mini etekle bir yere gelemeyeceğini anlayamayan şarkıcı. alex ferguson'un dediği gibi "mini etek bu çok şeyi gösterir ama asıl olanı göstermez". biz asıl olanı eurovizyonda gördük.
türkçesiyle insanı sinir eden hatun kişi. bir de vücudu için çok seksi filan demiyorlar mı sinir oluyorum. kadının bir bacağı belim kadar neredeyse, neresi güzel lan bunun? ilk çıktığında güzeldi tamam da, çok göbek yaptı be sözlük.
şu sıralar yayınlanmakta olan penti reklamıyla izleyenlere "gurbetçisin sen, gurbetçi kal" dedirtmiştir.
o ne salak bir şarkıdır, o ne salak sözlerdir öyle. esra ceyda kardeşleri oynatsalar daha iyi olurdu kanımca. en azından gülerdik lan.
Olmayan sesini aylarca zenci gırtlağı diye yutturmuş, Eurovisionu şöhretini pekiştirmek için kullanmış, sahnede ki başarısızlığına 40 bahane bulmuş buna rağmen gurbetçiler sayesinde 4. olabilmiş abaza starı...
artıları da eksileri de olan her insan gibi insan. *
bugüne kadar bu kadına hiç gıcık olmadım. başarılı olduğu da oldu başarısız olduğu da... ama sinan akçıl ile sevgili olduğunu duyunca çılgına döndüm. ben ki sarışın ve pörtlek gözlü erkeklere deli olan kişilik, sinan insanına hastaydım be! yapılır mı bu!!!
bu hafta düzenlenecek olan istanbul cup tenis turnuvasının tanıtım gecesi türünden şeysinde sahne almış 1 saatliğine dün gece. iyi, güzel, ne hoş. sonrasında yaptığı açıklamalara gelelim. hede hödüsünü atlıyor, bu entry'i yazmama sebep olan yerine geliyorum direkt olarak. demiş ki; "inşallah wimbledon'da bir türk oynar". bunun öncesinde "hede hödö" diye tanımladığım yerde de tenisle pek ilgilenmediğini -ki bu pek ilgilenmemek genelde "yanından geçmedim usta" anlamı taşımaktadır- söylemiş. e, ben ne diyeyim. tenisle ilgilenmeyen, futbolu takip etmesi sebebiyle arada spor haberlerinde tenise de denk gelen türk insanının wimbledon'ı şampiyonlar ligi sanması hastalığı var kendisinde diyeceğim, futbolla da ilgilenmiyor hanımefendi. tamam, wimbledon her zaman daha fazla ilgi çeker ve daha prestijli olarak görülür diğer 3 grand slam turnuvasına göre, katılırım sonuna kadar ama bilmeyen biri böyle sallayınca uyuz oluyorum işte. abartıyor muyum? belki evet, ama yazmadan da duramadım. ne bileyim, madem tenisin yanından geçmedin, bari o açıklamayı yapmadan önce bilen birine tanış, ezberden iki cümle söyle. bence ilgilenmiyorsa, "ilgilenmiyorum" deyip geçmesi en doğrusu ya, neyse..
ben bu ablayı 2006 yazından beri orda burda duyuyorum, istemli istemsiz dinliyorum. siz önceden duymuşsanız kendisini, orasını bilemiciim. kendisini eurovision hariç canlı dinlemedim, bu yüzden yarışmada detone miydi yoksa allah playbackten razı mı olsun bir fikrim yok. yaptığı müzik tarzından pek hazzettiğimi de söyleyemem.
ama nasıl desem, o ilk duyduğum stir me up'da ayrı bi hava vardı, söyleyenini merak ettiriyordu. hani böyle "tatil beldesi" niteliğini üç beş turist ve bir havuzla kazanmış her beldede çalan, "aha yine bu çıktı kaçalım" dedirten bişey değildi ses güzel şarkı güzel falan filan. "dünyaca ünlü şarkıcı" yaratmak için deliren toplumumuz için gerekli olan her şey bu kızla sağlanmış gibiydi (dünyaca ünlü herşeyimiz oldu da bi şarkıcımız eksik kaldı ya, neyse).
ama biz her nedense bir takım standartlar yaratmak ve elimizdekileri onlara uydurmak için uğraşıyoruz. kendisinin ingilizce şarkıları gayet güzeldi. şimdiyse düm tek tek adlı şarkımsının arkasından gelmiş bir evlenmeliyiz felaketiyle karşı karşıyayız. anlamıyorum yok bengü'dür demet'tir falan yetmiyor muydu bunlar, biz anlamsız şarkı söyleyen, her fırsatta soyunmuş sarışın (ki hadise'nin esmer hali bin kat daha güzeldi, zannımca bu haliyle solaryumda uyuyakalmış izlenimi veriyor) kadın şarkıcı sıkıntısı mı çekiyoruz? neden inatla türkçe'yi bırakın aksanlı konuşmak, son üç yıl içinde öğrenmiş birine türkçe şarkı söyletmeye uğraşıyoruz? ve, ve, ve neden basına verilen resimlerinde gördüğümüz photoshoplu ile sahnede gördüğümüz photoshopsuz olmak üzere aralarında dağlar kadar fark olan iki hadise var ortada?
belçikalı hadise'den sıradan bir eller havaya şarkıcısı yaratıyoruz, hayırlı olsun.
Bugünlerde birbiri ardına eleştri oklarına hedef olan şarkıcıdır, kanımca güzel sesini yeterince iyi kullanamamaktadır. Yeni albümün de adın ne isimli parçada MT ile düet yapması ise ilginçtir.