bazılarının gerçeğidir. bazılarımız diğerleri kadar mücadele etmeden onların hayallerini yaşıyor, bazılarımız da elinden geleni yapsa da hayallerinden uzaklaşıyor. fırlatıldığı dünyada, saçma ve anlamsız bir sürece maruz kalıp sonun gelmesi için vakit dolduruyor çaresizce.
şu anda yaşadığım durumdur. buna sebep olanlar şu anda güzel sokaklarda geziyorlar, mutlu anlar yaşıyorlar. benim gibi salaklar da ilk defa yaşıyormuş gibi üzülüyor. bugün bir milat olacak benim için, çünkü en özel ve en mutlu günümde tekrar hayal kırıklığına uğradım.
ben bunu insanların artık beni şaşırtmamasına yoruyorum. yani bir kere de ben haksız çıkayım ya, bir kere de bu kadar karaktersiz olmayın. o günleri göremeden öleceğim herhalde.
Her seferinde aynı durumlarla karşılaşınca insan alışıyor, hatta duyarsızlaşmaya başlıyor. Hayal kırıklığı sürekli yaşayanlara bir süre sonra koymuyor bile.
hayal kırıklığının bir dili olsa; pis bir yeşilçam gülüşü ile istersen alışma diyeceği durumdur. ama yine de kimse bizi , ve herkesi de aslında, hayallerimizden alı koyamaz, koymamalı. yani; hayal kırıklığı olacak diye her şeye çekingen davranmak, kaza olabilir diye, asla araba kullanmamaya benziyor.
insanı beklentisiz,umutsuz bir hale getiren olaydır. Bi yandan iyi olur; kalbin nasırlaşır ve üzülmezsin diğer yandan o umut çok ufak bir kırıntısı dahi olsa derinlerde bir yerde kalır. Umut olmadan yaşayamaz zaten insan.
kazigin kralını yiyorsun sonra dik durabiliyorsun hala gülebiliyosun saniyolar. sonra insanın kimseyi gormeyi, duymayı tahammülü kalmıyor. boş seyler senin yatağın basinda oturtmayı duvarları ezberletmeni sağlıyor. bi yagmur sesi duyduğunda bile için cıs ediyor. ama sen biseyleri hissetmeyi bile istiyorsun. kalp bu dayanmıyor. insanın cani ihtiyac duyulmak istiyor. ama gidip de sana ihtiyacim var diyemiyor. en cok da bu hal yoruyor insani. daha sonra dişlerini ve ellerini sıkıyorsun. kendine bi acı verip bu yaşadığın acıyı dindirmesini bekliyorsun. olmuyor. olmayınca olmuyor. her sabaha bi umutla uyanıp o umutlarının teker teker yok olmasi seni içten içe bitiriyor. derdini anlatacak insan bulamiyorsun. anlatabiliyosun ama derdini hafife alip anlamaya calismiyorlar. sense olmazlarin karsisinda oturup kaderin sana baska neleri onune cikaricagini dusunuyorsun. tum bunlarin basladigini da bittigini de bilmiyorsun bu da sigarayi kendiliginden yaktirir. bir sabah leş bi ruyayla uyanip kendine birseyler yapma istegi bile geliyor. eskiden mutlulukla hatta kahkahalar atarak gectigin yerlerden basini onune egip biseyleri unutma cabasina girmeye calisiyorsun. bir yandan insanlara kendini dik durabiliyormus gibi gostermeye calisirken icindeki depremlerle defalarca çöktüğünü kendin biliyorsun. ama gercekler acıtır. bildiklerini kendine aciklamak yakar icini En cok da. mesela ayni insan birini ayni yerden kac kere kirar degil mi. Değmez. Alışırsın. Sadece alışıyormuş gibi yaparsin için yana yana.
Alışmanın mükün olmadığı nadir duygu durumlarından biridir.
Her seferinde, daha başka, belki daha derin yara alırsınız.
Acımadı kiii, acımadı kiii oyunu, hayal kırıklıklarında oynanacak bir oyun değildir.
Zaten eğlenceli de değildir.
Her seferinde alıştım sanıyorum her seferinde tamam artık bu olmazsa çok da takmam nasip diyorum. Sonra olmayınca yine herseferinde canım yanıyor ilk defa hayallerim yıkılmış gibi.