hallac ı mansur

entry110 galeri4
    60.
  1. ene l hak dedikte çekildik dara
    edeb erkan bizde doğru yol oldu.
    2 ...
  2. 59.
  3. ilk cümlesindede şunu anlatmak istiyor; 'Allah sevgisini taşıman ve bunun gerekliliklerini yerine getirmenin o kadar kolay olmadğını anlatır..'' keza kendisi bir insandır bi-çaredir..bunu söylemiş olması kendisini daha değerli kılar..

    iki cümlesinde şunu anlatıyor; ''artık dayanamıyorum sana olan sevgimi anlatmak sana kavuşmak için adaletini bekliyorum'' ölüme hazırım gibi.

    (bkz: bilale anlatır gibi anlatmak)
    1 ...
  4. 58.
  5. sözleri çelişkilerle dolu tasavvuf babalarından biridir. ölümünden sonra tasavvufçular tarafından 'kahraman' ilan edilmiş ve ünlenmiştir. ibn-i arabi, Mevlana, yunus emre.. vb. birçok kişiyi etkileyip, dinin temel öğretilerini dinamitlemişlerdir. akıl mantık dışı ve çelişki dolu sözlerine bir örnek:

    'Ey insanlar! beni Allah'Tan kurtarın. o beni benden aldı götürdü; bana geri vermiyor. ben ise götürüldüğüm yerin gereklerine riayet edemiyorum....."

    bu sözünün tam tersi başka bir sözü:

    "sana yakarıyorum, üzerime kadar indirdiğin bu kutsal sahipleniş aşkına ve Sen'den istediğim daha yüksek dereceler adına, beni böyle kendimden alıp götürdükten sonra tekrar bana geri verme. Düşmanlarımın sayısını çoğalt şehirlerde, müminler içerisinde ölümümü isteyenleri de artır."

    yorum serbest...
    2 ...
  6. 57.
  7. ene'l hak sözü meşhur evliyaullah. * aynı misal üzerine beyazıt bestami hazretlerinin de * '' allahuekber'' e mana verişi vardır ki akıllara zarar.

    beyazıt bestami, dergahtan bir zat'a '' allahuekber '' 'e bir mana ver evladım der, zat, '' allah en büyüktür '' efendim der. beyazıt bestami, '' sen ne ettin öyle, allah ile kimi kıyasladın da allah'ın büyük olduğuna kanaat getirdin, mana yanlış, bu seni kafir eder '' der. halbuki, mana genel anlamda, müfessirlerce de onaylanmış bir manadır. ama arifler sultanı, durumu açıklar; '' sonradan yaratılan hiç bir şey kıyasa nail değildir, ancak allah vardır, o, diğerleriyle kıyas edilemeyecek kadar büyüktür ve tek varolan allah'tır '' der.

    diyeceğim o ki; hazretler, vücudiyetlerinden geçmişlerdir. onlar allah karşısında ölü gibidirler. ne gelirse razı, ne olursa razıdırlar. istedikleri ve düşündükleri tek şey allah'tır.

    bu mevzuda da yine beyazıt bestami'nin bir mana alemi rivayeti vardır, kısa geçeyim; allah mana aleminde tüm zamane ve silsile ariflerini toplar, ve buyurur '' herkes benden istedi, ancak ebu yezid * beni istedi '' zaten bu yüzden hazret'e ariflerin sultanı diyoruz.
    3 ...
  8. 56.
  9. öldürülmesi tümüyle yobazların oyunudur. mansur'un fikirleri her ne kadar hindu sosu taşısa da islam inancına aykırı değildir. ancak söylemleri ve takipçilerinin sayılarının giderek artmasından korkan yobazlar tarafından söylemleri çarpıtılarak işkenceyle öldürülmüştür.

    o tanrının tek gerçek olduğunu, insanlar da dahil olmak üzere evrendeki her şeyin tanrının bir parçası olduğunu söylemiştir. yani bilgisi olmadan fikri olan bazı angutların sandıkları gibi kendini tanrı ilan etme durumu yoktur. tabii bu angutlar kendileri okuyup öğrenmek yerine kendi çıkarları için zamanında mansur'u katledenlere inanıyorlar. oysa katledenler de mansur'un tanrılık iddiasında olmadığını gayet iyi biliyorlardı.

    öldürülmesi ise bambaşka bir iğrençliktir. william wallace'ın idamını mumla aratır. el, ayak, dil dahil çeşitli uzuvları teker teker kesilmiştir. sonrasında derisi yüzülmüştür. sonrasında çarmıha gerilmiştir. sonrasında kellesi de kesilmiş ve turşusu kurulmuştur.

    ulan bir de ışid'e bok atıyorlar. oysa bu yobazlar her devirde bu kadar vahşilermiş be!
    1 ...
  10. 55.
  11. kendini tanrı ilan eden kibir müsveddesi.
    1 ...
  12. 54.
  13. 53.
  14. Ben Hakk'ım(En-el Hakk) dediği için Abbasi yönetimince derisi yüzülerek parçalanmış olan büyük mutasavvıf...En-el Hakk derken kastı;Allah kendi güzelliğini,kendini nurunu kullarına yansıtmıştır demektir.Ancak;karşısındakiler onu anlayabilecek zeka,bilgi ve algı seviyesine sahip olmadıklarından,bu sözü düz mantık yorumlamışlar ve onu katletmişlerdir.ortada bir cehalet varsa bu hallac-ı mansurun değil,yöneticilerin cehaletidir.
    1 ...
  15. 52.
  16. 51.
  17. Eğer bir kalp kırarsan hakka eylediğin secde değil.
    2 ...
  18. 50.
  19. "Mest olanların kelamı kendinden gelmez beri  
    Ya niçin söyler enel Hak, kişi Mansur olmadan"

    Mevlana hazretlerini bir sevgi pitircigi görenler bu enel hak nidasini elbette şirk görür.
    1 ...
  20. 49.
  21. asılırken taşlarlar...

    hiç ses etmez... taşlarlar.. taşlarlar..

    içlerinden biri vardır onu gerçek olduğu gibi tanıyan biri... o da tutup "gül" atar herkese nisbet eder gibi...

    fakat hallac ı mansur hazretleri ağlamaya başlar...

    herkes sus pus olup şaşırır... seni o kadar taşladık gık etmedin, fakat gül attı şu kişi ağlamaya başladın neden?

    "beni tanımayanların attığı taşlar dokunmadı, fakat tanıyan birinin attığı gül çok ağır geldi" der...

    ah ah..
    0 ...
  22. 48.
  23. new age'ciler tarafından sömürülen diğer insan. öbürü de mevlana'dır. insanın aslında birer yaratıcı olduğunu iddia eder bu new ageci abiler.
    1 ...
  24. 47.
  25. ---spoiler---

    Her nefeste Hu, her nefeste Hu, cevap verir
    çağrıma, her nefeste Hu, oradadır, canımdan
    candadır, canımdan parçadır, cevap verir
    kendini açığa vurur da neden yüzünü
    göstermez apaçık ortaya çıkmaz? Gönülde gizli
    bir sır, gizli bir hazinedir, her nefeste çıkar,
    her nefeste girer, her Hu'da gizlidir de kendini
    göstermez. Suretlerden münezzeh, açığa vuran
    da gizli olanda. Gönülle giden her zerrede,
    incidir o, noktadır, eliften noktaya yolculuktur.
    Eliftir, dünyada gönlün noktasıdır. Eliften
    noktaya yolculuktur, kendini açığa vuran.
    Kendini açığa vuran giz, her gönülde sırdır
    saklanır. Suretlerde değil, her nefeste dışarı
    çıkan ve tekrar ten kafesine geri dönen, gönül
    kafesinde şakıyan bülbüldür, gül kokusundan
    sarhoş olan, harap olan, kırık gönüllerdedir,
    kendini açığa vuran."

    ---spoiler---
    1 ...
  26. 46.
  27. ---spoiler---

    Ben enelikten vazgeçtim , en- el hak dedim,
    beni O 'na kavuşturanlara selam ola . Ne
    sağımda melek, ne solumda şeytan , hiçbirine
    uymadım, dinlemedim , ben Hakkı istedim , O ' na
    kavuşmaktı niyetim , bir baş istediler sundum ,
    beni kavuşturanlara selam ola .
    Ne dava, ne keramet , ne ululuk , ne şan ne
    şöhret, ne ibrik , ne seccade , ne tespih , tek
    istediğim Hakka kavuşmaktı , ben de tezahür
    eden, benim ruhumda, bedenimde kendini
    açığa vurana kavuşmaktı , bedenimin
    perdelerini yırtmak , ruhumun perdelerini
    kaldırmak, Hakka vuslattı, beni kavuşturanlara
    selam ola .
    O 'ndayken ayrı düşmüşlüğün haraplığını,
    bedenin fakirliğinde, kendini açığa vuranın
    genişliğinde, ruhumun perdelerini tek tek
    parçalayarak, ten kafesinden ayrılmak , gönül
    bülbülümün gülün kokusundan sarhoş olup
    harap olan kanatlarını kırmak , kanatsız aşka
    uçmak. Uçuranlara selam ola .
    Artık ne kanada ihtiyacım var , ne de başa .
    Benim aşkım kanatsız uçan kartal iken , ne gül
    kalır ne de kokusu. O 'na kavuşmak için hiçbir
    engel kalmaz iken , tek bildiğim O 'nun
    ummanında bir damla olmak, tüm damlalara
    selam ola .
    Sureti geç , gönüle bak, gönüle giden dipsiz
    kuyuya dalan gibidir. Karanlıktır ama sonu
    aydınlıktır , ferahtır . Acılarla dolu yolculuğun
    huzura kavuştuğu andır, inciye kavuşan için
    nice hikmetler mevcuttur . Nice inciler vardır ,
    O 'na götüren nice yollar ve karanlık kuyular.
    Karanlık senin gözlerindedir . Gönül gözünün
    karanlığının kuyuya yansımasıdır. Gönül bir kez
    aydınlandı mı , en karanlık dipsiz kuyuya şems
    olur. Kendi ışığını bir kez yakan bir daha ışığa
    ihtiyaç duymaz. Yolunu kendi bulur. Her yol
    mubahtır, her insanın yolu ayrıdır, her gönül
    kuyusunda bulunan inci bulan kişiye aittir . Ona
    özeldir . Ben hakkım demekle incimi buldum.
    Ben hakkım demekle başı sundum. Ben hakkım
    demekle hak oldum , hakka vuslat oldum . Vuslat
    oldum, dünyadan geçtim , ışıdım geri döndüm .
    Kırıldı gönlüm, harap oldu . Ne varsa ben de
    var . Ne varsa kırık gönlümde var , O 'nu görmek
    isteyen kırık gönlüme baksın , O kırık
    gönüllerde var . Yol açanlara selam ola .
    Hak aşığıyım gönlüm harap, gezerim ayaklarım
    arşta , başım Hu 'da . Toza : gönlüm bülbül olur
    ten kafesinde şakır , aşk aşk diye, bülbülümün
    kanatları kırılmış şakır En- el Hak diye.
    Dünyayı neyleyeyim, neyleyeyim cenneti,
    neyleyeyim huriyi , asıl kaynağı isterim kana
    kana içmek, o kaynakta damla olmak , akmak
    delicesine. Sonsuzluğun en sonsuzluğu ,
    zamansızlığın zamansızlığı , yüceler yücesi , şanı
    büyük O , asıl kaynak nurların nuru , gerçek
    kaynak , sana kavuşmaktır tek isteğim, senin
    yansımandadır tüm gerçeğim, yansımanı
    gördüm, gülün kokusunu aldım , çağrını
    duydum, sen gönlüme fısıldadın, şah
    damarımdan yakın olanım , ten kafesimde
    kendini açığa vuranım, sen ki, sana
    kavuşmaktır tüm arzum, niyetim, bir baş
    istediler sundum, Hokkadır vuslatım .
    Aşk aşk derim , erimek isterim, iki değil bir
    olmaktır derdim, harap olmuş yüreğim , kırılmış
    tüm kanatlarım, uçarım enginlere, gözlerim
    ama, kulaklarım sağır , yolum sadece Aşkadır,
    En- el haktır sözüm, başka söz bilmem, kelamım
    nicedir, dert olur , alır başımı sunarım , vuslata
    kavuşturanlara selam ola .
    Aşk başkalaştırır, beni benden alır , aşka uçan
    başkadır , değilse aşka uçmamıştır, aşka uçmak
    için kanatları aramak zaman kaybıdır , kanatsız
    uçmaktır, harap olan gönül bülbülü, ne eder
    gülü. Aşk değil midir, yağmuru yağdıran , suyu
    buluta, bulutu suya dönüştüren , aşkla toprağa
    kavuşturan. Tüm tohumların içine zerk olan ,
    kendini açığa vuran. Toprağın deli gibi
    kaynaşması değil midir kavuşması askıların. Su
    toprağa sevdalıdır , güneşin yakıcılığına
    aldırmaz , aşkla dönüşüme aldırmaz , buharlaşıp
    gökyüzüne çıksa da elbet bilir tekrar ineceği
    zamanı, sabırla bekler, aşk başkalaştır insanı.
    Eser rüzgar , çakar şimşek , ağlar bulut, su
    kavuşur yine aşkına , aşkların kavuşmasına eşlik
    eder tüm kainat . Erir biter görünmez olur da
    sen bilirsin yine bakarsın buluta, işte damla
    yine oradadır .

    ---spoiler---
    1 ...
  28. 45.
  29. cubbemin altında allahtan başkası yoktur diyen cüneyd-i bagdatinin hallac ı anlamaması bana hayli ilginç gelmiştir.

    anlamadığını zannetmiyorum ikiside tasavvuf ehlini almış ve dünyadan soyutlanmış kisilerdi.acaba cüneyd bagdati ogrencisinin kendinde gizli kalıp söylemesi gereken şeyi ifşa ettiği için mi kızmıştır. sibli gibi yapamadığı için mi yoksa...

    garip bir durum ama ne olursa olsun hallac ı gerçeği bulmuş ve gerçeği saklamak yerine ifşa etmiştir, her ne kadar gerçeğin bedelini canıyla ödese de...
    0 ...
  30. 44.
  31. putkırıcı kişiliği, bildiği ve inandığı şeylerden ödün vermemesine yol açan örnek insan. hallac'ın kendi inandıklarını söylemesi nedeniyle öldürülmesi, bağnazlığın ne kadar hakim olduğunu göstermiştir. onu katledenler, doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar sözünden daha da ileri giderek onun sözleri işlerine gelmediği için onu öldürmüşlerdir. bu durum, islam toplumunda farklı bir düşünceye ve görüşe sahip olmanın imkansızlığını göstermiştir.

    hallac'ın söylediği "enel hak" sözünün o dönem toplumunda bozgunculuk çıkaracağı, o dönemin siyasal yönetimine zarar vereceği düşünülmüştür. hallac'ın idam edilmesini uygun görenler, yönetimin emriyle fetva çıkaranlar, iktidar dalkavukluğu yapan alim kesim olmuştur. bu olay, bilgili olmanın, alim olmanın insanı gereken doğru davranışa götürmediğinin açık örneğidir.

    halifenin fermanıyla, alimlerin ve de hakimlerin "olur"uyla öldürülen hallac aslında bir hak yolcusudur. ödünsüz oluşu ve bildiği yolda güçlü olanların karşı çıkmalarına rağmen yürüyüşü, gerçek bilgi, ilim irfan sahibinin nasıl bir tutum ve davranış sergilemesi gerektiğine örnek olmuştur. diğer yandan, dinin devrimci yorumları karşısında duranların sindiremedikleri ve susturamadıkları değerleri nasıl yok ettiklerinin en üst örneğidir.
    0 ...
  32. 43.
  33. kendini allah'a aşık sanıp, daha sonradında kendini Allah ilan etmiş kişilik. bu yüzden acı şekilde öldürülmüştür. acı şekilde öldürülmeseydi bugün bir hiç olacaktı. benim için zaten bir hiç.
    0 ...
  34. 42.
  35. Sevdada eri de gönüle ak dedim
    Tutuştur bedenim, beni yak dedim
    Hallac-ı mansur iken “enel hak” dedim
    Derimi elimle yüzmüş gibiyim.
    1 ...
  36. 41.
  37. 850 – 900 lü yıllarda yaşamıştır. iran ın güney horosan bölgesinden gelmiştir. (Afganistandada horosan vardır) Bu adamın dedesi zerdüşttür. Daha sonra fırat nehrinin oralara filan göçmüştür. Irak bağdatta idam edilmiş kişidir. Tasavvufçudur. Yani tasavvuf konusu islamda tartışılan bi konudur. Allah evrende her yerde senin benim içimde diyen bir felsefedir. her canlının ruhunda o'ndan bir parça bulunur"... diyerek neyi kastetmiştir. Sonuçta bu kişi bağdat ta ağır işkencelerle öldürülmüştür. Ama sözünden dönmemiştir. Yanlışmı anlaşılmıştır yoksa kendisi büsbütün yanlımıdır. Ayrıca ek bilgi: aleviler bu adama sahip çıkar. Türkülerde filan adı geçer.

    not : mevlanada dahil olmak üzere bu tür tasavvufi adamlar genelde horasandan gelmiştir. enteresan bir bilgi bence.
    0 ...
  38. 40.
  39. "haktan başka varlık yoktur" demek yerine en-el hak dediği için zalimce öldürülen alim.
    1 ...
  40. 39.
  41. Enel hak, ben hakkım sırrını ifşa ettiği için öldürülen tasavvuf ehlidir.
    1 ...
  42. 38.
  43. neden ağlıyorsun diye sorduğu adam ''sevgilim öldü'' diye cevaplayınca, ''o halde sen de kendine yeni bir sevgili bul; fakat ölmeyeninden olsun'' demiştir.
    5 ...
  44. 37.
  45. 36.
  46. hallaç değildir, hallaçlıkla ilgili anektot da ondan yıllar sonra uydurulmuştur. işin aslı Hallaç türkmenlerine mensuptur. Yaşadığı çağda çok görülen biçimde obasının adıyla anılmıştır ( bu durumun günümüdeki örneği ve temsilcisi (bkz: Yusuf Halaçoğlu)).
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük