bir kaç gün önce avrasya tv'de yayınlanan ceviz kabuğu programında düşüncelerini kendi ağzından dinlediğim, bu ülkeye çok hizmeti geçmiş osman pamukoğlu'nun gelecek için umut veren yeni partisi.
"kadın kolları ve gençlik kolları'nı mutlaka ama mutlaka çalıştıracağız aksi takdirde başarılı olamayız, il il, ilçe ilçe gezip insanlara doğruları anlatacağız, başka yolumuz yoktur, kendimiz üreteceğiz, kendimiz satacağız, yer altı kaynaklarımızı ve madenlerimizi kendimiz çıkarıp kendimiz işleyeceğiz" dedi programda.
chp ve mhp'den yaka silkmiş yurtsever insanların bir arada olabileceği heyecan verici bir oluşum geliyor. ve her tabandan bir şeyler koparacağa benziyor.
şu anda bile sağ-sol ayrımı olmadan herkesi bir çatı altında toplayabilen oluşum. eski solcuların birçoğu bu oluşuma destek veriyor. paşa'nın yaş kararları açıklandıktan sonra parti açılımını yapması da manidar. demek ki bazı şeyleri bekliyordu olmadığını, yapılmadığını görünce girişim gerçekleşti.
koltuk sevdalısı baykal ve stepne olarak kullanılan bahçeli'den bıkan ve gerçek demokrasiyi isteyen, muhalefet boşluğundan yakınan birçok kişi de arkasında olacaktır.
Deniz baykal ve önder sav tayfasındna bin kat daha değerli ve atatürkçülüğüne çok daha fazla güvenilesi bir insan pamukoğlu. Seçeneksizliğin bizi kahrettiği günlerde umarım chp'nin ve mirasının kemirilmesini az da olsa engeller.
bu parti kurulur mu, kurulsada gazetelerde bir günde olsa ismi çıkar mı bilemem yalnız, türkiye'nin gerçekten halkın gerçek sorunları ile ilgilenecek, proletarya'nın isteklerini meclise taşıyacak bir partiye ihtiyacı var. benim görüşüme göre, türkiye'nin ne yalandan ılımlı islam projesi getirmeye çalışır gibi gözükerek, dikkatleri başka yerlere çekip, ülkeyi daha fazla yabancı sermaye'nin eline teslim eden bir partiye ihtiyacı yok *. aynı zamanda ''atam.. atam.. sen kalk da ben yatam'' diyerek siyaset yapmaya çalışan, iktidara gelmek planları varken, ekonomik kalkınma planları olmayan, sadece iktidar karşıtı bir partiyede ihtiyacı yok*. eğer kurulacak bu partinin bir ekonomik planı olursa ve türkiye'yi ılımlı islam ile kemalizm kutuplarından çıkaracak bir siyaset izlerlerse, aynı zamanda akp'nin yeni anayasa'sında seçim barajı olmazsa bence başarılı olabilirler..
*(1)= 24 ocak kararları ile birlikte, 28 yıldan beri liberal ekonomi'ye geçmeye çalışan ama tam anlamıyla global dünya'ya adapte olamayan, türkiye gibi bir ülkede özelleştirmeye tabi ki karşı değilim, aksine kapitalizm'i benimsemiş bir ülkede özelleştirme-vakıflaştırma gibi isimlerin telaffuzu son derece normal. venezuella gibi halkımızın ekonomik durumunun çok benzediği ülkelerde, önceden özelleştirilen kurumlar bile zorla devletleştirilsede, bu gibi hareketler, sadece hayalciliktir. ama! özelleştirmeninde bir sınırı vardır, bu sınır ülkeyi yabancılara peşkeş çekmek ile özelleştirmek arasındaki ince çizgidir.
*(2)= siyasetle ilgilenmeye başladığımdan beri, muhalefet partisinde, çok büyük bir muhalefet zaafı görüyorum. kendilerini iktidara aday gösterirken, halka sundukları belli bir ekonomik plan yada gösterdikleri bir yol yok, muhalafet partisi binasına ''izmir'in dağlarında çiçekler açar..'' diye tabela koyup, bütün parti kadrolarını bir yerde tutsanız, insanlar 3 yıl, muhalafet partisinin olmadığını fark etmezler, izmir marşı çok sevdiğim bir marş olsada, biraz da günümüzde yaşamak gerekiyor...
Gunumuz turkiye'sinin bence en karizmatik ve en adam gibi adam kisilerinden biri olan emekli asker osman pamukoglu'nun bir ay icinde kuracagini belirttigi yeni siyasi partinin adi.
