düşünüldüğü gibi otomobili bulmamıştır bu kişi. sadece otomobil üretiminin çok daha hızlı yapıldığı bant üretim yönetimi bularak çok ucuza, çok seri otomobil üreterek rakiplerine ölümcül fark atmıştır.
sanayi tarihinin en ilginç mücadelelerinden birini vermiş kişi. olay şu:
henry ford, nazi almanyasına destek verdiğini açıklayınca amerika'daki yahudi kuruluşları bir karar alır ve bütün yahudilere ford araba satın alıp, araçları bozup ön kaputları açık bir şekilde yol kenarlarında bırakmalarını ister. tüm yahudiler ford arabalar hücum ederler, ford fabrikası üretime yetişemez olur, stoklar tükenir. fabrikalar mecburen üretim kapasitesini artırır, işçilerin çalışma süreleri uzatılır. işte bu süreçten sonra yahudiler aldıkları ford arabaları yürümeyecek şekilde bozarak yol kenarlarında bırakırlar, ön kaputlar açık şekilde hemen her cadde ve otoban üzerinde onlarca bozuk ford arabalar peydah olur. yahudi kontrolündeki basın devreye girerek bu arabaların boy boy manşet yaparak ford arabalarının arızalanma sebebiyle yolda kaldığını kamuoyuna duyururlar. ford satışları birden bıçak gibi kesilir. fabrika stoklarında satılamayan binlerce araç stoklanır. işçiler ücretlerini alamaz olur, aşırı yoğun iş saatleri sebebiyle sendikal nümayişler baş gösterir, işçiler greve gider, henry ford işçilerle uzlaşmak istemez süreç uzar. bu sırada yahudi sermayesi ford'un en büyük rakibi general motors'a destek verir, pazarlamasını üstlenir. ford, abd pazarında onarılmaz bir darbe alır, mecburen devletle anlaşıp savaş döneminde fabrikalarında tank üretilmesini kabuk eder. savaş sonrasında kapağı zar zor almanya'ya atar. amerikan ford küçülür alman ford alır başını gider. 60 ve 70'li yıllarda alman ford yavaş yavaş tarih yazmaya başlar.
henry ford karısına dönerek içini döktü: 'clara aklımdan bir şey geçiyor, bir makineyle insan nakil aracı yapılamaz mı? yani bir arabayı atsız düşün, onu ileri itecek bir güç olsa, bu güç zaten var, makineler her türlü malı, insanı daha hızlı ve kolay taşıyamaz mı? doğrusu bunları tekerlek üzerine oturtup ne kadar yük taşıyabileceklerini görmk isterdim'
karısı clara, 'peki niye yapmıyorsun bunu henry? diye sordu. 'çiftlikte imkan yok. adam olacak, takım olacak. bir atölyeye ihtiyacım var. bunun için de şehre taşınmamız lazım' dedi.
vakti zamanında, amerikalı bir banka müdüründen, seri üretimine başladığı erken dönem otomobilleri için kredi talep ettiğinde, "senin otomobil dediğin şey, dönemlik bir moda. atlar her zaman kullanılacak, hiçbir zaman eskiemeyecek" demişti kendisine. durum ortada..
"dünyada yahudi bir bilmecedir" diyebilmiş otomobil firması ford'un kurucusu olmasına rağmen yazdığı beynelmilel yahudi adlı kitaptan sonra firmayla hiçbir alakası kalmamış cesur yazar.
Tamamen kendi istedigi sekilde araba yapmasina ve arabalarin tek tip tek renk olusundan dolayi Bir sure sonra gelen tepkilere Eger insanlara ne istediklerini sorsaydim , daha hizli bir at arabasi derlerdi diye cevap vermis kisi.
şöyle de bir lafı vardır ; "müşteri istediği arabayı alabilir, rengi siyah olmak kaydıyla" bazı takunyalılar hala bu 1930 Henry Ford kafasıyla yerli oto hayalinde...