bugün

erkin koray'ın bir rum dilberi için yaptığı rivayet olunagelen harika şarkısı..

hare krishna hare krishna krishna krishna
hare hare hare rama hare rama rama rama hare hare

dun gece bir ruya gordum, hayirdir insallah
guller acmis bir bahcede, ne kadar guzeldin
yanima geldin

bana elini uzattin, tutar miyim diye baktin
sunu bil ki unutmadim, cok sevdim inan ki
su sozlerini
hare krishna hare krishna
dünya olayları karşısında pasif kalmayı bilgelik sayan lüzumsuz zihniyetin üç-beş sefer tekrarladığında mutlu olacağına inandığı söz. sağlam bir öküzün bile aynı melodi ve sözü uzun süre dinledikten sonra yere yığılıp baygınlık geçireceğini hesaba katınca bir insanın bununla -mutlu olmak bir yana- herhangi bir şeyi düşünecek ve belki de kaygılanacak açık bilinci muhafaza etmesi de beklenemez herhalde.

geçen yaz yapılan barışarock festivaline gidenler bilir, bir çardak altında dünyanın tüm sorunlarını bir kenara bırakıp, sanki gözlerini kapayınca bu sorunlar hallolacakmış gibi davranan ve "mutlu olmak aslında ne kadar da kolaymış, sadece biraz mal olmak yeterli" diye düşünüp etrafa gülümseyen tipler vardı. ve dağıttıkları kağıtlarda " bu ski her bilmem kaç sefer okursanız mutlu olursunuz" diye yazıyordu. sözler de yanlış hatırlamıyorsam şöyleydi :

hare krişna
krişna hare
hare hare
hare krişna.
murat yılmazyıldırımın hindistanname şarkısının nakaratında zikrettiği kelime grubu.
hikaye için (bkz: krishna)

ayrıca konserlerinde eline bendiri aldığında ilk söyleyeceği şeylerdir.

hari krishna, hari krishna
krishna krishna hari hari
hari rama hari rama
rama rama hari hari....

danseder, çoşar, tadından yenmez
nina hagen tarafından da seslendirilen süper bir parça..
--spoiler--
http://www.youtube.com/watch?v=bcHmfGMg598
--spoiler--
londra'nin oxford street ve civarinda zaman zaman ellerinde calgilari, turuncu agirlikli hint isi elbiseleriyle dolasan ucuk, kaciklarin soyledikleri bir tur buyulu laflar toplulugu. ne zaman gorsem, peslerine takilirim dansederek. bu sehirde hatta bu dunya'da ne kadar da yabanciymisim, her sey ne kadar da gercek disiymis gibi hissetmeme neden olurlar her seferinde. manasi muhim olmayan ritmik sarkilari/turkuleri/manileri/dualari;
hare krishna hare krishna
krishna krishna hare hare
hare rama hare rama
rama rama hare hare.
soho'da ibadethane gibi bir yerleri vardir, cani isteyenin gidip, bakinabilecegi, yemek falan yiyebilecegi bir yer. meraklilari icin;
--spoiler--
http://www.iskcon-london.org/
--spoiler--
placebonun da 36 degrees albumunde seslendirdigi sarki.
the beatles'ın i am the walrus isimli eserinde de bahsedilen söz bütünü.

--spoiler--

Semolina Pilchard, climbing up the Eiffel Tower.
Elementary penguin singing Hare Krishna.
Man, you should have seen them kicking Edgar Allan Poe.

--spoiler--

buradaki elementary penguin, şarkının ortaya çıkış hikayesinde gizlidir.

rivayet olunur ki, john lennon'ın mezun olduğu ilkokulda okuyan bir velet lennon abimize bir mektup yazar. mektupta da "john amca, bizim nonoş tipli edebiyat öğretmenimiz sizin şarkılarınızı tahlil ettiriyor, anlamlarını soruyor. çok müşkül durumdayız. bir el at be amcam. hadi be kolormatik gözlüklerine kurban olduğum amcam." şeklinde ifadeler vardır.

john lennon da "haydi şu ibnelere tahlil edilmesi namümkün bir şarkı yapalım da, göt olsunlar." deyu harekete geçer. sözlerinden anlam çıkarılması mümkün olmayan i am the walrus isimli şaheseri yaparlar. son bölümde de doneyi verir dinleyicilere.

alayı penguen gibi giyinmiş ilkokul bebelerinin "hare krishna" söz öbeğini kullanarak mutluluk oyunu oynadığından dem vurmuştur. sonunda da, "bu ibneler bu hızla edgar allan poe'nun lanet kıçını bile tekmeler adamım." diye ekleyerek "veletlere respect, hocalara knockout with perfect." demek istemiştir.
beş basit cümlenin oluşturabileceği en güzel bütün sanırım bu sözler.

'dun gece bir ruya gordum, hayirdir insallah
guller acmis bir bahcede, ne kadar guzeldin
yanima geldin '
Koskoca bir inancı, bir öğretiyi saçma sapan iki üç şarkıdan ibadet sayan yurdum cahillerinin entry girdiği başlık....
Siz cahilliğinizden utanmıyorsunuz ama, ben bu kadar cahil bir halkın bireyi olmaktan utanıyorum....
Yalan olmasın Allah yalanı sevmez. ilk dinlediğimde ya 4. sınıftaydım ya da yeni 5. sınıfa geçmiştim. Tek başına Konser kaydını dinlemiştim. En sevdiğim yer girizgahıdır.

dün gece bir rüya gördüm / hayırdır inşallah
Güller açmış bir bahçede / ne kadar güzeldin
yanıma geldin