kendisine saygısı olmayan insandır. bir kişi herkesle iyi geçinme derdindeyse o kişide epey bir karakter bozukluğu var demektir. şahsım adına böyle insanlarla mecburi hallerin dışında iletişim kurmuyorum.
neyi biliyorum ki ? sorusunu kendisine mütemadiyen soran kişioğludur.
kuvvetle muhtemeldir ki, insanları ilgilendiren bir çok şeyde o, umursamaz görülür.
bu onun iç özgürlüğüne olan düşkünlüğünün apaçık delilidir .
alayı gelse bile kahkaha atar, olayların neden- sonuç ilişkisiyle olan diyalektiği çok ta fifi... ona göre her hareket astrolojik anlamda bir solucan deliği ve bilinmeyene sıçrayıştır.
günlük hayatta veya sosyal ilişkilerimizde çoğu zaman, çoğu kişiye belli bir yaşa gelip, belli bir ''olgunluk'' seviyesine erişebilmiş dahi olsalar, ancak duymak istediklerini söyleyebiliyoruz. ne acıdır ki, bazen bu insanlar çok yakınlarımız olabiliyor.
işte bir arada yaşamak veya çalışmak zorunda olabileceğimiz bu insanlara mümkün olduğunca duymak istediklerini, mümkün olabilecek bir mesafeden söylemek hayatı kolaylaştırabilmek ve kendimizi koruyabilmek adına yapılması gerekendir çoğu zaman.
kötü veya çirkin olmadan, gerçeği söyleyebilmenin mümkün olmadığı bir insana, bu şekilde davranmak ve bu sorumluluğu almak istememek, neden benim suçum oluyormuş? gerçek, onu duymak ve görmek isteyen güçlü bir iradeyi gerektirir her şeyden önce.
ve yine ne acıdır ki; insanlığın ''çıplak krallığında'' iyi ve doğru olmak, zaman ve mekan sorunudur sadece.
herkesle iyi geçiniyorum kimseye ses etmiyorum ama zorunda olursam şayet hepsini öldürürüm çünkü iyi geçinirken bile taviz veriliyor ve karşı tarafın kompleksine hacim katıyor.
(Bu durum da benim moralimi bozuyor öfkemi körüklüyor)
herkes ile iyi geçinebilmek için sürekli yalan söylemek zorundadır ve bir süre sonra kime hangi yalanı söylediğini unutma durumuna gelir, xavi dışında herkesle iyi geçinebilen kimse olamaz.
Politik olmakla ilgisi yoktur,
insanları olduğu gibi kabul eden, her insanın ayrı bir kişilik ve ruh taşıdığına inanan insanın, belli bir mesafeyi koruyarak herkesle iyi geçinmesi mümkündür.
Beklentileri sıfırlamak da en yardımcı öğedir.
42 yaşındayım ve hayattan öğrendiğim bir şey varsa o da herkesle iyi geçinmenin mümkün olmadığı, mümkünse de geçinen kişide bir problem.oldugudur. bir duruşu, hayat felsefesi, karakteri olan hiç kimse öyle önüne gelenle iyi gecinemez. Çünkü onun doğruları illa birine batar.