olum işsiz diyen anneye başbakanımız " senin oğlunda işsiz olsun be ne olcak" diyerek olayı açıklığa kavuşturmuştur. abdullah gül 'ün 17 yaşındaki oğlunun bile şirketi var ; ben 17 yaşındayken basketbol oynar , ateri salonlarına giderdim.bende bir sorun var herhalde ; anneler ne evlatlar doğuruyor.Benimde böle çocuklarım olsa bende derim herkese 3 çocuk diye...
bunlarda age of empires oynuyorlar aslında sadece sevdikleri adamları çıkarıyorlar.
üniversite sınavının amacını, dünyanın düzenini anlayamamış ( aslında anlamış ama anlamamış gibi yapan) insanların karşı çıkabileceği önermedir.
tek taraflı bakmamak gerekir bazen. üniversiteden mezun olduğu gibi iş bulmak isteyen, en kral üniversiteyi bitirir, işinide bulur, aslanlar gibi de yapar. ama sadece istemekle bitmiyor işte. ayrıca çok iyi bir üniversiteyi bitirseniz de sizden daha iyisini yapan kazanacaktır. sizden daha iyi olmayabilir ama sizden tecrübelidir yine o kazanacaktır. evde oturup başvuru sonucu beklemekle kusura bakmayın bir bok olmaz.
Lütfen okuyun --
ayrıca bazı yazar arkadaşlarımızın istediği ( isteyebileceği) gibi olduğunu varsayalım ve devletin üniversitesini okuyan herkese iş bulduğunu, yönlendirmeleri doğru yaptığını her bölümden gerektiği kadar açıldığını düşünelim. biz genç nüfuslu bir ülkeyiz. devlet ne yaparsa yapsın ihtiyaç belli bir sayıda kalacak ve yine birileri burger king, pizza pizza gibi yerlerde çalışacak, güvenlik görevlisi ya da fabrika işçisi olacak. bu kaçınılmaz bir durum. devletin başına kim geçerse geçsin bu böyle ve böyle olmaya da devam edecek çünkü sistem bu düzen bu. sistemi savunuyor muyum ? hayır şuanki hükumetten memnun muyum? hayır ancak bazı şeyleri görmezden gelmek kimseye fayda sağlamaz.--
okuyanlara teşekkürü borç bilirim.
kastedilen işsizliği yanlış anlayan bünyelerin yanlış söylemi. yahu arkadaş kastedilen coğrafya öğretmenliği mezunu sayısı her yıl ortalama 1.000 iken ihtiyaç sayısının 50-60 öğretmen civarında kalmasıdır. sana göre o arada kalan ve bir şekilde yerleştirilmemesi gereken kişi güvenlik elemanı olmalıdır. 1 milyar için allah razı olsun demelidir. iş beğenmemezlik yapma lüksü yoktur. o insan değildir.
(burayı dikkatle okuyunuz) -- ulan öküz, çeşitli alanlarda tabiki bir çok iş sahası var ve iş sahibi olunabilir. önemli olan senin 5 yıl sonraki coğrafya öğretmeni ihtiyacını iyi saptayarak o kadar kişiyi ilgili bölüme almandır. asıl başarı budur mal kardeşim. ihtiyaç kadar politikasını gütmek ve sırf oy için sayısız üniversite ve bölüm açmamaktır. --
bir de iş beğenmiyor insanlar demez mi?! lan mal, pardon yani öküz, insanlar okudukları alana paralel iş bulamadığından şikayetçi! yoksa herkes biliyor alın teri ile ekmek nasıl kazanılır. nohut pilav nasıl satılır. karaborsa maç bileti nasıl satılır. ben senin gibi bir zihniyet yüzünden bitirdiğim bölüm olan tercümanlık değil güvenlik alanında hava alanında çalışmaktayım.
Ah ulen, çıkıp demezsiniz, ihtiyacı kadar insan gençken doğru mesleğe ve sevdiği işlere yönlendirilmeli, kimsenin zorluk yaşamaması ve sevmediği işi yapmaması için gayret sarfedilmelidir diye. ancak böyle vıdı vıdı ötersiniz. adam sadece öğretmenlik mesleğinde mutlu oluyor ve o bölümü hakkını vererek bitirmiş ise sen o adamı öğretmen yapmak zorundasın. afedersin ama sike sike öğretmen yapmak zorundasın.
hoşumuza gitse de gitmese de gerçek olan önermedir.
çevremde tanıdıklarını araya sokmadan, mezun olduktan 3 4 ay sonra iş bulan insanlar var.
herkes kendisi için en iyisini istiyor, istemeli de ancak bir yerden başlayacaksın. kötüsünden başlayacaksın ki iyisine varabilesin. gökten düşmeye gücün yoksa yükselmeye yerden başlaman lazım.
insanların sigortasız çalışmak zorunda kaldığını, asgari ücretle alakası olmayan rakamlara çalışma zorunluluğunu hiçe sayarsak doğru tespittir. evet çoğu insan çalışıyor sigortasız, sefil bir halde, sırf evlerine üç kuruş girsin ekmek girsin diye dikkat edin yemek değil ekmek alabilsinler diye ve bizim güzel iktidarımız çok sosyal bir iktidar sosyal güvenlik reformu dendi sigortasız işçi sayısı arttı, asgari ücretbu oldu dendi kimse alamaz oldu.
kesinlikle dogru bir tespittir.işsizlik yoktur iş coktur fakat bazı orospu cocugu patronların ince eleyip sık dokuması sonucunda işe alımlar kısıtlıdır. her isteyen işe alınmamaktadır.hepiniz orospu cocuğusunuz patron bozuntuları.
yüz yıl öncesinin ve şu an en azılı liberaller tarafından dahi reddedilen klasik yaklaşımı ısıtıp ısıtıp yeni bir şeymiş gibi sunma gerçekliğidir. şaka gibi.
şu bir gerçek ki ülkedeki işsizlik oranı %13 tür. teoride tam istihdam ülkedeki işsizlik oranının %5 olmasıdır ki bu dilim içinde iş beğenmeyenler, sektörlerdeki yapısal değişimler nedeniyle işsiz kalanlar ya da teknolojik gelişmeler nedeniyle işsiz kalanlar yer alır. bu dilim çıkarırsak işsizlik oranı hala %8 dir. bununla birlikte işçilerin ya da işsizlerin kalifiye elemanlar olmadıkları doğrudur. ancak bu eğitim sistemimizle alakalı bir konudur. iyi bir işte çalışmak için üniversiteden sonra da insanların fedakarlıklar yaparak kendilerini bir konuda uzmanlaştırmaları gerektiğini düşünmekteyim.
işsizlik yalan değil, rakamlar doğruyu söylüyor ancak ortada birkaç konu var tartışılan. başlık sahibi özel sektörde bir patron yalakası ise onun işsizliğin ve parasızlığın ne demek olduğu hakkında bir fikri yoktur, şaşılacak bir şey değil. asıl mesele bunun olacağını yıllar önceden görmeden yanlış tercihlerde ısrar etmemiz. bakın ben de işsizlik sorunu çekmeden kpss ile, okulu bitirir bitirmez iş hayatına atılanlardanım ama gerek tekel işçileri, gerekse özel sektörde yapılan haksızlıklar hakkında az çok fikir sahibiyim.
1. ihtisas alanlarının kısıtlı olması: ihtiyaç olan iş kollarına yetiştirilecek bölümlerin kurulmaması. bunun yerine kuyumculuk gibi bölümler açmaları. ulan zaten parası olanın yapacağı iştir kuyumculuk, sen o diplomayı verince bu adam parasız olduktan sonra yine işsiz kalacak bari üniversiteye 30-40 bin lira harcatma bari cebinden.
2. belli bölümlere yığılma: türkiye'de yaklaşık 20 teknik eğitim fakültesi her yıl binlerce mezun verirken bu bölüm aracılığıyla teknik öğretmen olanların sayısı 100 civarında. bunun az çok önü alınacak gibi, yakın zamanda uygulamalı mühendisler, yani gerçek mühendisler göreceğiz sahalarda.
3. iyi okulların mezunlarının iş yeri beğenmeme sorunu: aynı işyerinden arkadaşım buraya makine kimya'dan gelme makineci. orada kendi geleceğini göremediği ve 2000 liradan biraz fazla neti olduğu için orayı bırakıp buraya geldi. burada aldığı para ondan 500 fazla ve kendi dalı açısından daha az gelişime elverişli. bu durumda bu arkadaş buraya parası için geldi, kariyeri için değil.
4. kendi mesleğini yapmama: türkiye'de öğrenciler sevdikleri mesleğin hangisi olduğuna üniversitelerde karar veriyorlar. bu çok yanlış. bodozlama bir meslek tercihi kaybolan yıllarla beraber bir o kadar işsizlik ve maduriyete neden oluyor.
not 1: boğaziçi mezunlarının yüzde 12 kadarı kendi işini yapıyor, bu durumda başka iş alanlarına yönelenleri de çıkarsak geri kalanlar kendilerine uygun vahyin gelmesini bekliyor olabilirler.
not 2: bu sene kamuya 30000 kadar yeni personel alınacak, hiç kimse kaç tekel işçisi var diye sordu mu? neden onları da bir şekilde kadrolara dağıtmıyorlar? hükümet hep haddinden fazla adam alıp kadroları şişireceğine yeni iş kollarına teşebbüs etseydi ve bu sistemi başlatanlar insanları böyle rahata alıştırmasaydı işsizler işte o zaman aptal olurlardı. bence vatandaşına işini bulmak devletin sorumluluğudur. aksi halde okulları kapatalım, en azından piyasa durulsun derim ben. ciddi ciddi yapalım böyle bir şey, insanları boş yere okullarda harcamayalım.
akp ile varolan rekor işsizliği örtmek isteyen mal bir zihniyetten fışkırması muhtemel sözdür.
bu tipler genelde geceliği 7600 euroya tatil yapanları yalarlar, gemicikleri yutarlar.
veya tekel işçilerini hor görürler, haksızsınız deyip ezmek isterler; hakaret edip, ölün derler.
yani akp'nin elit, karnı tok ve sırtı pek özde değil sözde müslüman tespitleridir.
çevremde iş arayıp da bulamayan bu kadar insana mı inanayım okuduklarıma mı?
erdoğan efendi bile "işsiz" sözcüğünü anarak kabullenmiştir. eğer orantısız büyüme vardır diyorsanız iktidarı korumak istiyorsanız erdoğan efendi değil mi 3 çocuk yapın diyen.
amerika da işsizlik oranı yüzde 10 u buldu diye obama nın götünü sikiyorlar.
bizim ülkede yüzde 20 civarı, ayrıca her 4 üniversiteliden sadece biri iş bulabiliyor.
bu haldeyken oturmuş bunun yalanlığından bahsediyoruz.
özel boeing 747 jetin jakuzisinde 15.000 mt. irtifada eva mendes le "sex in the jet" yapdığımın koca bir palavra olduğu gerçekliğine eşdeğer bir gerçekliktir.
odtü endüstri mühendisliği mezunu, xpress, gams, word, excel, access, arena, powerpoint, autocad, ingilizce, almanca bilen arkadaşım -ki kendisi aylak da değil, gayet 4 senede bitirmiş kafası çalışan biridir- 1 yıldır iş bulamıyor ulan!!! en son havelsana gişe görevlisi olarak başvurdu, yine kabul almadı. işsizlik yoksa, bu olayın açıklamasını istiyorum abi. çünkü benim aklım almıyor.
akp savunması amacıyla söylenmişse eğer kraldan çok kralcılığın en nadide örneğidir, çünkü bizzat başbakan "bu ülkede o maaşa çalışacak milyonlarca işsiz var" demiştir.
evet doğru kocaman bir yalan. şöyle bir sorun var.bazen kaliteli bir iş var o kaliteye sahip olan nitelikli eleman yok.bazen de okumuş adam var ama ya maaşı beğenmiyor ya şartlar onu kasıyor fln aslında iş var.ben bunu düşünüyorum en azından arayana ve gerçekten çalışmak zorunda olanlara.
