bugün

en değersiz şeyini kaybettiğinde anlaşılan şey.

--Cemil meriç--
Pers imparatoru Kambis Mısır seferine çıkarken zaferinden emindi. Çünkü bütün kâhinleri ittifak halindeydi."Zühre yıldızı" demişlerdi hep bir ağızdan; "imparatorun burcuna girdi." Mısırın fethi yakındı.

Öylede oldu. Kırk gün kırk gece sürer Nil'in yanı başındaki savaş. Ve Mısır düşer.

Ama önceden müjdelenmiş bu fetih acımasız Pers imparatoruna kâfi gelmez.

Merkiz kalesinin önüne bir otağ kurdurur ve mağlup Mısır Kralı Kısamelutu huzuruna çağırtır.Amacı bellidir mağlup kralı daha da aşağılamak.

Muzaffer Pers alayları otağın önünden geçer önce. Ardından mağlup Mısır ordusunun Generalleri; başları önde ve yüzlerinde horlanmanın utancı. Generalleri öteki rütbeli askerler izler süngüsü düşmüş mısır ordusunun sefil artıkları... Hangi Kral bu utanç verici manzara karşısında aşağılanmanın ezikliğini duymaz ki.Oysa Mısır kralı yüzünü kırpmamıştı öylesine gururludur öylesine soğukkanlı. Perişan bir halde önünden gecen ordu sanki kendi ordusu değilmiş gibi. Sonra kralın sevgili kızı Mısır prensesi geçer otağın önünden beş paralık bir cariye kılığında. Pers ordusunun çirkin bir aşçı yamağı saçlarından tutup sürükler prensesi. Bunu gören Mısır ahalisinin acı çığlığı yeri göğü inletir. Hangi yürek o güzeller güzeli prensesi böyle bir düşmüşlük içinde görmeye katlanabilir? Fakat Mısır kralının kılı dahi kıpırdamamıştır. Bir aşçı yamağının cariyesi olan kız sanki kendi kızı değilmiş gibi. Az sonra kralın biricik oğlu veliaht prens geçer otağın önünden... Kolları bağlı ayakları prangalı, iki yanında dağ gibi birer Pers askeri darağacına doğru sürüklerler veliaht prensi ve hemen oracıkta idam ederler. Fakat kral kılını bile kıpırdatmaz. Az önce idam edilen oğul sanki kendi oğlu değilmiş gibi...

Sonunda hizmetçisi geçer otağın önünden. Mısır kralı yerden yere atar kendisini. Hizmetçisini zincire vurulmuş görünce acımasızca yumruklar göğsünü, dövündükçe dövünür, iki gözü iki çeşme... Pers imparatoru hem memnundur bu manzaradan hem de hayretler içindedir... Ordusunu, kızını, oğlunu, ülkesini, her şeyini kaybetmiş kral soğukkanlılığını korurda; maiyetinde en değersiz kişinin hizmetçisinin perişanlığını göründüğünde böylesine yıkılmıştır.

NEDEN: Çünkü insan en değersiz şeyini kaybedince her şeyi kaybettiğini anlar.

--Cemil meriç--
özgürlük demek.
yeni bir başlangıç için harika bir fırsattır.
Kazanmaya başlayacağın nokta.
Öyle ki duygularını ve hatta insanlığını bile kaybetmektir.

Bu saatten sonra her şey; (bkz: koy götüne rahvan gitsin) dir.