belki en çok iş imkanına sahip olan ve isteyenin işsiz kalmayacağı ama o işleri o paraya "eşekler yapsın" denilecek meslek. çok güzel şirketlerde çok güzel paralara da çalışanlar yok değil tabi ama ben bunlardan birisi olamadığım için her gün sövüyorum bu mesleğe.
'' Neye elimi atsam kurutuyorum '' Düşünce tarzımın bu mesleğe adım atınca pekiştiğini gördüm. iş hayatımın ilk yılında değişen gıda kanunu, buna binayen iş alanının daralması da cabası. Kpss'ye yönelip hayatımı o yönde düzenlemeye çalışınca, isyanların ortak noktası haline gelmeside şaşırmadığım ikinci durum, sebebide kamu alımlarında da ikinci hatta üçüncü sıraya düşmesi. '' Galiba hayat bana götüyle gülüyor '' dedirtecek kadar insanı benmerkezciliğe iten meslek, mesleğim.
5179 sayılı gıda kanunun yürürlükten kalkmasıyla türkiye'de tarihe gömülen meslektir.bu yasayla gıda mühendisi istihdam etmesi zorunlu olan işletmelerin %80i bu zorunluluğun dışında kalıyor ve büyük oranda denetimsiz bir hal alıyor buda halk sağlığını çok ama çok önemli şekilde tehdit ediyor!!ayrıca benim gibi gıda mühendisliği okuyan öğrencileride kara kara düşündürüyor 3.sınıfa geçmiş olmasam öss'ye girerdim diyorum o haldeyim..
asıl adı 'gıda bilimi ve teknolojisi' olan meslektir. mesleğin asıl sorunu ise 'ne iş yapar bu gıda mühendisleri'dir. sektör yeterince sıkışıkken yani aynı işleri yaptığı düşünülen gıda mühendisi, ziraat mühendisi, veteriner, kimya mühendisi, biyolog vs. hepsi aynı işlere girmeye çalışınca tam şenlik olmaktadır. yetmezmiş gibi şimdi bir de gıda mühendisi çalıştırması gereken her firmanın ilgili departmanının başında veteriner olmasını gerektirecek bir kanun hazırlanmıştır. böylece gıda mühendislerine, tabir-i caizse 'siz ne anlarsınız ekmek yapmaktan, bırakınız işin üstadı olan veteriner abileriniz bu işle uğraşsın' denilmektedir. şimdi benim gibi gıda mühendisleri de, 'hala' geleceğin mesleği olan gıda mühendisliğinin bize ne zaman geleceğini düşünmektedirler...
babamın bile 'yemekleri artık sen yap, möhendis' diye dalga geçtiği, pek çok kişi tarafından aşçılıkla ya da diyetisyenlikle karıştırılan, 2 yıl olduğu sanılan ilerdeki mesleğim*.
herşeye rağmen direnerek tercih ettiğim ve şu anda okuduğum bölüm, gözde meslekler arasında yerini almaya başladı bile. ben seviyorum gerisini bilemem.
atanın dolmuştaki yaşlı teyze edasıyla sorar teyze:
-hangi bölüm yavrum?
-gıda mühendisliği teyze.
-hıı olsun olsun.. kimler iş bulmuyo ki çocuğum.
hönk diye kalırsın tabii
-tabii teyzecim nasip kısmet bu işler.
( ayrıca ege ünide mensup olduğum bölüm)
az zamanda çok işler başarmış kişilerin mesleğidir. Mesleğe başladığım 11 yıl öncesinden bugüne bu ülkede gıda üretimi adına çok şey değişti ve bu değişimde başrolü oynayan kişilerdir gıda mühendisleri.
Ne olursa olsun tüm mühendislikler içerisinde en eğlenceli ve kız erkek sayısının eşit olduğu tek bölümdür. Ege, odtü ve itü bu konuda lider üniversiteler olmasına karşın uludağ üniversitesinide yabana atmamak lazımdır. Forever Gıda Mühendisliği!!!
Edit : Yıllar sonra burayı "edit" edeceğim aklıma gelmezdi. Okurken eğlenceliydi doğru ama sonrası hiç de öyle gitmedi. Önerir miyim bu mühendisliği , başka meziyetlerin yoksa "hayır". Sen şu an ne iş yapıyorsun diye soranlara : ironik olacak ama gıda teknolojisi bölümünde öğretmenlik.
gelecegi parlak olan muhendisliklerden biri.gıda sektorunun buyuklugu ayrıca cezbedicidir.insanların 4 ihtiyacı hic bitmez : yemek , saglık , ulasım , kavga etme istegi...
gıda kimyası, organik kimya, biyokimya, analitik kimya gibi derslerin dışında, kimyagerlerin hiç almadığı mikrobiyoloji dersleri verilen**** ve bununla birlikte termodinamik, akışkanlar mekaniği, ısı ve kütle transferi vs. gibi mühendislik dersleri de verilen multidisipliner bir meslektir.
milyar dolarlarla ifade edilen kimya sektöründen aslan payını alan meslek grubudur. bir kimyagerin yarısı kadar kimya dersi görmelerine karşı tüm kimya sektöründe çalışma ehliyetine sahiptirler. hele bir bal sektörü var ki konussam bir türlü, konuşmasam bir türlü.
okul bittiginde seda sayan in programina gelip " bebelac hede hödö vitamini icerir , yesin cocugunuz , siz de yiyin olmadi , ahan da kasik mamasi " diyecek insanlardir. beyaz onluk bile giyiyorlar kardesim. o kaddar titizler yani. bebelak , anne sutunden sonra , ekmeksiz kasiklayin