gündüz vassaf

entry58 galeri1
    58.
  1. son eseri ressamın isyanında caravaggio araştırması ile birlikte ilerleyen bir seyahat ve aşk hikayesini anlatmaktadır.
    0 ...
  2. 57.
  3. cehenneme övgü kitabını okumuştum yıllar önce. Muhteşemdi.
    2 ...
  4. 56.
  5. Değerli yazarımız.
    Amerika'da oruç tutup arabasını Türk bayrağı ile donatan adam.
    1 ...
  6. 55.
  7. iki kitabıyla ön plana çıkan yazar: cennetin dibi ve cehenneme övgü.

    yazar bu kitaplarında sürekli madalyonun öbür tarafına bakmaya ve tabuları yıkmaya çalışır. mesela ben gececi bir adamımdır. daha çok geceleri okur, yazar ve çalışırım ama nedense toplum hep “geç” yatanı suçlar, “erken” yatanı değil. “saat kaç oldu hala yatmadın mı?” annesinden bu lafı yememiş biri var mıdır? gündüzden çok geceyi sevmek suç mudur yani?

    ya da delilik kavramı mesela, kimdir deli? hastalıklı bir toplumda deli olmak daha sağlıklı bir şey değil midir? ya da hastalıklı bir toplumla uyum içinde yaşayan insanlar, aslında gerçek deliler olamaz mı?

    aşka bakalım… gündüz vassaf, aşk kavramını şöyle yorumluyor: “insanın sevdiğine sahip olma tutkusu aşkın kendisinden ağır basmaya başladığı an, bu aşk olmaktan çıkar artık.” katılıyorum çünkü sahip olma güdüsü tamamen egoyla alakalı bir durum, oysa sevgi paylaşmaktır. birinin birini yendiği, ezdiği ya da ona sahip olduğu bir savaş değildir aşk, onunla paylaştığı bir şeydir.

    kahramanlara karşı da şüphecidir yazar: “özgür insanın kahramanı olmaz” der. “çünkü kahramana duyduğumuz gereksinim, kendi içimizdeki güvensizlikten doğar.” buna da katılıyorum çünkü bir insan başka bir insanı ilahlaştırdığı an, hem ona hem de kendisine saygısızlık yapmış oluyor. evet bazı insanlar diğerlerine göre çok daha başarılı olabilir, ama en nihayetinde hepimiz ölümlü varlıklarız ve kimse süper kahraman olacak kadar değersiz değil.

    ya da tembellik hakkı mesela. bertrand russell diye bir filozof var, 70 sene önce "aylaklığa övgü" diye bir yazı yazmıştı. bu yazıda birçok insanın işsiz olmasına karşın geriye kalanların da aşırı çalıştırıldığını söylemişti. ayrıca herkesin daha fazla boş vakte ihtiyaç duyduğunu ve her gün saaaatlerce mesai yapmak yerine haftada yirmi saat çalışmanın yeterli olacağını iddia etmişti -ki gündüz vassaf da bu düşüncededir.

    kaynak: https://www.youtube.com/watch?v=FhF_slebFjg
    0 ...
  8. 54.
  9. "aydın" denen adamların ne denli "ejnebi" olduklarının canlı kanıtı şahıs.
    1 ...
  10. 53.
  11. "Seçmek suretiyle, BiZ’i, birçok “biz”lere bölüyoruz. Her şeyi kapsayacak anlamda bir sözcük olduğu halde, biz, genellikle dışlama belirtmek için kullanılır. Biz gerçekte “BiZ” anlamına gelmediği zaman biz anlamına geliyor."

    veczine munasır kişi.
    1 ...
  12. 52.
  13. 51.
  14. insanın sevdiğine sahip olma tutkusu aşkın kendisinden ağır basmaya başladığı an, bu aşk değildir artık. aşk yaşamdan güçlü olamaz, özgürlükten yoksun olarak da varlığını sürdüremez diyordu cehenneme övgü de.
    1 ...
  15. 50.
  16. okumayı bilmeyen birisi için müthiş cümleler kaleme almıştır. lisans-lisans öncesi döneminde kendisini okuduğumu ve verdiğim tepkileri hatırlıyorum. en azından o yaşlarımda çok derin cümlelerdi. okumak için okunan, kitapların "kpss hap bilgi seti" olarak görüldüğü bir dönemdir o dönemler. yaş biraz ilerleyip zihni başka aletlerle donatınca e okumayı, düşünmeyi de öğrenince bir daha dönüp bakmaya değer bulmuyorsunuz.
    kütüphaneci, kitap koleksiyoneri arkadaşlar bilirler:
    bazen aklınıza bir kitap gelir. raflara ilk baktığınızda göremezsiniz. ordadır ama göremezsiniz işte. sanki kaybolmuş gibi panik olur, o kitabı ararsınız. bulana kadar da içiniz rahat etmez. şu an cehenneme övgü de cennetin dibi de aklıma geldi ama ikisini de göremiyorum raflarda. muhtemelen arkadalar.fakat ikisini de göremiyor olmak beni rahatsız etmiyor. öyle diyeyim, siz anlayın.
    sözlükçü diliyle:
    (bkz: overrated)
    0 ...
  17. 49.
  18. insanı hayvandan ayıran en belirgin özellik, seksi kontrol edebiliyor olmasıdır. (gündüz vassaf - cennetin dibi)

    bu cümle bana o kadar saçma geldi ki.. tam tersiseksi kontrol edemeyen tek hayvan insandır belki de.
    0 ...
  19. 48.
  20. adalar'a gittiğimde görme şansı bulduğum, konuştuğunda hayran hayran seyrettiğim muhteşem bir insandır.
    1 ...
  21. 47.
  22. Okunması gerekir. Bu adamı okuyun.
    3 ...
  23. 46.
  24. 45.
  25. Atatürk'ün akrabasıdır. Çok uzun yıllar hacettepe üniversitesi'nde hocalık yapmıştır. Uzmanlık alanı sosyal psikolojidir.
    0 ...
  26. 44.
  27. Türkiye okurlarina beşyüz gömlek fazla gelen yazar.
    3 ...
  28. 43.
  29. Gençliğinde ABD’de akıl hastanesi gardiyanlığından TRT’de radyo spikerliğine kadar rengârenk işlerde çalışan Gündüz Vassaf’ın dağarcığının bolluğu belki de en çok o kısımdan: O bir dünyalı
    http://www.cumhuriyet.com..._var__ortak_yas_yok_.html
    2 ...
  30. 42.
  31. istanbul 'da kedi

    SOCRATES'IN KENDiNi TANI SAFSATASI

    Biz bezirganlar
    Sanal dünyamızın miras müsveddeleri.
    Biz
    Tapınak turizminde cennet promosyoncusu
    Haham papaz ve imamlar.
    Biz
    Yaşam pazarcıları
    Üçkağıda
    Muskalar, nazarlıklar
    Talimli rahipler çeyizli gelinler
    Tazminatlı evlilikler
    Faturalı diplomalar
    Sanatsız sanatçılar.
    Biz
    Her dilden anlayan
    Her parayı tanıyan
    Falcılar
    Hep birlikte öğrendik
    Değerlerimizi fiyatlandırmayı
    Cürümlerimizi meşrulaştırmayı
    Hayatlarımızı sigortalayıp
    Dostluklarımızı pazarlayıp
    Çocuklarımıza yatırım yapmayı
    Biz
    Samanyolunun ucunda
    Uzayın belirsiz noktasında
    Paralel evrenlerden birinin
    Kara delikli sonsuzluğunda
    Tarihi kendimizden ibaret bilir
    Bunca canlı arasında
    Heykellerimizi dikip dikip devirir
    DOĞRUYU BiLiRiZ.
    Biz
    Tükettikçe eksiliriz.
    iki kişi, trende, aynı kompartımanda seyahatte
    "Soğuk oldu" der birisi. "Kaloriferi açsam?"
    Az sonra
    "Sıcak oldu" der öteki
    "Kıssam?"
    Aç kapa, aç kapa
    Başlar tartışma.
    insana özgü
    anlaşamamanın
    acizliği
    zorunlu kılar
    otoriteye mahkumiyetini
    çağırırlar konduktörü.
    düzenin ayarını
    vücutlarına kabullendirecekler.
    Kondüktör
    DEVLET CiDDiYETiNDE
    devlet gibi çaresiz
    bir ona bakar bir buna
    kollarını açar
    "bildim bileli" der
    "bozuk bu kalorifer"
    insanın doğaya hayranlığı
    Üstünlük kompleksini
    Sergileme fırsatı.
    Afrika'da safari:
    Fil, aslan, timsah, orangutan
    Uyur beslenir
    Gezinir sevişirken
    Bizler
    Rezervasyonlara tıktıklarımızın
    Dürbünlü tanıklığında
    Röntgen turizminde
    Beteri
    Hayvanat bahçesinde
    Hücre hapsi
    Bununla da yetinilmedi
    işte sapıklığımızın
    Son rezaleti
    Brezilya ormanlarında.
    Yerliler
    Tepelerinde onları keşfeden
    Helikopter
    Uzakta tutamadı okları
    21. yüzyıl insanını
    Kültürlere saygı sözlerimiz
    LAF KAMUFLAJI.
    Kaçınılmazdı
    Antropolog eşliğinde
    MERAK PEŞiNDE
    medeniyet saldırısı.
    Labarotuvar hayvanı inceler gibi
    Amazon insanını
    Ekrana yerleştirdiler
    Teleobjejkifli kameralarla
    Ses kayıt cihazlarıyla
    Gasp ettikleri yerliler
    24 saat canlı yayında
    Hatırlıyor musunuz
    Bosna savaşında sniper turizmini
    Keyfine adam öldürmeye gelenleri?
    Amazon abonmanları
    "VAHŞiLERi SEYREDiN!"
    Çağrısında
    Ekran başında
    Kim bilir
    Benden sonra tufancılar
    Kaçtıklarında uzay kolonilerine
    Dünyada bıraktıkları bizleri
    Böyle mi izleyecekler?
    Çıkmaz sokak yolcularıyız
    Yazdığımız masalın
    iNSAN, insan olduğunu bileli
    HAYVANLARI aşağılayıp
    Kendini yüceltti.
    Tanrı dedi
    KENDiSiNE BENZETTi.
    Bilim tahtından Darwin
    "Yeryüzünün şanı şerefiyiz" dedi
    HALT ETTi.
    insanın hayvanlardan farkı?
    Ne söylediysek yanlış çıktı.
    Ruhları yok
    MERAKSIZLAR
    Tecrübeyle öğrenemezler
    Çevrelerini değiştiremezler
    Haberleşemezler
    Alet yapamazlar
    Beyinlerini küçük vücutlarına oranla düşük
    "ÖTEKi" yaratmaya takmışız kafayı,
    Yadsıyoruz yalınlığın sırrını.
    Kedi, köpek, sıçan, papağan,
    Kulak, bacak, beyin, bağırsak.
    Gezegenimizde tek atamız
    DNA'mız.
    Ne var ki
    Hakaret ettik mi
    Tek kelime yeterli
    "HAYVAN!"
    Yükümüzü çeken
    Eşşeoğlu eşek
    Sadık dostumuz
    it, köpek
    ihanet eden
    Yılan
    Kabalık yapan
    Ayı
    Hakaret ettiğimiz
    Baykuş bakışlı
    Keçi inatlı
    Karga burunlu
    Kuşbeyinli
    Şairimiz de kervana katılmış
    "Akrep gibisin kardeşim"
    Böyle değildik.
    Gün geldi
    insan
    Hayvan ları köleleştirip
    Medenileştim dedi
    Mal mülk edindi,
    Yazıyı icat edince
    Önce servetini saydı,
    Elinde sazı
    Övdü kendisini
    Homo erectus
    Homo habilis
    Homo sapiens
    "Ben hayvanlardan farklıyım,
    iki ayak üstünde yürür
    alet yaparım!"
    Filleri köleleştirdi,
    Develeri güreştirdi
    Kucağında pedikürlü süs köpeği,
    Elinde bahs-i müşterek bileti
    Atları altılı ganyanda kırbaçlattırdı
    ilk tanrıları
    Kaplana kartala
    Dünyayı sırtında taşıyan kaplumbağaya,
    Kapıları kapayıp
    Kendisine benzettiği tanrısının cennetinde
    "Hayvan değilim" diye kükreyip
    "Düşünüyorum o halde varım"
    Dedi.
    Düşünen insan heykelini dikti
    Farklı olana DELi deyip
    Tımarhaneye tıkınca aklını
    21. yüzyılda aşkı da fethetti.
    "Deli divane, duygusal olmamalı
    mantıklı davranmalı
    seni aşkına kavuşturacak
    algoritmalı bilgisayar programları."
    Astsız, üstsüz
    Rütbesiz, apoletsiz
    Canlılar aleminde
    Kendini taçlandıran
    HAYVANLIĞININ iNKARINDA HAYVAN
    Tahtına yapışmış
    ŞIMARIK iNSAN
    Sokrates'ten, " kendini tanı" sözünü aldı
    "Ben kimim?" saplantısında
    Sazı elinden bırakmadı.
    Sözümüze kandık
    Suretimize müzeler yaptık.
    Sana düşman
    Ona düşman
    içimdeki ben bana düşman
    Kötülüğümüzü
    Yılandan, elmadan, kadından bildik
    Biz ademoğuları
    KENDiMiZi TANIYALIM DERKEN
    KENDiMiZE TAPTIK.
    Yetti "Ben kimim? felsefesi!
    Tanımak istiyorsak insanı
    insandan uzaklaşmalı.
    Dünyalı 3.4 milyon tür var
    (Çoğu dinazorlardan yaşlı)
    Hepsinin var olma tılsımı
    Birbirinden farklı
    KiM OLUYORUZ Ki BiZ?
    Tarihte çok yeni izimiz.
    80.000 yıl oldu
    Gencecik türümüz
    iki ayağa üstünde yürüyerek
    Afrika'dan yola çıkalı.
    0 ...
  32. 41.
  33. bir söyleşi de kendisine gayet karamsar bir bakış açısıyla; dünyanın sonunun geleceğinin, cevre hareketlerini nasıl değerlendirdiğini sormuştum. kendisi de insanın dünya da daha yeni yeni varolmaya başladığını, bu gezegen de çok yeni olduğumuzu karamsarlığa kapılmadan, bu günleride atlatacağımızı söylemişti. genel bir konu olduğu için yarım saat konu üzerinde konuştuktan sonra olay ikiayaklılar'ın şiddete meyilli olduğuna geldi, kendiside bonobo' lardan örnek vererek insanlar da şiddetin sonradan oluştuğunu söylemiştir. yani daha çok sevişmemiz gerektiğini dile getirmiştir.
    0 ...
  34. 40.
  35. http://www.radikal.com.tr...yazarlarina_cagri-1201547

    gerçek aydının topluma nasıl yol gösterici olması gerektiğini bilen haksızlığa kendine yakışan üslubuyla karşıı gelen güzel insan.

    http://www.radikal.com.tr...baskani_ihsanoglu-1198279
    0 ...
  36. 39.
  37. "ideal demokrasinin, yasama, yargı ve yürütmenin birbirlerini denetlemesiyle ancak olabileceğini biliyoruz. aynı şekilde yasama ve yargı, yürütmenin sultasına girdiğinde demokrasiden söz edilemez. hitler gibi diktatörler çok partili bir serbest seçimlerle halkın iradesiyle iktidara geldi. örnekler çoğaltılabilir.

    sorun bizatihi seçimlere dayalı siyasi partiler sisteminde. işte demokrasinin beşiği diye bilinen ingiltere. bir ülkenin girişebileceği en vahim eylem savaş. halkın çoğunluğu ırak savaşına karşıyken iktidar da muhalefet de kitle imha silahları yalanı üzerine ülkelerini savaşa soktular. kraliçe ve kilisenin tasvibiyle gençlerini ölmeye ve öldürmeye yolladılar. ortadoğu'da yıllardır süregelen vahşete davetiye çıkardılar. 'seçmenler ise oy vermeye devam ederek bu ahlaksız düzeni meşru kılıyor.'

    gün, iflas etmiş iş birliği yerine rekabeti esas kılan, düzenden medet ummanın değil; geleceğimizi tüm canlılara ve doğaya sevgiyle oluşturacakların günü."

    diyerek 30 mart'a merhaba dedi yazısı. büyük ihtimalle hayal kırıklığına uğramamıştır, o da üzülenlerden olsa gerek.
    1 ...
  38. 38.
  39. 37.
  40. cehenneme övgü ve cennetin dibi kitaplarının yazarı. bahsettiğim iki kitap da gerçekten okumaya değer, okuyunuz, okutunuz.
    2 ...
  41. 36.
  42. çetin altan'la beraber algıları açma konusunda usta isimlerden biridir. günlük siyasetten bunalanların tutunacağı can simidi düşünce adamlarından. cehenneme övgü kitabı ise okunması faydalı kitaplardan biridir.
    2 ...
  43. 35.
  44. cehenneme övgü kitabını okuduysanız cennetin dibi kitabını okuyunuz. ikisini de okudum diyorsanız lütfen "gündüz feneri" adlı nehir söyleşi kitabını okuyunuz. çaktırmadan düşünme tekniğinizi değiştirir.
    4 ...
  45. 34.
© 2025 uludağ sözlük