Günümüzde biraz araya kaynayıp unutulmuş olan ilk uzun metrajlı filmi the castle of cagliostro'yu yeni keşfettiğim ve yine büyük keyif aldığım usta yönetmen. Aksiyon olarak bomba bir film. Üstelik detaylı şato, ilginç uçan araç, izdihamlı kapışma sahneleri, güçlü dişi karakter, bol çarklı , dişlili mekanizma vs sonradan bol bol işleyeceği detaylara daha 1979'dan sinyal çakmaya başlamış kendisi.
bu kadar samimi ve bu kadar hakikati anlatan bir başka belgesel izlemedim. adam izleyiciyi alip "bak arkadasim bu isler boyle," diyerek soluksuz bir kreatif süreci tum ciplakligiyla size gösteriyor. adamin oflamasi poflamasi da, mutlulugu da icinize isliyor.