(bkz: utilitarianism)in bazi formlarinda da kendini gosteren hede. bi de altruism mi ne, oyle bi sey vardi. bunun da kendini dusunmek oldugunu iddia eden hedonistler vardi. ada felsefesinin sictigi en buyuk boktur bunlar. amerikan pragmatizminin de abisi olur bunlar. dedeleri de gay yunanlardir.*
En üstün iyiliğin haz olduğunu ileri süren Aristippos''un öğretisi... Aristppos''a göre en üstün iyilik hazdır. Bu öğretiye göre iyi demek haz demektir; haz veren her şey iyi, acı veren her şey ise kötüdür. Aristippos''a göre her davranışın nedeni, mutlu olmak isteğidir. Yaşamın ereği hazdır. Haz insanı insan eden duygudur. Bilgilerimiz duygularımızla alabildiğimiz kadardır, bunda öteye geçmez. Bu yüzden Aristippos duygularımızın getirdiği haza yönelmeyi, acıdan kaçmayı söyler.
En üstün iyi, hazdır. Ancak gerçek haz sürekli olandır. Sürekli olan hazza da bilgelikle varılabilir.
Epikuros''da hazcılığı devam ettiren filozoflardandır. Ne var ki, Epikuros, Aristippos''un bedensel hazzına karşı tinsel hazzı yeğler. Onun için en büyük haz, ruh dinginliğidir. Buna da bedensel zevkler peşinde koşmakla değil, bilgelikle varılır.
yeni nesilin en önemli sorunudur. teknolojinin gençliği esir almasıdır. durmadan telefonunu değiştiren ve geliştiren , elindekiyle hiçbir zaman yetinmeyen kişilerin felsefesidir. kapitalist sistemin pek de hoşuna gider hani.
mutluluk ile sık sık karıştırılan yaşayış biçimidir.
Mutluluk denilince günümüzde ilk akla gelen, ne yazık ki zevk, neşe ve eğlencedir. Belki de bundan olsa gerek, bu tür imkânlara ve vasıtalara sahip olmayan kişiler, kendileri ya da bir başkaları için mutsuz olarak nitelendirilirler. Bu durum, aslında mutluluktan daha ziyade, bir hedonizmdir (hazcılık).
Gerçekte ise mutluluk, bir haz hali değildir; tesadüfen ya da gelişigüzel zevklerle elde edilen bir amaç da değildir. Bilakis o, bir karakterdir; başka bir şey için araç olarak seçilmeyen bir şey olduğundan dolayı da, en yüksek amaçtır.
kısaca "hazzı ara acıdan kaç" önermesiyle özdeşleştirebileceğimiz önemli bir felsefi akım. önermeyi açarsak: eğer ki ölçüsüz zevkler bize zarar veriyor ve acı çekmemize yol açıyorsa bu tür zevklerdende kaçınmalıyız. felsefenin babalarında epicurosun öğretisi.
"ölümden korkmak anlamsızdır. biz varken ölüm yoktur, ölüm varken biz olmayacağız" demiştir baba. doğal bir terapist gibidir. tabii anlayana... amerikan pragmatizmiyle karıştırılmaması gereken, etiğe önem veren, hümanist bir felsefi akımdır. amaç mutluluktur. stoa okulu ve kynikler epikuru farklı yorumlamışlar ve olayı nirvanaya ulaşmak boyutunda idealize etmişlerdir. oysa epicuros metaryalisttir.
anlamı hazcılık olan bir felsefi akımdır.insanların sadece haz aldıkları eylemleri yaptıkları takdirde mutlu olabileceklerini savunan ve bu nedenle her türlü ahlaki değer ve yargıyı da tanımayan akımdır.insanların acı ve kötü olaylara karşı vurdumduymaz olup onlardan uzaklaşmasını ve ne pahasına olursa olsun haz alacakları eylemler yapmasını destekler.
sanatta güzel kavramını "haz verici" olarak ele alan anlayış. sanatı haz verici nesneler üretme etkinliği diye gören çağdışı bir bakış açısı olarak nitelenebilir. özellikle 19. yüzyıl avrupasında eklektisist eylemlerin ana itici gücünü oluşturmuştur. çağdaş sanat hedonizmi tümüyle yadsımaktadır.
ölümden sonra yaşam ya da ahiret inancını dışlayıp yaşamdan zevk alma felsefesi ya da öğretisi. mesela olasılık kuramının babası blais pascalhedonizm'in beklenen değerini herhangi bir dini inancı seçmeye göre negatif olarak hesapladığından tanrıya ve ahirete inanmayı seçmiştir.
diğer taraftan paganizm ve ateizm ile kolayca karıştırılabilen bir düşüncedir.