan sisteme bir de ulusal çelişkiler eklenmiştir. emperyalist çıkarların yol açtığı savaşlar, ulusal hareketler gibi durumlar sermayenin zararına olmuştur. kappitalizm gücünden düşmüştür. işte bu nedenle 2.emperyalist paylaşım savaşından sonra ilk zamanlarındaki hatalarından vazgeçmeye başlamıştır burjuvazi. işçilerin yaşam standartlarını yükselterek onların sınıf bilinçlerini etkilemiş, tüketimin yararlı bir şey olduğunu pohpohlamıştır. işte burada günümüz sermayesinin en büyük ideolojik aygıtı yani üstyapıyı kuran mekanizması ortaya çıkıyor; medya ve propaganda.
medyanın gücünü arkasına alan sermaye öyle bir propagandaya başlamıştır ki; tarihin sonu geldiği iddiaları ile ideolojik olarak sınıfların üstüne gitmiştir. durum ise şimdilik vahimdir. işçi sınıfının bilinci tamamen bulandırılmış ve uluslarası arenada yakında yok olacak bir sınıf olarak bahsetmeye başlamıştır. işte bu ideolojik saldırı devletin ideolojik aygıtlarının bir ürünüdür.
ideolojik aygıtlar ideolojik baskı unsurlarını meşrulaştıran kavramlardır. ordu, poils gibi meşru baskı araçaları kitlelerin üstüne bir balyoz gibi inerken, ideolojik aygıtlar olan medya, aile bunun iyi bir şey olduğunu kitlelere aşılar. fakat bunların işlemediği durumlarda ise ideolojik imdat çekiçleri yardıma girer. sermayenin krize düştüğü anda yarattığı kaos pek çok zaman faşizme dönüşmüştür. fakat o başka bir konudur.
(bkz: devletin baskı aygıtları)
sinifli toplumun araci olan devletin hakim sistemi ve kendisini yeniden uretmek icin kullandigi aygitlari anlatan kitap. ayrica ithaki yayinlarindan cikan basimin baslangicinda bir nevi das kapitali okuma klavuzu diyebilecegimiz bir bolumde bulunmaktadir. *
althusserin devletin baskı aygıtı dediği polis ve askeriyeden ayırdığı devlet aygıtı.althusser bu deyimi kurum kavramına yakın bir anlamda kullanıyor.bu dia lar insanların düşünce ve davranışlarını biçimlendirmektedir. kendi deyimi ile ideoloji yi insanların vicdanına yerleştiren devlet aygıtı devletin ideolojik aygıtıdır. bunlar için önemli nokta, bunların kendi aralarında çelişik olabilmeleri ve bunun da hakim ideolojiyi yıkmak için olanak sağladığı dır. örneğin okul, aile, meslek örgütleri,...vb. althussere göre günümüzde egemen dia okuldur çünkü başka hiç bir dia çocuklara haftanın 5 günü günde 8 saat sürekli propaganda yapacak durumda değildir.
güncel Önemli Başlıklar