bir hakaret olarak kullanılan köpek sözüne bakıyorum, bir de eşref i mahluk denen insana... ben köpekleri yeğlerim. kedileri de yeğlerim. insanlar siktir olup gidebilirler.
sadakatin insana özgü olmadığını, bazen bir köpeğin insanoğlundan çok daha sadık olabileceğini en güzel anlatan filmdir. çoluk çocuk filmi diyenler olur mutlaka aldırış etmeyin onlara izlemediyseniz izleyin
en uzun süre ağladığım filmler listesinde yeşil yolla yarışabilecek tek filmdir. gerçekten orta ve son kısım insanın içini dağlayan cinsten, duygu dolu güzel bir film. gerçekten böyle bir şey yaşanmış olması da ayrı bir duygu katıyor.
hayatı film olmuş japonyada yaşamış ve şuanda öldüğü yerde heykeli olan sadık köpek.
olaya benzer şekilde silivride sahibi ölen bir köpek, hastane önünde yıllarca bekledi hala bekliyor mu bilmiyorum. silivrideki hachiko diye google'da aratırsanız ulaşırsınız.
--spoiler--
şu spoiler zımbırtısı tıklanıldığında açılan bir şey olsa keşke. hayır ben gene tıklar okurum. gerekirse çift tıklarım. o mallık var. diğerlerini düşündüğümden diyorum.
--spoiler--
köpek ölüyürmuş abi. metro filan varmış.
--spoiler--
insanlığın bittiği bu günlerde olmayan insanlığımızdan utanmamızı sağlayacak bir filmdir . Annesine Babasına onu geçtim kendi evladına bakamayan insanlara örnek teşkil etmesi dileğiyle .. Ağlatmıştır ...
2009 yapımı hachiko: a dog tales filmiyle beyazperdeyede aktarılan gerçek bir hikayenin kahramanı, insalığımızdan bizi utandıracak kadar vefalı ve sadık bir köpeğin adıdır. safkan bir japon köpeği olan hachiko japoncada sekizinci doğan anlamına gelmektedir. filmini izlemenizi şiddetle tavsiye ederim.
Evde köpek almanıza karşı çıkan bir birey varsa yapmanız tek gereken o kişiye bu filmi izletmek olacaktır. O köpek almayan insan, filmi izledikten sonra kendisi gidip alacaktır.
Haçiko (10 Kasim 1923 8 Mart 1935) Odate'de doğdu. 1924 yılında Tokyo Üniversitesi'nde görev yapan Japon profesör Dr. Hidesabura Ueno, küçük bir köpek yavrusu edindi. Profesör Ueno, köpeğine Japoncada "sekiz tane" anlamına gelen Haçiko adını koydu. Safkan akita cinsi beyaz bir erkek olan Haçiko, her sabah üniversiteye gitmek için evden metroya yürüyen sahibine eşlik etti. Metronun dış kapısına kadar getirdiği sahibini uğurladıktan sonra da eve döndü. Çok geçmeden bir akşam üniversite dönüşünde metronunn çıkışında Haçiko'yu kendisini beklerken gördü profesör ve çok şaşırdı. Bu akıllı köpek sahibinin eve dönüş saatlerini hesaplayarak ve aynı yolu kullanacağını düşünerek metronun önüne gitmişti.
Ondan sonraki bir yıl boyunca, Haçiko her sabah sahibini metroya kadar götürdü, her akşam iş çıkışında da metronun önünde karşıladı. Hiç saatini şaşırmadı.
Ama bir akşam metrodan çıkmadı profesör. Haçiko gözleri metronun kapısında gece boyunca bekledi. Bir sonraki akşam yine yoktu profesör. Üçüncü akşam metrodan yine çıkmadı. Üniversite'de kalp krizi geçirip ölmüştü profesör...
Haçiko her akşam sahibim metrodan çıkar diye inatla bekledi. Haftalar, aylar boyunca her akşam Tokyo metrosunun Shibuya istasyonu'nun kapısına gitti. Haçiko tam 9 yıl boyunca sahibinin gelmesini bekledi. 11 yaşındayken metronun kapısında öldü.
(1935)
Bugün Tokyo'ya gidenlerin Shibuya istasyonunun kapısında karşılaştığı köpek heykeli Haçiko'dur. Japonlar, sadakat ve insan hayvan ilişkisinin sembolü olarak ölümünden hemen sonra 9 yıl boyunca sahibini beklediği yere Haçiko'nun heykelini diktiler.
II. Dünya Savaşı'ndan sonra da unutmadılar ve savaş sırasında tahrip olan heykelin yerine 1948'de yenisini diktiler. Bugün Shibuya istasyonu'nun o kapısı Haçiko çıkışı olarak biliniyor ve Tokyo'nun en önemli buluşma merkezlerinden biridir. Her yıl Haçiko'nun ölüm yıldönümü olan 8 Mart'da da birçok hayvansever heykelin önünde buluşurlar. Haçiko'nun hikayesi 1987 yılında bir Japon filmine de konu oldu. Ülkemizde de Japon filmleri festivali'nde gösterilmişti. 70 yıl önce yaşanmış bu köpek hikayesinin şimdi de Hollywood versiyonu çekildi ve Haçiko'nun sahibi Profesörü Richard Gere canlandırdı.