bugün
- toggun yanması8
- bir erkeği cezbeden şeyler18
- flörtü eleme sebepleri20
- yazarların kız çocuğu olursa koyacağı isimler18
- anın görüntüsü17
- öğretmen maaşları22
- ölümlü dünya 29
- komşuyu arabanın arkasına bağlayıp sürüklemek12
- suratı sabunlamak11
- 1 85 boyunda zeki esprili yakışıklı kültürlü erkek36
- uludağ sözlük discord grubu8
- istanbulda vurularak öldürülen okul müdürü20
- 007 slip don giysin kampanyası10
- eksi ruyaları kaldıracak kantar13
- ali koç'un jose mourinho ile anlaşması24
- macar bakanının türklük açıklaması12
- arkadaşlar falıma bi bakar mısınız8
- yanındakiyle yaşar aklındakiyle ölürsün15
- sözlük yönetimi beni silsin mi16
- ameliyat ettikleri hastann karnında mala unuttular10
- 25 yaşında üniversite okumaya niyetlenmek8
- sözlüğün terzisi8
- 007 silik yesin kampanyası9
- bik bik silik yesin kampanyası9
- nervio'nun güzel ellerinden yiyeceğim dayak10
- sözlük yazarlarının boy kilo ölçüleri11
- rusyaya gidince kızlar etrafımda pervane olacak17
- hayatınız boyunca sizi en derinden yaralayan olay11
- görüldü bile atmayan insan tipi22
- fenerbahçe8
- kocaeli de fabrikada yaşanan cinsel grup seks14
- yazarların evlenmek istedikleri dizi karakterleri11
- allah yerine hızır'dan yardım istemek14
- eloande'ye zengin koca bulmak8
- aşık olmak12
- mimarlığı bırakmak13
- erkeklerin iğrenç özellikleri21
- keki kabarmayan sözlük kızı30
- sözlükteki kızlar mı dışardaki kızlar mı10
- deniz gezmiş25
- fenerbahçe neden şampiyon olamıyor17
- eloande14
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren erkek11
- fener olmasa galatasaraylılar kimle dalga geçecek9
- 6 mayıs 2024 konyaspor fenerbahçe maçı26
- bik bik'in 18 saat 30 dakikadır sözlüğe girmemesi12
- hayatta kalmak için cebinde köpek maması taşı9
- akp'nin galatasaray'ı destekleme nedeni15
- icardi'nin burnuna kafa atacak olmam13
- durduk yere tribe giren erkek17
galatasaray'ın 1962 ve 1963 yıllarında şampiyonluk yaşamasında rol oynayan teknik direktör, ayrıca eski galatasaray futbolcusu.
türk futbolunda, baba lakabı almış nadir futbolculardandır.
1919 yılında doğmuş, efsane galatasaraylı. galatasaray lisesi'nde okurken galatasaray futbol takımı'nda forvet olarak oynamıştır. daha sonra futbola ara verip eğitimi için almanya'ya gitmiştir. daha sonra vatana geri döndüğünde, 1945-1946 arası ankara demirspor'da forma giydikten sonra 1953'e kadar sürecek galatasaray futbol takımı kariyerine başlamıştır. 11 kez milli takım forması giymiş, teknik direktörlük döneminde galatasaray avrupa'da çeyrek final oynamıştır.
kılıç ali'nin oğludur.
galatasaray belgeselini izlerken ekranda siyah beyaz bir fotoğraf ve spikerin şu sözleriyle tanımıştım onu; ''nasıl çıkarsın kaleci! baba gündüz kafa vuruyor kolay mı!''
--spoiler--
Galatasaray ın ruhuna benliğini katan, Galatasaray'ı herhangi bir spor kulübü olmanın ötesine taşıyan isimlerden biri olan, gerek sporcu gerekse antrenör olarak takımımıza büyük başarılar yaşatan "Baba"mızı, Gündüz Kılıç'ı, vefatının 31. yılında büyük özlem ve saygıyla anıyoruz.
--spoiler--
Galatasaray ın ruhuna benliğini katan, Galatasaray'ı herhangi bir spor kulübü olmanın ötesine taşıyan isimlerden biri olan, gerek sporcu gerekse antrenör olarak takımımıza büyük başarılar yaşatan "Baba"mızı, Gündüz Kılıç'ı, vefatının 31. yılında büyük özlem ve saygıyla anıyoruz.
--spoiler--
galatasaray'ın ilk imparatorudur.
ruhu şad olsun büyük usta, büyük futbolcu, büyük insan.
allah rahmet eylesin.
ruhu şad olsun büyük usta, büyük futbolcu, büyük insan.
allah rahmet eylesin.
rahmetli metin oktay'ın palermo kulübüne transfer olmasından sonra palermo başkanına bir mektup yazmıştır.
sinyor casimiro vizzini
palermo union sportiva kulübü başkanı
palermo, italya
sayın sinyor,
sizinle tanışmıyoruz. hemen kendimi tanıtmam lazım. ben galatasaray futbol takımı'nın meneceriyim. yani metin oktay'ın eski meneceri. artık metin palermolu oldu. kaç günden beri kulübünüzle anlaşma hikâyelerini, gazetelerde okuyor, resimlerini görüyoruz. fakat bilmem nedense anlaşılmaz derecede katılaşan, uyuşan hislerimle, olanları bir türlü değerlendiremiyordum. bugün, metin memleketimizdeki erişilmez şöhretinin içlerinden gelerek, inanarak başyazıcıları olmuş türk basını mensuplarına bir veda ziyafeti verdi.
ben de davetliydim. hepimiz görünüşte çok neşeliydik. amma, hepimiz de hissediyorduk ki, bu içlerimizi sızlatan, müşterek bir acıyı örtmeye çalışan yapmacık, feragat dokulu ve son derecede rutubetli bir neşe idi. nitekim metin toplantının sonlarında birdenbire sararan bir yüzle ayağa kalktı. gözlerindeki nem damlalaşarak boşanmasın diye, kendini tuta tuta titrek bir sesle konuştu.
memleketinden, anasından, kulübünden, arkadaşlarından ayrılmanın, yapayalnızlığın, yabancılığın soğuk koynuna atılmanın üzüntülerini öyle duyarak anlatıyor, oralarda da onu yalnız bırakmamamız için öyle çocuğumsu yalvarıyordu ki, sizinle yaptığı görüşmelere, hatta resmi mukaveleye rağmen, hâlâ donuk, inanamaz kalmış içim birdenbire kopasıya burkuluverdi. metin sahiden gidiyordu.
hayır! hudutsuz kederimin size kırılmaya kadar genişleyebileceğini düşünmeyin sakın. zira serinkanlı düşünebildikçe biliyorum ki zamanı gelince azı diş eti yarar, çıkar. su kaynayınca kabından taşar. evlat da kısmeti çıkınca evden kaçar. bütün bunlara da kimse mani olamaz. kısmet dedim de aklıma geliverdi. ne yalan söyleyeyim, size karşılık şimdi hakiki duygumuz da, sevgili oğlumuzu iç güveyliğine kabullenen zengin bir kayınpedere karşı duyulabilecek kekremsi hislerden pek de farklı değil doğrusu.
ah sinyor! belki, sizce basit bir mukavele ile bağladığınız o insanın size neler kazandırdığını ve kazandıracağını katiyen bilemezsiniz.
mükemmel bir futbolcu. her sezon riyazi (aritmetik) bir katiyet gibi, söylediği kadar gol atan bir futbol kralı. gençliğine rağmen inanılmaz derecede olgun, karakter sahibi bir insan.
herkese yardıma hazır bir hayırsever. hayır, hayır, bütün bunlar hiçbir şey değil. siz palermo'ya hiçbir kulübe nasip olmayan muazzam bir taraftar kitlesi kazandırıverdiniz. şimdi palermo union sportiva'ya kalben bağlı otuz milyon türk taraftarınız var, inanın.
küçücük türk yavrularından tutun da, beli bükük ihtiyar türk ninelerine kadar metin'in başarısına dua edecek, metin'in atacağı golleri gözleyecek, dolayısıyla palermo'nun zaferlerini bekleyecek otuz milyon türk dostunuz var artık. siz bu kadar üzerinde titrenen bir kıymete sahip olduğunuzu nereden bilebilirsiniz ki. ne olur, ona iyi bakın. ona babacan davranın. ne kadar büyürse büyüsün, daima sevgiye, şefkate muhtaçtır metin. belki de muhitine cömertçe dağıttığı sevgi ve şefkat akümülatörlerini şarj edebilmek için.
eminim ki birkaç yıl sonra, memleket hasretine dayanamayıp vatanının sahalarına koşacak olan metin'in arkasından siz de bana tıpkı benim gibi gözyaşlarınızla ıslatacağınız bir mektup yollayacak ve hislerimi o zaman daha iyi anlayacaksınız. metinimiz i̇talya'da allah'tan sonra size emanet sinyor.
sevgi ve saygılarımla. gündüz kılıç.
17.7.1961, istanbul
http://www.ligtv.com.tr/V...lt.aspx?r=1&hid=89114
sinyor casimiro vizzini
palermo union sportiva kulübü başkanı
palermo, italya
sayın sinyor,
sizinle tanışmıyoruz. hemen kendimi tanıtmam lazım. ben galatasaray futbol takımı'nın meneceriyim. yani metin oktay'ın eski meneceri. artık metin palermolu oldu. kaç günden beri kulübünüzle anlaşma hikâyelerini, gazetelerde okuyor, resimlerini görüyoruz. fakat bilmem nedense anlaşılmaz derecede katılaşan, uyuşan hislerimle, olanları bir türlü değerlendiremiyordum. bugün, metin memleketimizdeki erişilmez şöhretinin içlerinden gelerek, inanarak başyazıcıları olmuş türk basını mensuplarına bir veda ziyafeti verdi.
ben de davetliydim. hepimiz görünüşte çok neşeliydik. amma, hepimiz de hissediyorduk ki, bu içlerimizi sızlatan, müşterek bir acıyı örtmeye çalışan yapmacık, feragat dokulu ve son derecede rutubetli bir neşe idi. nitekim metin toplantının sonlarında birdenbire sararan bir yüzle ayağa kalktı. gözlerindeki nem damlalaşarak boşanmasın diye, kendini tuta tuta titrek bir sesle konuştu.
memleketinden, anasından, kulübünden, arkadaşlarından ayrılmanın, yapayalnızlığın, yabancılığın soğuk koynuna atılmanın üzüntülerini öyle duyarak anlatıyor, oralarda da onu yalnız bırakmamamız için öyle çocuğumsu yalvarıyordu ki, sizinle yaptığı görüşmelere, hatta resmi mukaveleye rağmen, hâlâ donuk, inanamaz kalmış içim birdenbire kopasıya burkuluverdi. metin sahiden gidiyordu.
hayır! hudutsuz kederimin size kırılmaya kadar genişleyebileceğini düşünmeyin sakın. zira serinkanlı düşünebildikçe biliyorum ki zamanı gelince azı diş eti yarar, çıkar. su kaynayınca kabından taşar. evlat da kısmeti çıkınca evden kaçar. bütün bunlara da kimse mani olamaz. kısmet dedim de aklıma geliverdi. ne yalan söyleyeyim, size karşılık şimdi hakiki duygumuz da, sevgili oğlumuzu iç güveyliğine kabullenen zengin bir kayınpedere karşı duyulabilecek kekremsi hislerden pek de farklı değil doğrusu.
ah sinyor! belki, sizce basit bir mukavele ile bağladığınız o insanın size neler kazandırdığını ve kazandıracağını katiyen bilemezsiniz.
mükemmel bir futbolcu. her sezon riyazi (aritmetik) bir katiyet gibi, söylediği kadar gol atan bir futbol kralı. gençliğine rağmen inanılmaz derecede olgun, karakter sahibi bir insan.
herkese yardıma hazır bir hayırsever. hayır, hayır, bütün bunlar hiçbir şey değil. siz palermo'ya hiçbir kulübe nasip olmayan muazzam bir taraftar kitlesi kazandırıverdiniz. şimdi palermo union sportiva'ya kalben bağlı otuz milyon türk taraftarınız var, inanın.
küçücük türk yavrularından tutun da, beli bükük ihtiyar türk ninelerine kadar metin'in başarısına dua edecek, metin'in atacağı golleri gözleyecek, dolayısıyla palermo'nun zaferlerini bekleyecek otuz milyon türk dostunuz var artık. siz bu kadar üzerinde titrenen bir kıymete sahip olduğunuzu nereden bilebilirsiniz ki. ne olur, ona iyi bakın. ona babacan davranın. ne kadar büyürse büyüsün, daima sevgiye, şefkate muhtaçtır metin. belki de muhitine cömertçe dağıttığı sevgi ve şefkat akümülatörlerini şarj edebilmek için.
eminim ki birkaç yıl sonra, memleket hasretine dayanamayıp vatanının sahalarına koşacak olan metin'in arkasından siz de bana tıpkı benim gibi gözyaşlarınızla ıslatacağınız bir mektup yollayacak ve hislerimi o zaman daha iyi anlayacaksınız. metinimiz i̇talya'da allah'tan sonra size emanet sinyor.
sevgi ve saygılarımla. gündüz kılıç.
17.7.1961, istanbul
http://www.ligtv.com.tr/V...lt.aspx?r=1&hid=89114
Atatürk'ün silah arkadaşlarından Kılıç Ali'nin oğludur. Galatasaray'da efsane olmuş futbolcu ve Teknik direktördür. Uzun yıllar Gazetecilik yapmıştır. Metin Oktay'ın izmirspor'dan Galatasaray'a transferinde önemli bir rol oynamıştır.
metin oktay'ı galatasaray'a kazandıran kişi.
ayrıca "Galatasaray, bir halatı hep birlikte çekenlerin, hep birlikte üzülüp, hep beraber sevinmesini bilenlerin takımıdır." sözünün sahibi.
ayrıca "Galatasaray, bir halatı hep birlikte çekenlerin, hep birlikte üzülüp, hep beraber sevinmesini bilenlerin takımıdır." sözünün sahibi.
baba gündüz'dür efsanedir. aytemur kılıç'ın abisi, atatürk'ün yakın arkadaşı olan kılıç ali'nin oğlu'dur. benim baba gündüz'e ait en sevdiğim foto işte şu : tek fotoğraf 1 kral 1 baba 2 efsane !
görsel
görsel
güncel Önemli Başlıklar