o kitap ve kahve fotoğrafları altında yazan sözler. oysa yazar ne içtenlikle dökmüştü içini sevdiğini düşünürken. şimdi ise sadece beğeni alabilmek uğruna katledilen cümleler oldu hafız.
ben küçükken mahallede bir abi vardı , kuşları yakalar hemen iki demir parçasının üstüne atıp yerdi.
nedense aklıma geldi sözlük acaba bu adama bu sözü söylesek ne tepki verir merak ettim.*
bazen toplum tarafından önemli bilinen yazarlar ,şairler bile tuhaf, komik şeyler dile getirebilir. onlardan birine örnek olan dizedir.
bu dizedeki anlamı okuyucular yükler. çok basit, insana hiç bir şey katmayan dizedir. ama bizim bir hastalığımız var, isim yapmış şairlerimizin her dizesi anlamlıdır ,her yazdığı mutlaka bir mesaj verir kafasında olduğumuz için bu dizenin de öyle bir dize olduğunu sanıyoruz. aslında şair burada varoluşsal kaygılarını diyalektik bir temelde anlatmış yok efendim şurada sürrealist bir betimleme yapmış gibi şeyler söylüyoruz. oysa son derece basit, mesaj içermeyen bir dizedir o. ben ,çoğumuzdaki bu anlam yüklemeyi " sanatçı yüceltmek olarak tanımlıyorum.