bugün
- evlilik yaşı kaç olmalıdır13
- anın görüntüsü19
- piknikçi grubun varoş olduğunu anlama yolları14
- icardi19059
- doğum gününde hatırlanmamak14
- kızların mesajlara geç cevap vermesi16
- icardi1905'in sözlüğü bozması18
- bik bik için diktiğim şort17
- ismet gurbuz 202413
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı10
- anneler günü16
- elinin değdiği anı unutamıyorum 5 posta attım16
- en dindar özelliğiniz25
- serdar ortaç renault megane benzerliği8
- zall beceremiyorsan bırak git12
- ayetullah hamaney'in mini etekli torunu11
- ali koç9
- yorgun mermi10
- şizofreni11
- düşün ki o bunu okuyor9
- sözlükteki feyk hesap sahipleri tespit edilecek11
- bacağa kramp girmesi10
- 2024 eurovision şarkı yarışması13
- erkekler seks yapamayacağı kadınla arkadaş olmaz10
- erkeklerin sadakatsiz olması20
- türkiye den soğuma sebepleri11
- erkekler götünüze değil yaptığınız pastaya bakar15
- arkadaşlar sizce bu yüzük nasıl15
- eloande ile evlenip sözlüğü huzura kavuşturmak8
- uludağ sözlükte yazmanın hiçbir anlamı olmaması24
- fazla mastürbasyon yapan erkek9
- kimsenin okumadığı sözlükte yazar olmak11
- uludağ sözlük kapatılacak11
- 45 yaş üstü kadınların muşmulaya dönmesi10
- cami tuvaletinin paralı olması14
1876, aydın doğumludur. nam-ı diğer uşaklı halis bey'dir. ve dahi, binbaşı halis bey veya kör halis lâkaplarıyla da anılır. çanakkale ve istiklal savaşı gazisidir. mağrur bakışlı, yürekli mi yürekli, türk oğlu türk askeridir.
1914 yılında, çanakkale muharebelerine katılmak üzere çanakkale'ye geldi. mart ayında seddülbahir’de komutası altındaki 27.alayın 3.tabur'u ile birlikte 26 alay'ın ihtiyat taburu olarak harapkale'de konuşlanmış ve vatan borcunu layıkıyla icra etmiştir. maiyetindeki askerlerlere güven ve cesaret veren güçlü bir liderdir. şefik aker, hatıralarında kendisinden "çok kıymetli ve seci* bir askerdir" diye bahsetmektedir.
24–25 nisan 1915’te, düşmanı ilk karşılayan komutanlardan birisi olan halis bey, çanakkale muharebeleri'nde gösterdiği kahramanlıktan dolayı liyakat nişanı almıştır. çıkartmanın ilk gününde kolundan ağır şekilde yaralanmasına ve çok kan kaybetmesine rağmen uzun süre komutayı bırakmamış olması, üstleri tarafından görülmüş ve taktir edilmiştir. hatta kolundan vurulduktan sonra şu sözleri söylemiştir;
"yavaş yavaş erimeye başladık. avcı hattımız seyrekleşmeye başladı. işleyen 40-50 tüfek kaldı. artık, bizim burada ölmek üzere olduğumuzu bildirecek habercinin gönderilmesinin zamanı geldi."
o'nun bu halini gören teğmen ahmet mucip ise, hatıra defterine şunları yazmıştır;
"vaziyetin, lehimize olduğuna dair bir kanaati olmadığını yüzünden okumak mümkündü. gittikçe sararan yüzünden ve bakışlarındaki kuvveti kaybolan gözlerinden bir mana çıkarmak istiyordum. fakat, bunun için düşünmeye ve sebep aramaya gerek kalmadı. sol kolunun haki kumaşı yavaş yavaş kızarıyor ve parmaklarının ucuna kan damlaları birikiyordu."
halis bey'in, "haberci gönderilmesi gerekiyor" çağrısının daha haberciye bile ulaşmadığı o andan itibaren, tam zamanında, kritik bir hamle ile harbe, komutasındaki 57. alay'ı ile destek verme maksadı ile gelen bir isim olmuştu. peki ya bu isim kimdi dersiniz? tabii ki mustafa kemal atatürk!
ata, ulaştığı andan itibaren tüm hattın komutasını ele almıştır. başarılı bir taarruzun ardından şu sözleri söylemiştir;
"bu öyle, alelade bir savaş taarruzu değil. herkesin muvaffak olmak veya ölmek azmiyle harekete teşne olduğu* bir taarruzdu. hatta, ben kumandanlara şifahen verdiğim emirlere, şunu ilave etmişimdir; size ben taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum!"
her biri, cesaret ve vatan sevgisi kavramlarının timsalidirler. selam olsun halis bey'e! selam olsun teğmen ahmet mucip'e! selam olsun şefik aker'e! selam olsun yürekli türk askerine! ve en çok da sana selam olsun mustafa kemal paşa!
1914 yılında, çanakkale muharebelerine katılmak üzere çanakkale'ye geldi. mart ayında seddülbahir’de komutası altındaki 27.alayın 3.tabur'u ile birlikte 26 alay'ın ihtiyat taburu olarak harapkale'de konuşlanmış ve vatan borcunu layıkıyla icra etmiştir. maiyetindeki askerlerlere güven ve cesaret veren güçlü bir liderdir. şefik aker, hatıralarında kendisinden "çok kıymetli ve seci* bir askerdir" diye bahsetmektedir.
24–25 nisan 1915’te, düşmanı ilk karşılayan komutanlardan birisi olan halis bey, çanakkale muharebeleri'nde gösterdiği kahramanlıktan dolayı liyakat nişanı almıştır. çıkartmanın ilk gününde kolundan ağır şekilde yaralanmasına ve çok kan kaybetmesine rağmen uzun süre komutayı bırakmamış olması, üstleri tarafından görülmüş ve taktir edilmiştir. hatta kolundan vurulduktan sonra şu sözleri söylemiştir;
"yavaş yavaş erimeye başladık. avcı hattımız seyrekleşmeye başladı. işleyen 40-50 tüfek kaldı. artık, bizim burada ölmek üzere olduğumuzu bildirecek habercinin gönderilmesinin zamanı geldi."
o'nun bu halini gören teğmen ahmet mucip ise, hatıra defterine şunları yazmıştır;
"vaziyetin, lehimize olduğuna dair bir kanaati olmadığını yüzünden okumak mümkündü. gittikçe sararan yüzünden ve bakışlarındaki kuvveti kaybolan gözlerinden bir mana çıkarmak istiyordum. fakat, bunun için düşünmeye ve sebep aramaya gerek kalmadı. sol kolunun haki kumaşı yavaş yavaş kızarıyor ve parmaklarının ucuna kan damlaları birikiyordu."
halis bey'in, "haberci gönderilmesi gerekiyor" çağrısının daha haberciye bile ulaşmadığı o andan itibaren, tam zamanında, kritik bir hamle ile harbe, komutasındaki 57. alay'ı ile destek verme maksadı ile gelen bir isim olmuştu. peki ya bu isim kimdi dersiniz? tabii ki mustafa kemal atatürk!
ata, ulaştığı andan itibaren tüm hattın komutasını ele almıştır. başarılı bir taarruzun ardından şu sözleri söylemiştir;
"bu öyle, alelade bir savaş taarruzu değil. herkesin muvaffak olmak veya ölmek azmiyle harekete teşne olduğu* bir taarruzdu. hatta, ben kumandanlara şifahen verdiğim emirlere, şunu ilave etmişimdir; size ben taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum!"
her biri, cesaret ve vatan sevgisi kavramlarının timsalidirler. selam olsun halis bey'e! selam olsun teğmen ahmet mucip'e! selam olsun şefik aker'e! selam olsun yürekli türk askerine! ve en çok da sana selam olsun mustafa kemal paşa!
güncel Önemli Başlıklar