dr wilson bacağı ağrıyan house'a bacağına mr çekmesini söyler ve gün gelir çatar wilson house'un mr'ını çekecekken
wilson: house, tanrı konuşuyor.
house: bak, şu an da biraz meşgulüm, bir şey sırasında konuşmamam gerekiyor. perşembe günü vaktin var mı?
wilson: bir bakayım. olmaz bir salgın çıkarmam gerekiyor. cuma'ya ne dersin ?
house: camerondan izin almak zorundasın
wilson: kahretsin, cameron her zaman 'neden kötü şeylerin olduğunu' bilmek istiyor. ama bu sefer ona verecek yeni cevaplarım var.
o sırada cuddy içeri girer..
cuddy: house!
house: çabuk ol tanrı şeytani cadıyı öldür!!!
aşırı yükleme yapınca beyinde embesilleşme etkisi yapan dizi. depresyona sokabilir, halinize bakıp şükrederseniz aşırı neşelenme de sağlayabilir. türk milleti ilkine daha yatkın. ameliyat sahneleri herkese uygun olmayabilir. konuya dair bilgisi veya merakı olanlar için baya yardımcı olmasının yanında, -bölümleri üst üste izleyenler için söylüyorum- kişilik yapınızı ve duygusal yönünüzü de harekete geçiriyor. hastalarla ilgili bi işiniz varsa karar verme mekanizmalarınızı gözden geçirebilirsiniz. elbette burası amerika değil, ama farklı bakış açıları her zaman işe yarar.
doktor house dizi olarak farklı bir dizidir gerek hastane dizilerinden - her ne kadar birbirine benzer vakaların tekrarı her hastane filminde rastlanan bir durum olsa dahi- gerek diğer tüm dizilerden. şöyleki; her dizide sevdiğimiz ya da sevmediğimiz karakterler mevcuttur ancak bu dizi sözkonusu olduğunda dr. house'un salt çok sevilen ya da nefret edilen bir karakter olabileceğini düşünemiyorum. doktor değilseniz hasta veya hasta yakınıyla özdeşleşip baktığınızda bu ukala adamı yadırgayabiliyorsunuz fakat zekasına ve tavrına hayranlık duymadan edemediğiniz durumlarda oldukça çok dolayısıyla bence diziler arasında farklı bir yerde tutulmalı diye düşünmekteyim. ayrıca doktorlarla çalışmış ve çokca doktor arkadaşı olan biri olarak bu mesleğin kişiye toplum içinde ayrı bir yer kattığı -özellikle bizim ülkemizde- ve özellikle mesleki ünvanı dışında kabul görecek sıfatları olmayanlar için ukalalık nedeni olduğu maalesef acı bir gerçek -tabii istisnalar vardır- dolayısıyla hastanın arkasından yapılan meslektaş geyikleri düşünelecek olursa dr. house karakterinin gerçekten çok uzak olduğunu düşünmek yersiz olur hatta keşke gerçekte doktorlar bu denli cesur olabilse ukalalıklarını kibirle göstermeseler diye düşünülebilir.
daha bismillah ilk bölümüyle izleyenleri kendine bağlayan süper dizi. hiç izlememiş olanlar ya da bir daha izlemek isteyenler için perşembeleri 20.00'de tnt'de tekrarı pazarları 23.30da.
tıbbi terimlerle arası iyi olmayanların izlememesi gereken dizi.
yok ben izleyeyim diyorsanız house un yaptığı süpermanliklere "wow" demekten başka bir hazzınız olmuyor. dizideki diyalogların yarısını anlamadan dinliyorsunuz.
amerika reytingleri türkiye'de çok popüler olan lost, prison break gibi dizilerin çok üstünde olan dizi. digiturk'te yayınlandığından pek fazla kişinin haberi yoktu ama artık tnt yayınlamaya başlayınca hayran sayısı da bir anda artacaktır.
4X15 *gibi mükemmel bir bölümden sonra heyecanla beklediğim dördüncü sezon finalini * maalesef final haftasında olmamdan ötürü cuma'ya kadar izleyemeceğim dizidir..
tıp fakültesi 4.sınıf(az kaldı 5'e) öğrencisi olarak beni tatmin edebilmiş bir dizidir. ara sıra saçmalıklar olsa da( bir cushingli hastada; tümör çıkartıldıktan sonra birkaç günde nasıl 20-30 kilo veriyor a.q.) yine de bir tıp öğrencisinin izlemesi halinde sınavlardaki vaka sorularını çözmede yardımcı olabileceğini düşünüyorum.
görüp görebileceğiniz en güzel tıp dizisi. teşhis nasıl "koyulur" doktor dediğin nasıl olmalı gibi. şahsen dizinin kahramanı md. gregory house'u sigorta hastanelerinde görmek isteriz. en azında öldürmek üzereyken kurtarıyor.
dizinin senaristi senaryo için sherlock holmes'tan esinlendiğini söylemiş, dizideki bazı isimlerin holmes romanından alıntı olduğunu belirtmiştir.
bu pazartesi yayinlanan bolum "house's head" herhalde bu donem yayinlanmis en iyi dizi bolumu olmaya adaydir. turk dizi yapimcilari bu bolumu izleyip bir dizi bolumunun nasil yapilmasi gerektigini ogrenmelidirler.
bölüm hakkında yorum yapmak gerekirse (epi 14 season 04) oldukça iyi olduğunu söyleyebiliriz... ama house standartlarının üstünde mi? evet, öyle yahu.
bir alıntı:
"house: i want that tv
cuddy: we're not bargaining
h: you've wanted something. if we're not bargaining here, your're begging
c: me keeping my job is good for you (sokak fahişesi ağzı)
h: yess. but it's better for you... i just want us to be equally happy..."
gregory house baba var bu dizide. o ne isterse yapar hastalarına, sadece kendi doğrularını uygulamakla meşguldür. oysa hastaya, hastanın izni olmaksızın dokunmak bile suçtur!
buram buram erkek egemenliği kokan bir dizidir. ha beyinlerimizde doktorların 'erkek'liği ve aşağılayabilirliği meşrulaştığı için house babanın bir aile kahramanı sanılması pek muhtemeldir.
salı günleri sabah duşumun ardından uyguladığım kahvaltı menülerinin vazgeçilmezi. cuma kardeşi lost ve supernatural geliyor... ama bugün salı, biz bugünden bahsedelim.
kahvaltı menüsü şöyle:
dilimlenmiş hormonsuz sela domates
ince dilimlenmiş maret taze salam (keh keh)
bembeyaz 1. sınıf tam yağlı aytaç beyaz peynir
fersan dilimlenmiş Jalapeño turşusu
(bu üsttekiler yarım ekmekten biraz ufak bir ekmek parçasına sandviç oluşturacak bir şekilde sıralanıyorlar)
aroma vişne suyu
house md season 04 episode 14