bugün
- sevdiğiniz sözlük yazarları16
- sütyen takmaktaki inanılmaz mantık hatası12
- şampiyonluk için yanak okşatmak50
- kızılcık şerbeti dizisi12
- namuslu erkek bulmanın çok zor olması13
- herkesin merak ettiği o piç erkeğim soru alayım10
- iki adım atınca kan ter içinde kalmak8
- öpüşme ile bulaşan hastalıklar8
- en nefret edilen yazarlar9
- hangi sözlük yazarı ile uyumak isterdin14
- kaç yaşındaki insan evde kalmıştır14
- anın görüntüsü15
- larisalisa20
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri16
- aç karnına poğaça yemek11
- karşı cinse giyim önerileri11
- otoyol ve köprü geçiş ücretlerinin zamlanması20
- jose mourinho29
- nişanlı kalmanın saçma olması8
- iyi bir insan olmak için ne yapmam lazım12
- en dindar özelliğiniz37
- chat sitesi kurmak9
- 13 yaşındaki kıza tecavüz eden 28 kişi28
- yaz aşkı varda kış aşkı neden yok11
- embesil yazarlar9
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı27
- doğum gününde hatırlanmamak19
- düşün ki o bunu okuyor8
- en taşaklı kızların bizim sözlükte bulunması16
- en havalı erkek meslekleri16
- her erkeğin unutamadığı bir kadın vardır10
- burçlara inanmak9
- kezo dili ve edebiyatı8
- zall beceremiyorsan bırak git14
- sözlüğe yeni gelen masum erkek12
- bugün hangi kadın yazara ne diksem15
- hayatınızda kaç kere reddedildiniz19
- kahverengi gözlü olmanın hiç bir işe yaramaması14
- sözlük erkeklerini evire çevire pataklamak8
- şort diken müzisyen motorcu uzun boylu yazar11
- icardi1905 ile jakuziye girmek10
- kimsenin okumadığı sözlükte yazar olmak17
- ali koç9
- günahların takımı galatasaray13
- ayetullah hamaney'in mini etekli torunu20
- bir erkekle kız arkadaş olabilir mi sorunsalı8
- bik bik için diktiğim şort21
- toplu taşımalardaki müzisyen sorunsalı8
- üstteki yazar gözünde nasıl canlanıyor13
- icardi19058
hayatin bir sir oldugunu dusunen insanlarin bulmak icin cabaladiklari seydir.
evreka, evreka, evreka!
hayatımızın sırrını sonunda buldum. kaderin bizim olduğu, yaşamımızı kendimizin oluşturabileceği gerçeği şimdiki kitapların hemen hemen hepsinde anlatılır. ve evet tüm bunlar beylik laflardır. yine de bir umut, yalayıp yuttuğumuz bu kitapların anlattıklarıdır.
bu kitapları yalayıp yutmuş biri olarak, hiç bir şeyin hayatımda yıllardır yolunda gitmediğini düşünür dururum.
affetmekse; ben de var, unutmak; ohoo çoktan unuttum bile, gülmek desen bir ağız dolusu, umut desen zaten hep var.
iyi de tüm bu meziyetlere rağmen olmuyor olmuyor, bir türlü yırtamıyorum abicim!
madem olmuyor; bizi yönlendiren, hatta cezalandıran, ders almamızı sağlayan yukarıda ki mi diye içten içe düşünmekteyim.
kısacası apaçık ortada kalmış vaziyetteyim. yukarı dua etsem olmuyor, aksine canı ne isterse onu yapıyor, yani beni sallamıyordu! hatta benimle ilgilenmediğini hatta ve hatta defterimi tutmadığını dahi düşünmekteyim.
gelelim kitaplara. bunları ne tür insanların yazdıklarını ya da neye hizmet ettiğini bilmekteyim. anlamıyorum zannetmeyin. hayatta yırtmış insanların geyiklerini dinlemekten çok sıkıldım. zenginliklerine ek gelir ya da manyak kitaplarını yayınlanarak mürit kazanma peşinde olduklarını da biliyorum. ve kendime kızıyorum. bu kitapları okuyup bunca boş bilgi edindim de ne oldu, kafa karışıklığından başka ne oldu?
geldiğim son durum ise ne yüceden yardım istemek için dua edebiliyorum ne de kitaplara inanıyorum. oysa hepsi, yukarıdaki de aşağıdaki de inanacaksın diyor. inanmıyorum kardeşim.
derkeeeen kendinizi ve hayatınızı siz yaratabilirsiniz diyen kitaplara inat, orta yollu bir roman buluyorum. işte o kitaptan çıkardıklarım: meğer hayatın asıl sırrı ondaymış! işte açıklıyorum. bir insanın hayatı doğumuyla başlamazmış! dın dın dın!
hayatlarımız biz doğmadan en az yarım yüzyıl önce başlar imiş. dedeniz, çevresi ve yaşadıkları, daha sonra babanız, dedenizin babanız üzerindeki baskıları, hayalleri, öngörüleri, ve siz ve doğumunuz. yaklaşık elli yıllık bir yükle doğuyorsunuz. anneniz yaşadıklarını, düşündüklerini ve hayallerini size aktarıyor. ''sorarım size bir insanın hayatının doğumu ile başladığına emin misiniz''? diyerek kitaptan aldığım bu cümleyle bitirmek isterdim ama bu gün böyle düşünür yarın bunu da eleştirip başka bir sırra vakıf olup karşınıza çıkabilirim. öperim.
hayatımızın sırrını sonunda buldum. kaderin bizim olduğu, yaşamımızı kendimizin oluşturabileceği gerçeği şimdiki kitapların hemen hemen hepsinde anlatılır. ve evet tüm bunlar beylik laflardır. yine de bir umut, yalayıp yuttuğumuz bu kitapların anlattıklarıdır.
bu kitapları yalayıp yutmuş biri olarak, hiç bir şeyin hayatımda yıllardır yolunda gitmediğini düşünür dururum.
affetmekse; ben de var, unutmak; ohoo çoktan unuttum bile, gülmek desen bir ağız dolusu, umut desen zaten hep var.
iyi de tüm bu meziyetlere rağmen olmuyor olmuyor, bir türlü yırtamıyorum abicim!
madem olmuyor; bizi yönlendiren, hatta cezalandıran, ders almamızı sağlayan yukarıda ki mi diye içten içe düşünmekteyim.
kısacası apaçık ortada kalmış vaziyetteyim. yukarı dua etsem olmuyor, aksine canı ne isterse onu yapıyor, yani beni sallamıyordu! hatta benimle ilgilenmediğini hatta ve hatta defterimi tutmadığını dahi düşünmekteyim.
gelelim kitaplara. bunları ne tür insanların yazdıklarını ya da neye hizmet ettiğini bilmekteyim. anlamıyorum zannetmeyin. hayatta yırtmış insanların geyiklerini dinlemekten çok sıkıldım. zenginliklerine ek gelir ya da manyak kitaplarını yayınlanarak mürit kazanma peşinde olduklarını da biliyorum. ve kendime kızıyorum. bu kitapları okuyup bunca boş bilgi edindim de ne oldu, kafa karışıklığından başka ne oldu?
geldiğim son durum ise ne yüceden yardım istemek için dua edebiliyorum ne de kitaplara inanıyorum. oysa hepsi, yukarıdaki de aşağıdaki de inanacaksın diyor. inanmıyorum kardeşim.
derkeeeen kendinizi ve hayatınızı siz yaratabilirsiniz diyen kitaplara inat, orta yollu bir roman buluyorum. işte o kitaptan çıkardıklarım: meğer hayatın asıl sırrı ondaymış! işte açıklıyorum. bir insanın hayatı doğumuyla başlamazmış! dın dın dın!
hayatlarımız biz doğmadan en az yarım yüzyıl önce başlar imiş. dedeniz, çevresi ve yaşadıkları, daha sonra babanız, dedenizin babanız üzerindeki baskıları, hayalleri, öngörüleri, ve siz ve doğumunuz. yaklaşık elli yıllık bir yükle doğuyorsunuz. anneniz yaşadıklarını, düşündüklerini ve hayallerini size aktarıyor. ''sorarım size bir insanın hayatının doğumu ile başladığına emin misiniz''? diyerek kitaptan aldığım bu cümleyle bitirmek isterdim ama bu gün böyle düşünür yarın bunu da eleştirip başka bir sırra vakıf olup karşınıza çıkabilirim. öperim.
hayat sırrının suyunu çeşmelerden bulamazsın, ansızın bir deli çaydan içersinde kanamazsın gibi bir tanım yapılabilecek söylemdir.
(bkz: sevda kuşun kanadında)
(bkz: sevda kuşun kanadında)
hayallerine kapılıp ayaklarını yerden kesme.
yaşama tutkusuna kendini adamaktır.
hayatın sırrı yoktur.sır insanın kendisidir.
insandır.
hayatın sırrı, 'hayatın kendisi'dir.
tıpkı insanın sırrının 'insanın kendisi'olduğu gibi.
çünkü insan kendine ait birşeylerini kurcalayıp asıl 'sır'ını ararken,zaman geçtikçe çok farklı şeylerin belirmeye başlamasıyla yön değiştiren pusula gibidir hayat.sırrını da ilhamını da kendisinden,kendi akışından alır.
tıpkı insanın sırrının 'insanın kendisi'olduğu gibi.
çünkü insan kendine ait birşeylerini kurcalayıp asıl 'sır'ını ararken,zaman geçtikçe çok farklı şeylerin belirmeye başlamasıyla yön değiştiren pusula gibidir hayat.sırrını da ilhamını da kendisinden,kendi akışından alır.
arayıpta bulamadığınız, bulduğunuzda "yok lan bu değilmiş" dediğiniz şeydir aslında.
onu da vermek bizi düştü. ona da tamam lan.
-duygu yüklü bir tren her dem bana his taşır
gerçeğimi görenler düşlerim çürük sanır
sana bir sır vereyim: sır verilmez saklanır-
-duygu yüklü bir tren her dem bana his taşır
gerçeğimi görenler düşlerim çürük sanır
sana bir sır vereyim: sır verilmez saklanır-
hayatın sırrı ölümdür. bilirmisiniz dünyada öleceğini bilerek yaşayan tek canlı insandır. yani insan hayatın sırrını zaten bilmektedir lakin bu sırrı umursamamaktadır.
hayatin sirri, hayatin her bir anini * allah'i hatirlayarak ve anarak gecirmektir. geriye kalan hersey mantiksiz bir evrende zaman kaybidir.
Hayatın sırrı ana renklerle yapılabilecek sonsuz tonlardan biridir.
hayat tamamiyle sır zaten. hiç birşeyin kesinliği yokken yaşama ve nezaman ne olacağını bilemem. bize karşı kocaman bir sır iken başka bir sır aramaya gerek yoktur.
(bkz: beşiktaş)
hayatın sırrı aşktır,sevgidir,herkesi karşılık beklemeden sevmektir. yaratandan dolayı seve ilmektir din,ırk,millet ayrımı yapmadan birlikte kardeşce yaşaya bilmektir.
hayatın sırrı 42 dir arkadaşlar . çok fazla düşünmeyin hesap ortada .
bir işle meşguliyettir.
--spoiler--
Hayat sırrının suyunu
Çeşmelerden bulamazsın
Ansızın bir deli çaydan içersin de kanamazsın.
--spoiler--
(Cem karaca)
Hayat sırrının suyunu
Çeşmelerden bulamazsın
Ansızın bir deli çaydan içersin de kanamazsın.
--spoiler--
(Cem karaca)
tanrının var olup olmadığı sorunsalıdır.
hayatın sırrı, bir sırra ihtiyaç duymamasıdır.
güncel Önemli Başlıklar