bugün

başı hoş ortası koş ertesi boş,
sen işin sonuna bak en sonuna,
ister sürün ister yürü ister koş,
sen işin sonuna bak en sonuna...

ey zevraki zora zahmete bakma,
yokuşa sürün de yenişe akma,
umudun ummansa umuru takma,
sen işin sonuna bak en sonuna
Charms for the Easy Life adlı filmin tv-8 gösteriminin adı.
kimine otoban, kimine zorlu patika.
içinde inişler de var çıkışlarda.
bazen gözyaşı bazen sevinç çığlıkları,
küçük küçük mutluluklar, kocaman umutlar...
güneş, toprak, su, bulut... bunlara bakıp geride bırakılanlara bakmamak.... yolcu değişir, yollar değişir; menzil değismez. Yolcuya bakıp, yolu tanımak imkansızdır. Yola bakıp, yolcuyu tanımak, yolcu hakkındakı değer hükümlerini ona gore vermek gerekir. yolun yolcusuz olmak değil esas olan, yolcunun yolsuz olmasıdır... Yolsuz, hedefsiz, amaçsız, şaşkın, hercai ve seyyal....
'En dogru yol, en dikensiz yoldur' diyenler yanılırlar. bu tarz insanlar karanlık evlerinde kaybettiklerini sokak lambasının altında arayan şaşkınlardır. unutmamalıyız ki
Ayağımıza batan dikenler, aradığımız dikenli çiçeğin habercisi olabilir, yollar yürümek içindir. Yol boyunca Yola çıkıp da yürümeyenler, yola oturup, gelen-gecenin ayağına çelme takanları, yolda keyif çatanları, tel örgülerle çevirdiği yolu, kendisine zindan edip volta atanları, maratona 100 metre koşucusu gibi hızlı girip, 50. metrede yola yatanları, koşunun uzun ve yolun zahmetli oldugunu görunce, yolculuk uzerine zar atanları, yürümeyi bırakıp, yol-yolcu ve menzil üzerine kalem oynatanları, ayağına batan tek bir dikenin faturasını çıkarıp, ömür boyu tafra satanları, beyaz atlı kurtarıcıyı gözlemek için ufka bakıp dağıtanları, yanlış kılavuzlara kızıp yolu satanları göreceğimiz hayat yolunda Aldırmadan yürüyebilmek, yolu alabilmek meselesi... ve yürüdüğümüz yolun oluşumunda hayatımıza yüreğimizden başka kılavuz almama gerçeği.... harita, kılavuz, akıl pusulası, sevgi enerjimiz, ahlak karakterimiz, kişiliğimiz aksesuarımız , merhamet sıfatımız, onur ve haysiyetimiz.... Yolda vereceğimiz her mola özeleştiri durağı olmalıdır.... Her molada yolda olup olmadığımız, yürümemiz gereken menzil istikametinde yürüyüp yürümediğimizi kontrol etmek, pişman olmamamız için gereklidir. Haritayı saklayabileceğimiz en güvenilir yer yureğimizdir. pusulayı sahte manyetik alanlardan, paraziter nesnelerden uzak tutmak gerekir çünkü zaman zaman ibreyi saptırmak isteyen oluşumlardan da haberimiz olmayabilir. Yol güvenliğimiz için bilinçli olmak şartı vardır... Hobilerin, fobilerin, bilinç üzerindeki saptırıcı etkisini hesaplayıp ona göre yola devam etme zorunluluğumuz vardır. günün birinde Ya yolumuzu bulamadıysak.. Kaybolduysak.. Cevap anahtarını yollardan birinde unuttuysak? Onlar geriye baktığımızda ulaşabilecekmişiz gibi duruyor. Ama "maalesef" arkamızı dönüp onlara doğru ilerlediğizde artık yakalayamıyoruz....
"Bir insanın kaderi, dağdaki patika gibidir: Bazen çıkar, bazen iner, bazen de dibi görünmeyen bir uçurumun başına gelip durur.
insan tek başına böyle bir yolda ilerleyemez, ama birleşenler, birbirine omuz verenler her engeli aşarlar...
Bizim alt-üst olan hayatımız için de aynı şeyi söyleyebiliriz..."
toprak ana- cengiz aytmatov.
Dogum ile baslar. Cocukluk ile devam eder. Sonra ergenlik ve yetiskinlik ile devam eder. Sonra orta yas ve yaslilik ile final olur.

Tabi daha erkende bir final yapmak vardir. Herkes yaslanamayabilir. Bu isler belli olmaz.

Hayat yolu çok farkli renklerde olur. Bazen hava kararir Bazen gunes açar. Ama bir sekilde final olur.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar