bugün

Huzur izlanda değil miydi o amk diye düşündüren dinsizlik.
Dinine inanıp huzuru aramamış kişi söylemi..
Huzur vicdanda.
gerçekten öyle mi, yoksa cehalet içinde kendini mi kandırıyorsun: https://youtu.be/QVy5qkSBsCI
Huzurun hiçbirşey düşünmemekte olduğunu söylemekle aynıdır.
bu dünya işin yalan olan kısmıydı, huzur içinde yaşarsın ama huzur içinde ölebilmek de var. ilerisi de artık tokmaklamacalar falan.
Bir yaratıcının varlığına inanıyorsun tamam ama ya o üstün varlık bizimle irtibata geçmiş bizimle konuşmuş ise? Bu mesajın muhatabı kesinlikle sen değil misin.

Aklında şu sorunun oluştuğunu görebiliyorum. Tamam da ben mesajın ondan geldiğine nasıl emin olabilirim?

Peki ya mesajın kemdisinden geldiğinden emin olman için açık seçik işaretler koydu ise?

işte burada kuran devreye giriyor. Evet yaratıcının mesajı olduğunu yüzlerce bilimsel gerçekle kanıtlıyor.

Geldiği m.ö. 600lü yıllarda bilim henüz gelişmemiş yada mevcut bilimsel bilgiler hatalı iken kuranda teknik cihazlarla binlerce yıllık bilgi birikimiyle ulaşılan bilgilerin kuranda öylece cümle aralarında bulunması, onun Allah katından olduğunun delilidir.

Peygamberimize mucize göster diyenlere o demiş ki "benim en büyük mucizem kurandır". öyle bir mucize ki 1400 yıl sonra ben bile gözlerimle ve aklımla şahit olabiliyorum.

Daha yüzlercesi olmakla birlikte, türlü türlü kitaplar da olmakla birlikte bu gerçekle tanışman için bir site örneği yazıyorum. Açık yüreklilikle objektif olarak araştırmak "zorundasın"
http://www.mucizeler.com
Eğer samimi isen ahzab suresinde peygamberin kimlerle cinsel münasebet kurabileceğinin ayetini buraya tam olarak yazarsın. Yapacağın şey basit. O ayetin diyanet işleri mealini tam haliyle buraya yazacaksın.

Dipnot:bende samimi sanarak entry giriyorum. Ne kadar da safım.
Müslümanken mutlu olmamanın din ile alakası olduğunu düşünmüyorum. Mutsuz olmanın sebebi o dönemde içinde bulunduğun şartlar ve ruh hâlidir bence. inanç konusu hassas ve biraz da kişinin içsel dünyasıyla algılayıp yorumlayabileceği soyut bi konu. islamiyeti anlayıp hayatına uygulamak konusu kişinin idrak ve inancının gücüne bağlı. Yani biraz nasip meselesi.
Ben sana diyorum ki Allahtan geldiğini iddia eden m.s.600 yılında yazılmış bir kitap var. Ve içinde ana fikri yaratıcıya kulluk, ölümden sonraki yaşam ve bu dünyada fakirlere yardım, anne babaya iyilik, insanlara iyilik, iyilik yapmada yarış, yalan söylememek, eşini aldatmamak, hak yememek, cinayet işlememek, kibirlenmemek olan bu kitabın cümle aralarına serpiştirilmiş olarak, DNA, Bing bang, big crunch, zamanın izafiliği, ayın ışığı ile yıldızların ışığı arasındaki fark, deniz altına inildikçe belli mesafeler ardınca düzenli azalan ölçülebilir karanlık farkı, yerin 7 katmandan oluştuğu, göğün 7 katmadan oluştuğu, ayın koruyucu özelliği, atmosferin koruyucu özelliği, fotosentez, arı, arının kromozom sayısı, insanın kromozom sayısı, yörüngeler, güneşin bir yörüngesinib olduğu, demirin dünyaya ait bir metal olmayıp dünyaya yağdığı gerçeği, halley kuyruklu yıldızı(1950lerde verilen adı bile kuranda geçiyor), karaların ve denizlerin birebir birbirine oranı, dünyanın geoid oluşu, mikrop, atom, birçok elementin özgül ağırlıkları atom numaraları, ay ve dünya arasındaki yaklaşık ç mesafe, güneşin helyum ve hidrojenden oluşuyor oluşu birbirine oranlarıyla, meteorlar, vb. daha aklıma gelmeyen yüzlerce şey. Şimdi tüm bunlar nasıl es geçilip insan yaşamı ile ilgili Allahın koyduğu bir kural sana ters geldi diye islam gerçek değildir denebilir mi?
Ayet açık. Peygamberimizin vr müslümanların nikahlanabileceği kişileri anlatıyor. Peygamberimizse birçok kişi ile evlenmiştir. Evlendiklerinden sadece iki üç tanesini biz biliyor iken o kendisine edilen her evlilik teklifini kabul etmiş himayesi altına almış ve onlarla aynı evi bile paylaşmamıştır. Evlendiği kişiler de yaşlı, dul kadınlar ve müslümanlığa geçecek kabilelerin peygamberimiz ile akrabalık bağı kurmak istedikleri için teklif ettikleridir. Birlikte bile yaşamamıştır. Sadece eşi olark himayesi altına almıştır. O bir insandır ve o dönemde işler 2018deki gibi işlemiyordu. Dünya köylerden oluşan polisin jandarmanın hukukun olmadığı ilkel bir yerdi. Keşke ayeti dikkatlice okuyup üzerinde düşünme zahmetinde bulunsaydın ve farklı fikirlerin hepsini araştırsaydın.
Huzur dediğimiz şey tam olarak nedir bilmiyorum. Eğer insanın tam ve süresiz olarak durumdan memnun olması ise bunun teorik olarak bile mümkün olduğuna emin değilim.
Bu algıda seçicilik sadece kurana mı has. Neden başka herhangi bir kaynakta zerre bu tip şeye rastlanamazken aradan geçen 1400 yılda yüzlerce bilgiden bir tanesi bile yanlış değilken yüzlercesi doğru olan şey var. Ve ben anlayamıyorum. Yeni bilimsel bilginin orada olduğunu farketmek çarpıcı birşey değil mi? Sen bundan algıda seçicilik sonucunu mu çıkarıyorsun. Ve ahzab suresi ayetinde söylediğin hiçbirşey yok. Helal kılmak demek nijahlanmak demek. islamda nikahsız ilişki haram biliyosun. Peygamberin kiminle yatacağı yazıyor demen doğruyu arayıp bulamamış birinin sözleri mi sence?
Sana kolaylık olsun diye eklemesi sana resmen cevap niteliğinde. Evlilik gibi önemli bir konuda Allah kuralları belirlemeseydi Allahın peygamberine insanlar gelip gelip danışmayacaklar mıydı evlilik ile ilgili bir ton soruyu.

Sen samimi değilsin. Kuranda dünya hayatına ait tüm kurallar Allah tarafından belirlenmiş olarak vardır. Kur'an aynı zamanda insanın anayasa kitabıdır. Orada tabi ki Allahın emrettiği şekilde kurallar olacak. Allahın hakkında bir emirde bulunmadığı şey din dışı bir konudur ve insanın tercihine kalmıştır. Allahın kural koyması beni rahatsız etmezken seni nasıl rahatsız ediyor. 10 yaşındayken siyer bitiriyormuş. Pehh.
Ateşle oynuyorsun farkında değilsin. Allah sana kuranı asla reddemeyeceğin şekilde sundu ama sen başka hislerin peşinde giderek dünyaki medeni kanun ile ilgili hemde dünyada sadece 2018 yılı yaşanmadığı; ilkçağ, ortaçağ, yaşandığı gerçekleri de ortada dururken, Allahın evlilik ile ilgili bir emrini beğenmeyerek elinin tersi ile herşeyi ittin ve bir de insanları bu yoldan çevirmeye çalışıyorsun. Haksızlık yapıyorsun.
Yeni mi anladınız bunu..
Her defasında kendimi art niyetli yalancı birine cevaplar yazarken buluyorum. Bu aslında tam olarak bir tartışma değil. Esas hedefim de soruyu sorandan çok, samimi olarak doğruyu arayan kişilere peşin hükümlü olmamaları herşeyin cevabının olduğu, kuranın Allah katından olduğunun ise açık seçik deney ve gözlemle kanıtlanabilir delilleri olduğu bilgisini hatırlatmaktı.
Katıldığım önerme.
huzur haktadır.
ananın, babanın, eşinin sevgilinin, arkadaşının ,müşterininin patronunun, kurdun, kuşun, vücudunun hakkını verceksin ve haklarını alacaksın
Huzur dinsizlikte değil. Bunları genelde ergen dinsizler öne sürer, bilinçli dinsizler böyle bir iddaa atmazlar ortaya.

Ben, dinsiz olarak ve Müslüman olarak yaşadığım yılları kıyaslarsam, dinsiz olunca mutlu olacak bir dayanağın olmuyor. Çünkü yok olacağını, çürüyüp gideceğini, her şeyin aslında bomboş olduğunu biliyorsun. Hayat bomboş geliyor insana. Kısa bir süre sonra yok olacaksın zira. Ama dinliler için durum öyle değil. Onlar, cennete ve sonsuz hayata inanıyor. Bu Dünya'da tüm kötülüklerin bir yaratıcı tarafından cezasının verileceğini düşünüyor. Bundan büyük mutluluk olamaz ama işte mesele buna gerçekten inanabilmek de. Herkes inanamıyor malesef.

Not: dinsizler derken deistleri ayrı tutuyorum. Onlar dinsiz olsada bir tanrıya inanıyor. Dinlilerden, mutluluk olarak farkları olmaz.
Cuma namazında size de dua edeceğim kardeş. Hidayet nasip işidir zira, biz ne kadar anlatsak ne anlatsak kafi değil. Allah hepimizi ıslah etsin.
ilginç bir yazar tespiti. eğer sen burda iddia edip yırtındığın gibi gerçekten huzurlu olsan millete ve dine kuduz köpek gibi saldırmaz, fikirlerini zeka çerçevesinde savunur kimseyle yüz göz olmazdın. kendini kandırıyosun, sana fena halde giren çıkan bişey olduğu belli, onun acısıyla çırpınır vaziyettesin. dışardan ne kadar komik ve zavallı göründüğünü bi bilsen.
şükürler olsun ki : D neye kime şükrediyorsun gizli müslüman.
sıçıp tüy dikilmesi gereken tespit. evet.
Düz mantıkla düşünseniz bunu söylemezsiniz. Sen cennet ve cehennemin varlığına inanıyorsun, ölümden sonrası senin için birşey ifade ediyor. Düşünsene sen en sevdiğin kişi öldükten sonra "cennettedir, eninde sonunda iyi bir yere gidecek" diyorsun. O adam için en sevdiği kişi öldükten sonra sadece toprak olacak.