https://galeri.uludagsozluk.com/r/936788/+
25 gündür sokağa çıkamayan insanlar, cenazelerini nasıl 3 gün içinde alacakmış? Buna dair de bir yönetmeliğiniz, yasanız var mı? Yoktur. Peki katledip 7 gün sokakta bıraktığınız Taybet Ana'nın cansız bedenine dair var mı? O hiç yoktur.
Şike davasında bir kez daha onaylanmış sözdür. Fb şike yaptı demiyorum.lakin beraat kararı tamamen siyasidir. Cemaat ve akp hala beraber olsalardı aziz yıldırım şuan içerideydi.
Gerçekliği bugün bir kez daha ispatlanan önerme.
Gücü elinde tutanlar hukuku ve yargıyı ederini vermek suretiyle istedikleri pozisyonda becerebilirler.
hukuk başlı başına fahişedir. bilmem kaç kişinin tecavüz ettiği kızı suçlu bulan bir sistemdir bu koduğumun sistemi. nereye çekersen oraya uzar, götü başı ayrı oynar.
ilişikteki haberle birlikte tasdiklenmiş durumdur.
Alper Birdal skandalı yazdı: Erkan Baş'ın 'hırsız' listesinde ne işi var?
Hikayeyi burada kesersek, ne var bunda şaşıracak, o kişi hırsız olamaz mı diyebilirsiniz. Zaten gencin esas şaşkınlığı da bundan O kişi hırsız olamaz, olmadığını biliyor.
Alper Birdal - soL
Hırsız
Hafta sonu Delikanlı, kuzeniyle birlikte maça gidiyor. Yanlarında kuzeninin bir arkadaşı da var. Hep birlikte maçı izliyorlar. Takımlarının kazanmasına seviniyor, çıkıyorlar.
Birkaç gün sonra aynı gencin telefonu çalınıyor. Polise gidiyor. Karakolda, daha önce benzer suçlardan sabıkalı kişilerin fotoğraflarını gösteriyor polis. Genç, fotoğraflardan birini görünce donakalıyor. Gördüğü kişi, birkaç gün önce birlikte maç izledikleri kuzeninin arkadaşı
Hikayeyi burada kesersek, ne var bunda şaşıracak, o kişi hırsız olamaz mı diyebilirsiniz. Zaten gencin esas şaşkınlığı da bundan O kişi hırsız olamaz, olmadığını biliyor. Polisin o kişinin fotoğrafını sabıkalı hırsızların arasına koymaya cüret etmesine şaşırıyor. Zira o kişinin hırsız olmadığını bütün Türkiye biliyor.
O kişi Erkan Baş.
Evet, bildiğimiz, tanıdığımız Erkan Baş. Türkiye Komünist Partisi yöneticisi, Türkiye devrimci hareketinin yüz akı, cesur önderlerinden Erkan Baş...
Telefonu çalınan delikanlı, bir fırsatını bulup Erkanın kendisine gösterilen fotoğraflarını görüntülemeyi başarıyor. Bunlar, Haziran Direnişinin 45inci gününde istiklal Caddesinde yapılan gözaltıdan sonra Vatan Emniyette çekilen fotoğraflar. Hatırlayacaksınız; 8 Temmuzda Valiliğin halkla dalga geçercesine Gezi Parkını bir açıp bir kapadığı sırada gözaltına alınanlardan biriydi Erkan Baş da Vatana götürüldüler, zorla fotoğrafları çekildi. Sonra o fotoğraflar, Emniyetin sabıkalı hırsız listesine giriverdi!
Gözaltına alınanlar arasında Taksim Dayanışmasından Mücella Yapıcı da vardı. Belki Mücella Hanımın gözaltında zorla çekilen fotoğrafları da şimdi yankesiciler listesinde dolaşıyordur, kim bilir
Dün basına yansıdı. Ankara Adliyesinde savcılar, Emniyet müdürleri vesaire, önceki gün gizli bir Gezi zirvesi yapmış. Öyle baretle, deniz gözlüğüyle insanları gözaltına almayın denilmiş polise. Somut kanıtlar istenmiş ve bunun için MOBESE çekimleri, fotoğraf gibi araçlara önem verilmesi istenmiş.
Önceki gün Ankarada bu toplantının yapıldığı saatlerde yüzlerce sivil polis Kadıköyün merkezinde önüne gelenin çantasını karıştırıp, deniz gözlüğü ve maske bulduğu herkesi gözaltına alıyordu. Polis, Salı gününden beri Kadıköyü fiilen abluka altına alarak, gövde gösterisi yapıyor, ben buradayım mesajı veriyor. Antakyada, Armutluda aynı; Tuzluçayırda aynı
Devlet, açıkça hedef seçtiği mekanlarda terör estirerek hakimiyet kurma stratejisiyle hareket ediyor. Polisin ipinden boşalması, bu stratejinin bir parçası Gizli zirvenin somut delil getirin talimatı olsa olsa bu kadar da abartmayın ayarıdır başka bir ifadeyle.
Herkesin tanıdığı, bildiği, güvendiği insanların fotoğraflarının sabıkalı hırsızlar arasında dolaştırılması da aynı stratejinin bir unsuru. Haziran Direnişiyle birbirine kenetlenen, on yıllardır görmediğimiz türde bir dayanışmacılık örneği sergileyen, birbirine güvenmeye başlayan insanların kafasına acaba sorularının serpilmesi, güvensizliğin ve korkunun yeniden egemen kılınması AKPnin stratejisi buna dayanıyor.
Bu stratejinin mimarı, başından beri büyük oyun, milletimiz bunu yutmuyor gibi sözler eden Erdoğandır. Büyük oyun diyor, sakın ola birbirinize güvenmeye kalkmayın mesajı veriyorlar. Milletimiz yutmuyor diyor, bak senin o çok güvendiğin kişi belki de bir hırsız diye yumurtluyorlar.
Hırsızlar, halk direnişinin meşruiyetini bu şekilde çalabileceklerini, halkı bu şekilde bozguna uğratabileceklerini varsayıyorlar. Yanılıyorlar. Hem de çok