insanoğlunun yaratılışından bu yana süregelen bir olgu.belki yaratılışımız yüzünden belki de mecburiyetten hayatımızı birileriyle paylaşmak zorundayız. hayatı tek başına idame etmek zordur çünkü. bir toplulukla hareket etmek, bir topluma uymak zorundayız.
yok ben yalnız yaşamak istiyorum düşüncesinde olanlar da; kendisini toplumdan ne kadar soyutlarsa soyutlasın, en azından bir eş bulup hayatını onunla paylaşır.
aslında karışık bir olgudur bu. yalnızlığa tahammülü olmayan yaratıklarız. ne zaman ki yalnız kalsak, o yalnızlık bizi boğmaya, yavaş yavaş kemirmeye başlar. kimi zaman hayattan soyutlanıp yalnız kalmak istesek de uzun zaman dayanamayız buna.
işte tam bu anda birileri size hayatı başkalırıyla birlikte yaşamak, paylaşmak zorunda olduğunuzu hatırlatır. her şeye rağmen hayat da birileri varken güzeldir. en azından insan olduğumuz için toplumla yaşamak zorundayız.
bencillikle basedilemez dunyada paylasma utopyasi kurmak bile cok zordur. hayati paylasmak bir kisiye degil iki kişiye de ortak katki saglar.bencilligin altinda tutunamamislik ve hepinizin issiz adam olmaya calisma hayali yatiyor bence.kendine tutunamamis bir insan nasil sizinle bir seyler paylassin.(hayata tutunmak diye bir sey yok zaten ne olacagini bilemiyoruz.) biraz saglikli dusunup olmayacaga meyilden vazgecelim ve kendimizle bu hayati nasil paylasacagimiza bakalim.