ruhu bedeninde hapsedilmiş insanın, hayatın rutinine sıkışmasından ibarettir aslında. beynin yeterince kullanılmadığı durumlarda daha sık görülür. yoksa, sınırları 'hayal gücü' olan bir çerçeveden neden sıkılsın ki insan?
sistemler,siyaset,aşk,futboll,lezzet,mekanlar,bilgisayar,arkadaşlar,para ve sevinç artık hiçbiri umrunuzda değil,hayata başka bir pencereden bakıyorsunuz.kendini dünyadan soyutlamışsın bir an önce ölmek istiyorsun,çünkü aklının 90% ı ölümün herşeyin sonunu getirceğine ve dünyadaki dertlerinden kurtaracağını düşünüyor.hayat senin için hiçbir şey artık.bu duruma düşen insanlar genelde parasız,ailevi sorunları olan,borç batağına girmiş ve bir yakınını kaybetmiş kişilerdir.para kazanan ve borcu olmayan vs insanlar hayattan soğumaz yapacak veya para harcayacak yeni bir şeylerin olmaması canlarını sıkar o kadar.
Yaşananlar akabinde Sürüngenimsi bir hayatla mümkündür. Sabah kalkasım gelmez gece gözüme uyku girmez derdimi anlatsam kimse anlamaz zaten kimsenin de umrunda olmaz olsa da şöyle olmaz şöyle olsa böyle olmaz. Neresinden tutsam elimde kalır.