Hayatın normale dönmesi süreci maalesef beklenildiği kadar ya da umut edildiği kadar hızlı bir şekilde normale dönmeyecek. Ya biz virüsü diğer virüsler gibi öğrenip bağışıklık kazanacağız ya da ilaç üretilmeden hayatın normale dönme süreci biraz uzayacak. Önemli olan hayatın normale dönmesi değil önemli olan döndükten sonra insanların psikolojisinin ne halde olacağı. Sosyal bir insan olduğumu düşünüyorum, salgının ilk başladığı dönemlerde daha yoğun korku içerisinde yaşadım çünkü annem ve babam risk grubunda ve aynı evde yaşıyoruz. iş gereği dışarı çıkıp gelmem gerektiğinden dolayı her seferinde taşıma korkusuyla eve gelmek hiç hoş bir şey değil. Son 1 haftadır bu olumsuzluğu yendim ama korku hâlâ devam ediyor ve bunun vicdan azabını ömrümün sonuna kadar yaşayacağım düşüncesi beni tüketiyor.
1 yıl ya da daha fazla süreyle tebdirli yaşama düşüncesi bile beni yeterince korkutuyor. Özgürlüğün tadını özgürken çıkaramadığımı düşünmek çok pişmanlık duygusu barındırıyor... evet hayatın bir gün normale döneceğine çok eminim ama yakın çevremden kayıplar vereceğimi düşünmek beni çok yıpratıyor.
idari olarak çalışsam da sağlık çalışanı olduğum için bazı şeylerin bilgisinin olması çok fazla yoruyor beni. Umarım beklenilen süreden daha da önce normale döner hayat çünkü herkesin normali tekrardan yaşamaya, dokunmaya, sarılmaya, öpüşmeye ihtiyacı var. Yeğenlerime, arkadaşlarıma ve arkadaşlarımın çocuklarına dokunamamak yeterince yıprattı beni. Umarım daha fazla yıpranmadan her şey eskiden olduğu gibi normale döner...
Umutlarımızı ve sağlığımızı yitirmememiz dileğiyle, geceniz güzel olsun...
Sürekli çevreme her şey güzel olacak demem ama içten içe hiçbir şey bir daha eskisi gibi olmayacak hissi... hayat ne zaman normale döner bilmiyorum ama benim psikoloji çok zor normale döner.
Tedbirleri, hijyen kurallarını, sosyal mesafe ve daha az temas gibi unsurlar aklımıza, mantığımıza oturduğunda.
Zira bu virüsün yakın zamanda gitmeye niyeti yok, durum ve bilim insanlarının demeçleri bunu gösteriyor.
Virüsle yaşamayı öğrenmeden, bize normal hayat yok, bu belli!