bugün

bazı kas kafalıların anlayamayacağı amma ve lakin çok anlamlı olan pankart.
futbol muhabbetini bir kenara atarsak insan goulu bir hayalerle dunya adimini atar. her atilan tohum sevaba atilmaz. muhakak ki ebeveynlerin hayaller için atilir. bu hayaller degisiklik gösterir. simdi örnek vermenin bir anlami yok herkes kafasindan versin iste.

herneyse nerde kalmistik... iste bu hayat denen macerada insanlar hayalleri için yasarlar. ammavelakin hayallerini gerceklestirmek için dis güclerle savasmak mecburiyetindedirler. iste buna kader dersiniz hayatin kanunlari dersiniz ne derseniz diyin, kişi gümbürdeyen kadar bu amansiz savasi sürdürür.

ammavelakin günün birinde hayallerinizi gerceklestirmek için savasma gücü bulamazsiniz kendinizde.

koy götüne rast gitsin

vur sirtina rahvan gitsin dersiniz.

kendinizi kaderin eline teslim edersiniz. sanki bir irmakta yelkenlerini kaybetmiş motoru bitmiş dumeni kirik sandal misali akişa birakirsiniz kendinizi.

irmaklarda caglayanlar ve selaleler vardir.

ve günün birinde cumburlob selaleden asaği yuvarlanirsiniz.

ne demiş mayakovski intihar etmeden evvel:

"bir varmış bir yokmuş"
derler hani:
aşkın küçük sandalı
hayat ırmağının akıntısına kafa
tutabilir mi!
dayanamayıp parçalandı işte sonunda
acıları
mutsuzlukları
karşılıklı haksızlıkları
hatırlamağa bile değmez:
odesmis durumdayiz kahpe felekle.
ve sizler mutlu olun
yeter '

gerci hayaller bittiği vakit hayatta biter. eninde sonunda basimiza gelecek olan bir şeydir bu. ne yapalim hayat bu...
gerçekler acıdır diye cevap verilesi pankart. (bkz: 19 mayis 2007 galatasaray fenerbahce maci)
hakkaniyetine dün hak verdiğim pankart. gerçekten bu yaptığınız olayları biz hayal bile edemezdik. stadı yıkmak için bizim gitmemizi bekleseydiniz keşke. şimdi yanlış anlayacaklar bak, ceza yiyeceksiniz. halbuki yıkım için belediyeden önce davranmıştınız, tek suçunuz buydu.
sezon 2005- 2006;
sarıyla kırmızıyla, alnımızın akıyla!
sezon 2006- 2007;
hayallerinizin bittiği yerde bizim gerçeklerimiz başlar.

" bizi bu hale getiren yönetim utansın! " dedirten ve 19 mayıs 2007 galatasaray- fenerbahçe maçında kapalı tribünde açılan pankart.
"hayÂlleriniz edirne'ye kadardır, orada biter" anlamı taşıyan pankart.

can sıkan durum ise galatasaray taraftarının 5 yıldır aynı şeylerle teselli bulmasıdır.
özhan canaydın'ın duyması gereken utançtır bu durum.
artık "gerçeklerin bittiği yerde hayaller başlar" pankartı açması gereken klübün ilginç pankartı
dün gece ali sami yen'de maçın sonucunda "hayal sensin, gerçekte sana girdi" ye dönüşen pankarttır.
galatasaray taraftarının açtığı az lafla çok şey anlatan pankarttır.
bugün su atarız yarın uefa kupasını kaldırırız fazla takılmamak lazım böyle şeylere.
Doğru bir yaklaşımdır fakat unutulmamalıdır ki gerçekleri doğuran yine hayallerimizdir.
"hayallerin bittiği yerde (mesela uefa kupasi 3. turu gibi) bizim gerçeklerimiz başlar." avrupa şampiyonluğu yaşayan güruhun son kapağı .

(bkz: zoruna gidenin borusuna gitsin)

-ali sami yen kapalı tribününde açılmış olan pankart.
(bkz: galatasaray ın fenerbahçe yi yenme hayali)
alternetif cem uzan vaadi olarak (bkz: cincon kadıköy galibiyeti)
roberto carlos 'un imza töreninde "amacım bu forma ile uefa kupası'nı kazanmak" demesi üzerine verilmesi en muhtemel cevap. * *
(bkz: gerçekler acıdır)
(bkz: gerçekler acıtır)
hayallerimizin bittiği yerde gerçeklerimiz başlamaz. çünkü tek bir gerçek vardır, o da ölümdür.
hayallerimizin bittiği yerde ölümden başka bir şey yoktur, ölüm yani sadece yokluk.

ister hayaller bitince ölürüz diye düşün, ister tek gerçek ölümdür de.
ikisi de aynı kapıya çıkar.
türk spor tarihinin en anlamlı, en özetleyici cümlesi. sami yen kapalısında pankarta dönüşmüşlüğü vardır.
"gerçek" denilen bölümün içinden bir gerçek:
trt'de yayınlanan final maçında, popescu'nun son penaltısından sonra "kupa türkiye'de" yazmıştır ekranda. halbuki kupa florya'dadır. (bunun sebebi diğer klup taraftarlarının içinde barındırdıkları eziklik duygularıdır) (o duyguların anlamak için ise en kolay yol inönü veya kadıköy'de oynanan galatasaray maçlarında, galatasaray'ın mağlubuyetinde, "avrupa fatihiymiş galatasaray..." diye başlayan tezahürattır. kupanın türkiye'ye değilde florya'ya gelmesinin sebebi ne galatasaray'dır ne de taraftarıdır.)
(bkz: kupa florya da)
gerçeklerin mimarlarının sahada oynarken ve teknik koltukta otururken 6 tane yemesinden sonra zerre umursamadığım söz. sen tut kas kafalıların anlayamayacağı çok etkileyici bir cümle kur , pankart aç. sonra imparatorun teknik direktörken 6 ye. ayranın yok içmeye ferrari enzo'yla gidiyorsun sıçmaya. hepimiz kas kafalıyız.
gerçeklerin yüzünüze tokat gibi çarptığı anı ifade eder.
http://www.ultraslan.com/...rbahce-Koreografi/045.jpg
herkesi kendi gibi ezik sananlara, verilebilecek tokat gibi bir cevaptır.
(bkz: hayallerde yaşıyor bazı ibneler)
yanlış bir önermedir zira düş ve gerçek arasında fark yoktur.
dışardan bakıldığında güzel ve anlamlı görünen lakin içi boş bir cümle.

bazı kaz kafalılarda bunu anlamaz nedense.
küçük heyecanları, küçük mutlulukları yaşayan insanların anlayamayacağı, büyük heyecanları yaşamaya alışkın insanların unutamayacağı bir cümledir.
biz sizi 6-0 yendik, biz sizi hep yeneriz vs. cümleleriyle kıyaslanamayacak kadar büyük bir cümle.
en büyük hedefim bu formayla uefa kupası kazanmak diyen dünyanın en iyi sol bekinin en formda olduğu zamanda; ona hayatında yemediği çalımı atan adamın, onu ve arkadaşlarını hep alıştıkları gibi 1. olarak değil de 2. olarak kürsüye çıkaran adamların söylettiği cümledir bu cümle.
6-0 10-0 gibi skorların unutturamayacağı cümledir bu cümle. bir 90 dakikada söyletilemeyecek kadar büyük çünkü bu cümle.
sanılanın aksine tesadüfün değil; inancın, azmin, alın terinin, emeğin, isteğin söylettiği bir cümle.
ve dille değil, yürekle söylenen bir cümle.
(bkz: çikolata dişlerinizi hayat düşlerinizi çürütür)