hasret

direc-t'nın rus kozmonatları albumünün bana gore en iyi parcası

hasret beni yordun sanma
sancım diner elbet zamanla
kimbilir belki bir gün
kurtulurum sonunda
o eski günlerden
o simsiyah nefessiz günlerden
hep ağlardım ben
o uyurken
hep saklandım ben
kendi dünyama
affet
nefret ettim senden
güneş hiç batmaz
güller solsa da
ateşler söndükten sonra
artık çok geç
çok geç
hep uyurdun sen
ben ağlarken
hep saklandın sen
kendi dünyana

nazım hikmet şiiri

HASRET
Denize dönmek istiyorum!
Mavi aynasında suların:
boy verip görünmek istiyorum!
Denize dönmek istiyorum!

Gemiler gider aydın ufuklara gemiler gider!
Gergin beyaz yelkenleri doldurmaz keder.
Elbet ömrüm gemilerde bir gün olsun nöbete yeter.
Ve madem ki bir gün ölüm mukadder;
Ben sularda batan bir ışık gibi
sularda sönmek istiyorum!
Denize dönmek istiyorum!
Denize dönmek istiyorum!

bir nazım hikmet şiiri*

hasret
yüz yil oldu yüzünü görmeyeli,
belini sarmayali
gözünün içinde durmayali
aklinin aydinligina sorular sormayali
dokunmayali sicakligina karninin.
yüz yildir bekler beni
bir sehirde bir kadin.
ayni daldaydik ayni daldaydik
ayni daldan düsüp ayrildik
aramizda yüz yillik zaman
yol yüz yillik.
yüz yildir alacakaranlikta
kosuyorum ardindan.

bulutsuzluk özlemi'nin numara adlı albümünden bir parça.

uyku girmedi gözüme
yine dün gece
seni düşündüm
ay ışığı
sardı kenti bütün gece
üşüdüm
seni düşündüm

al götür beni
sar ısıt beni
yağmurunda ıslandığımız
yollarında yürüdüğümüz
ılık rüzgarları
deniz kokan kente

ben burada
sen orada
hasret bitmez
büyür sevda

Bana Hasreti Soruyorsun...

Yüreğimde yaktığın ateşten,
Bir kıvılcım göndereyim.
Yanmak neymiş,
Kerem de kimmiş,
Anlatsın sana.
Aleme hazandır hasret.
Bende ise bahar.
Bahar bende,
Binbir çiçekte açar.
Kerem'e sor !
Yanmaktır hasret.
Bende ise,
Zemheri ayazında titremek...
Ahmed Arif'e sor !
''Prangalar eskitmektir'' hasret.
Bende ise,
Pranga vuramadığım sende ki yürek...
Nazım'a sor !
Gömülemediği memleketidir hasret.
Benim ise,
Adını koyamadığım memleket...
Harrana'a sor !
Yağmurdur hasret.
Bende ise,
Sana akmak isteyen gözyaşım...
Rüzgara sor !
Deli dolu esmektir hasret.
Bende ise,
Kokunu duymak rüzgarda...
Dağlara sor !
Bitmeyen yalnızlıktır hasret.
Bende ise,
Yüreğimde ki yalnızlık...
Serçe yavrusuna sor !
Uçacağı gündür hasret.
Benim ise,
Sana kavuşacağım gün...
Bebeğe sor !
Ana kucağıdır hasret.
Benim ise,
Dokunamadığım bedenin...
Azrail'e sor !
Can almamamaktır hasret.
Bende ise,
Yokluğunda Azrail'i aramak...
Dedim ya,
Hasret bende bahardır.
Bahar bende,
Binbir çiçekte açar.
Hasret bende,
Türküdür.
Çığlıktır.
Yalnızlıktır.
Mısra mısra şiirdir.
Bende hasret,
Sensin.
Hasret bende kıyamet...

görsel

görsel

görsel

görsel

tanju okan'ın seslendirdiği güzel şarkı.

sözleri:

bu akşam çok efkarlıyım
kalbim neden kan ağlıyor?
bunu bir bilsen sevgilim
güneş solgun gündüz gece
içimde sen bir bilmece
ızdırabı heceliyor

sensiz yalnız sensiz içim
gözyaşlarım yağmur gibi
yanağımı ıslatıyor
kollarım bekliyor seni
öpsem öpsem ellerini
yine de sana hasretim
dudaklarımda bir ateş
avuçlarımda alevsin
sensiz yalnız, sensiz hiçim
ilahımsın sevgilimsin
sen benim her şeyimsin

hayatım anlamsız şimdi
sensin bana neşe veren
seviyorum sevdim bir
sen benim sıcak güneşim
güzel tatı tek eşimdin
kara sevdam, sevgilimdin
unutamam asla seni
her gün anıyorum yasla seni
ne olursun dön, dön bana

kollarım bekliyor seni
öpsem öpsem ellerini
yine de sana hasretim
dudaklarımda bir ateş
avuçlarımda alevsin
sensiz yalnız sensiz hiçim
ilahımsın sevgilimsin
sen benim her şeyimsin

güneş solgun gündüz gece
içimde sen bir bilmece
ızdırabı heceliyor
sensiz yalnız sensiz hiçim
gözyaşlarım yağmur gibi
yanağımı ıslatıyor sevgilim
yanağımı ıslatıyor

... kadehini, şerefine kaldırıyor.

hasret, yıllardır gözyaşımla suladığım 2 metrelik topraktır. hasret babamdır.
hasret, burçak burçak ekmek kokandır. hasret anamdır.

hasret burnumda tüten sevdam, çuzdanımda fotoğrafın, hasret ilk içtiğim sigaramdır.

özlemden daha bir derin, daha bir koyu gelir bana hasret. sanki özlem uçucudur, hasret vuslata rağmen kalıcı gibi gelir.

hasret arabesk bir kelimedir. sıla hasreti vardır mesela. öyle bir hasrettir ki bu burnun direği kırılır.
özlem 80'lerde pastane isimlerindendir daha bir sosyetik daha bir yaşanabilirmiş gibi sunulan.

özlem light süt ise hasret tam yağlı süttür. özlemin içimi zevk verir. doya doya yaşarsınız özlemi. özlemek beklemektir, sabretmektir. hasret ise acıtır, kanatır.

tanım: hasret mutlaka bir kavuşmanın olacağına işarettir. özlem ise dünü aramaktır. çoğu zaman özlemler hiç bitmez. özlemek devam eder. hasret daha koyuymuş gibi sanılan ama özlemek eylemi içinde eriyen bir sözcüktür.

yasadıkca,sevdamı ululastırdığını farkederek sevdiğim duygu.
sevdanın hamuru hasret.aşkın tadı tuzu.
zira özlemiyorsa insan sevmiyordur.
özletmiyorsa sevdiğine kendini sevilmek istemiyordur.
özlemek için mesafeler süreler arıyorsa yalancıdır.
özlemek sevenin yazgısındadır her an.yanında olsa da aynıdır.uzakta olsa da aynıdır.

(bkz: biri sezen aksu mu dedi)

Şarkıcı: Sezen Aksu
Albüm: Sezen Aksu '88
Şarkının adı: Hasret
Şarkı bilgisi: Söz: Aysel Gürel Müzik: Atilla Özdemiroğlu
Şarkı sözü:

Ter döküyor dört duvar ter
Bense beklerim bir gün mutlaka
Ters dönecek anahtarlar bir gün
Elbet çıkacaksın ışığa
Sen aydınlığa ben sana hasret
Gel eritir demirleri bendeki ateş

Bir gün açılır
Açılmaz sandığın kapılar
vurunca güneş
Bir karanlık daha erişti güne
Saat neredeyse beş

Gün bizim güneş bizim
Göğsümüzde ateş bizim
El ele olduğumuz
O gün gülmek bizim
Yana yana sevmek bizim
Hasrete vurduğumuz
Göz göz yürek bizim

Süsledim gelin misali gençliğimi
Sandığıma kaldırdım
Sensiz geçen yılları verdim
Sana yeni zaman aldırdım

sevilen bir seye duyulan ozlem. can yakici bir seydir. ben de boyle kucuk emrah gibi tovbe tovbe..

sözleri şu şekil olan bir 'hasret' daha vardır:

o gözler bana ağır,
eskisinden yabancı.
gönlümdeki bu sevda,
hiç dinmeyen bir acı.

ruhumun kederinden,
gözlerim yaşla doldu.
inliyorum derinden,
bana bilmem ne oldu?

en candan arkadaşım
ruhumu saran gece,
ben kime bağlanmışım,
ağlıyorum gizlice.

kimsesiz karanlıklar,
derdime şifa verir,
kalbimdeki yaralar,
daha çok daha derin.

nazım hikmet ran'ın aynı isimli diğer şiiridir:

yüz yıl oldu yüzünü görmeyeli,
belini sarmayalı,
gözünün içinde durmayalı,
aklının aydınlığına sorular sormayalı,
dokunmayalı sıcaklığına karnının.

yüz yıldır bekliyor beni
bir şehirde bir kadın.

aynı daldaydık, aynı daldaydık.
aynı daldan düşüp ayrıldık.
aramızda yüz yıllık zaman,
yol yüz yıllık.

yüz yıldır alacakaranlıkta
koşuyorum ardından.